Zehir gibi sözler

Güncelleme Tarihi:

Zehir gibi sözler
Oluşturulma Tarihi: Eylül 03, 2002 02:04

Takımı taşıyan oyuncuyu taşırım. Hakan'ın kulüp bulmaya niyeti yoktu. Bu, hem kendini hem de takımını batırır. O, ekonomik olarak kendi geleceğini düşünüyor. Ama dünyada paradan daha önemli şeyler var.

KUPADA FAYDALIYDI

Milli Takımlar Teknik Direktörü Şenol Güneş, Slovakya maçı hazırlıkları öncesi düzenlediği basın toplantısında Hakan Şükür'e yönelik ağır eleştiriler yaptı. Güneş, ‘‘Hakan Şükür bizim kaptanımızdır. Dünya Kupası'nda bize faydalı olmuştur. Fakat fiziksel rahatsızlığı ve davranış bozukluğu var’’ dedi.

PARA HERŞEY DEĞİL

Gürcistan maçı öncesi kampta Hakan'ın kulüp bulmaya niyeti olmadığını hissettiğine değinen Güneş, ‘‘Bu hem kendini, hem de takımını batırır. O ekonomik olarak kendi geleceğini düşünüyor. Dünyada paradan daha önemli şeyler vardır. Ben böyle durumda olsam bedava bile oynardım. Takımı taşıyan oyuncuyu taşırım. Benden kulüp bulmamı isteseydi, yardımcı olurdum. Ama o istemedi’’ diye konuştu.

İLKELERİ ÇİĞNETMEM

Güneş, İlhan Mansız konusuna da değinerek şöyle dedi: ‘‘Ortada bir hata var, ders çıkarmamız gerekli. Burada hataya yer yok. Futbolcuyu uyarmak da bir cezadır. Adam yanlış yaptığı zaman düzeltiyorsa, sorun olmaz, ama düzeltmiyorsa, kim olursa olsun istemem. Prensipleri ve ilkeleri çiğnetmeyiz. Gerekirse ikisini de ileride alabirim.’’

B TAKIMI BENİM DEĞİL

B Milli Takımı konusunda ‘‘İkinci bir takım kurmayı düşünmüştüm ve onay gelmişti. Ama daha sonra başkanın soğuk baktığını söylediler. Almanya maçının tarihi belli oldu. Bu kısa sürede hazırlık yapamayacağımı söyledim. Şimdi takım oluşturuldu ve yalnızca bu maç yapılacak’’ diyen Güneş, Slovakya maçıyla Avrupa Şampiyonası elemelerine iyi bir başlangıç yapmayı istediklerini söyledi.

BÜTÜN YETKİ BENDE

Bundan sonra takımla ilgili tüm bilgileri kendisinin vereceğini belirten Güneş, ‘‘Çünkü konuşulanlar değişik şekilde aktarılıyor. Herkes konuşuyor, bir süre sonra konular karışıyor. Milli Takım konusunda yetki bendedir. Ben hiçbir kulübün işine karışmıyorum. Herkes haddini ve yerini bilecek. Benim bulunduğum yerde özgürlükçü bir ortam vardır. Ancak kurallar koyarım, bu kurallara da en fazla ben uyarım’’ dedi.

ELİM KOLUM BAĞLI

Güneş, bir gazetecinin, ‘‘İlhan ve Hakan'ın sakatlığında gol sıkıntısı yaşanır mı?’’ biçimindeki sorusunu da şöyle yanıtladı: ‘‘Bir oyuncunun sakatlığı varsa, onun sorumsuzluğu da vardır. Oyuncunun kendisine bakması lazım. Elimizde Ümit Karan var. Ayrıca, Serhat ve Hasan'dan da yararlanabilirim.’’ Güneş son olarak, kendisinin Slovakya maçına hazır olduğunu, sorunları çözmek istediğini ama kimi zaman ellerinin, kollarının bağlı olduğunu söyledi.

DÖNÜŞÜ İMKANSIZDI

HAKAN ŞÜKÜR, Parma'dan bonservisini almış, İstanbul'a dönmüştü. Medyaya, ‘‘İngiltere'de oynamak istiyorum’’ açıklamasını yapıyor, hatta kulüp ismi bile veriyordu. Ama sağır sultan bile duyuyordu ki, Hakan Şükür, diğer arkadaşları gibi G.Saray'a dönmek istiyordu. Ama dönüşü imkansıza yakındı. Çünkü Terim ile Hakan Şükür'ün birlikte çalışmaları mümkün değildi. İkili arasında UEFA Kupası'nın kazanıldığı yıl bir, ‘‘Jeep krizi’’ yaşanmıştı. Hakan Şükür, Terim'in kendisine, ‘‘Bologna maçında (italya'daki) gol at sana BMW jeepimi vereceğim’’ dediğini ama sonradan da ‘‘Arkadaşlarına ayıp olur. Sana jeepin parasını vereyim’’ diyerek sözünü tutmadığını açıklamıştı.

ARALARI AÇILDI

Bu kriz, Terim'in suskun kalmasıyla soğutulmuş ama ikilinin arası bir daha düzelmemek üzere açılmıştı. Hakan, Parma'dan ayrıldıktan sonra Florya'ya gelmiş, sakatlığının tedavisini burada sürdürmek istemişti. Terim'den izinsiz bir kuşun bile içeri giremediği tesisler, Terim'in isteği ile Hakan'a açıldı. Hakan, tedaviye geliyor ama bir yandan da yönetime haber gönderiyordu. Geri dönmek istiyordu. Hakan'ın, Parma'dan ayrılışının 3. gününde yönetim konuyu Terim'e götürdü. İmparator, ‘‘HAYIR’’ dedi ve konuyu kapattı. Artık dönüş imkansızdı.

İmparator, bu konuyu o gün kapatmıştı, 31 Ağustos akşamı değil. 31 Ağustos'ta sadece sitemini dile getirdi, ‘‘Buraya kadar geliyor, bir çayımızı bile içmiyor...’’


Açıkta kalmam


Parma'dan ayrılan Hakan Şükür suskunluğunu bozdu. Hakan, ‘‘Kimse merak etmesin, Türkiye'nin en fazla gol atan ve en çok milli futbolcusu olarak açıkta kalmam. Bonservisim elimde. Sahalara kısa zamanda döneceğim. Ben nankör ve eyyamcı bir oyuncu değilim. Bugüne kadar yaptıklarım ortada’’ dedi. Hakan Şükür şöyle devam etti: ‘‘İtalya'yada beni kaşım gözüm için transfer etmediler. Milli Takım'dan bu yana kasıklarımdan sakatım. Sakat olarak bir kulüpte oynamak istemiyorum. Kimse sakatlığımı sormuyor. Türk halkı benim ne olduğumu çok iyi biliyor. Bugüne kadar hiç açıkta kalmadım. Parma'dan alacaklarıma karşılık bonservisimi aldım. Parma maddi kriz içerisindeydi. Benim gibi Almeyda, Sensini, Miloseviç, Cannavaro, Benarivo da bonservislerini alarak ayrıldılar.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!