Güncelleme Tarihi:
Sezon başında Adana Demirspor'la 3 yıllık sözleşme imzalayan Younes Belhanda, Fransız basınından So Foot'a kapsamlı bir röportaj verdi.
Yaklaşık 4 yıl Galatasaray'da oynayan Belhanda, sarı-kırmızılı takımdaki ayrılık sürecinden Fenerbahçe'yle yaşadıkları rekabete kadar birçok konuda çok konuşulacak ifadeler kullandı.
İşte Belhanda'nın verdiği röportaj;
- 2021 yılı Mart ayında Galatasaray'dan sansasyonel bir şekilde ayrıldın. Eski takımın Montpellier'e dönme ihtimalin vardı ancak Adana Demirspor'u tercih ettin. Türkiye'de kalmak mantıklı mıydı?
Montpellier'e bir gün futbolcu olarak geri dönmeyi her zaman istemişimdir. Bu yaz bonservisim elimdeydi ve Galatasaray'dan ayrıldıktan sonra 3 ay boşta kaldım. Fransa'ya dönme hazırlıklarına başlamıştım ancak sonra kendine kendime, Fransa'da Türkiye'deki gibi rahat olamayacağımı ve çocuklarımın okulu nedeniyle dönmemin karmaşa yaratacağını düşündüm. Montpellier'e transferim, bir oyuncunun satışına bağlıydı ve bu olmayınca transferim gerçekleşmedi. Burada olmaktan mutluyum, keyif alıyorum. Rolüm gelişti ve daha fazla sorumluluğum var. Tercihlerimde sportif rekabet her zaman ön planda oldu. Tıpkı Montpelliler'den ayrıldığım 2013 yılındaki gibi.
- Türkiye senin için uygun bir yer miydi? Galatasaray'a gelmeden önce Türk futbolunu biliyor muydun yoksa gittiğin zaman mı öğrendin?
Merak ettiğim bazı konular vardı ve onlar sadece futbolla ilgiliydi. Diğer konular beni hiç korkutmadı. İnsanlar benden önce Türkiye'yi tercih ettiyse mutlaka bir nedeni vardı. Hayat tehlikeli olsaydı, buraya bir kulübe ya da tatil için gelmezlerdi. Fenerbahçe'de oynayan Moussa Sow ve Issiar Dia ile araştırma yaptım mesela. Onlar daima Türkiye'de tatil yapıyorlar. Hepsi bana çok eğleneceğimi söyledim. Ben de kendime "Başlıyoruz" dedim.
"SNEIJDER GİTMEDEN 10 NUMARAYI VERDİLER, BASKI OLUŞTURDU"
- 2017 Haziran Galatasaray'a transfer oldun ve senden önceki yıldız Wesley Sneijder'in 10 numaralı formasını aldın. 10 numarayı giymek baskı oluşturdu mu?
Evet, çünkü kulüp Sneijder takımdayken 10 numarayı ondan alıp bana verdi. Taraftarların kafasında büyük bir yanlış anlaşılma oluştu. Sanki hiçbir şey söylemeden onun numarasını çalmışım gibi. Gerçekten numara bana teklif edildi ve kabul ettim ama beni neyin beklediğini bilmiyordum. Ben futbola aşığım, numaralara değil. Kanıt olarak da Nice'de 5 numarayı giydiğimi söyleyebilirim ama beni 10 numarayla gördüklerinde Sneijder'in yaptıklarını yapacağımı sandılar. Ben Sneijder değilim, golcü de değilim. Ben oyun kuran bir futbolcuyum. O numaranın üstünü çizmeliydim.
"FATİH TERİM BABAM GİBİYDİ"
- Galatasaray'daki hocanız Fatih Terim'le özel bir ilişkiniz vardı...
Fatih Terim babam gibidir, gerçek bir babadır. Onun hakkında beni her zaman mutlu eden şey, oyuncularını zor zamanlarda da olsa korumasıdır. Kendini koruyacak durumu vardı ancak o her zaman eleştirenlerle yüzleşmeye cesaret gösterdi. 2019'da Real Madrid maçında ıslıklanarak oyundan çıktım, bu bana göre haksız bir durumdu ve kötü bir tepki verdim. Fatih Terim, bundan sonra yine beni herkesin önünde savundu.
"FENERBAHÇELİLERİ DELİRTİRDİM"
- Fenerbahçe'yle oynadığınız derbilerin öncesinde ve sonrasında tüm gerilimin merkezinde yer alıyordunuz. Bu nedenle de taraftarların bu konuda en çok destek verdiği isimlerden oldunuz...
Bunu bilerek yapmıyordum. Galatasaray'a aşıktım. Fenerbahçe maçları futbolu neden sevdiğimi gösteren maçlardı. Tıpkı Montpellier-Nimes maçlarındaki gibi ama daha yoğun. Bu rekebetin bir parçası oldum. Rakibe saha dışında da saygı duyduğumu hissettirmek benim için önemliydi. Ancak rekabet, rekebattir ve beslenmesi gerekir. Fenerbahçe'ye karşı oynadığımızda onları delirtirdim. Fenerbahçeli futbolculara söyledim, "Ben burada olduğum sürece şampiyon olamayacaksınız". Fenerbahçe'ye karşı üst üste 8 maç kaybetmedik. Ben ayrıldıktan sonra ise ilk maçta kaybettiler.
"ALBAYRAK'IN SÖZLEŞME UZATMA TEKLİFİNİ KABUL ETMİŞTİM"
- Galatasaray'dan ayrılma hikayeni anlatır mısın?
Her şey, hayranı olduğum kulübün başkan yardımcısı Abdurrahim Albayrak'ın bana gelip; beni 3 yıllık yeni sözleşmenin beklediğini ancak maaşımı yarı yarıya indirmem gerektiğini söylemesiyle başladı. Kabul ettim çünkü gerçekten mutluydum. Galatasaray benim parçamdı. Detayları netleştirmek için başkan Mustafa Cengiz'in ofisine gittik. Ondan sonra Abdürrahim Albayrak oradan ayrıldı ve başkanın karşısında yalnız kaldım. Bana ne istediğimi sordu. Başkana sözleşme uzatmak için orada olduğumu söyledim. O da bana, "Sözleşme uzatmak mı, ne sözleşmesi?" dedi.
"GALATASARAY'LA DAVAM VAR, PİSLİK GİBİ KOVULDUM"
- Şampiyonluk yarışında olmanıza karşın Sivasspor'la sinir bozucu bir şekilde 2-2 berabere kaldınız. Sosyal medyada konuşmaktansa maçtan sonra çıkıp, Galatasaray'a layık olmayan bir saha olduğunu söyleyerek tepki gösterdiniz ve sonrasında yönetim tarafından alınan çok kötü bir karar ve İstanbul maceranızın sona ermesi...
Şu an bunun hakkında konuşmam benim için karışık bir durum çünkü hala FIFA'da süren hukuki bir sürecimiz var ama pislik gibi kovuldum. Dikkat edin, hayatımın bir parçası olan kulübü suçlamıyorum. Mustafa Cengiz, kısa bir süre önce öldü, Allah rahmet eylesin. Yani ben de her şeyi söylemek istemiyorum. Basitçe söylemek gerekirse, kulübün ve avukatların tavsiyesine rağmen beni gönderdi, kimse ne olduğunu anlamadı. Fatih Terim kalmamı ve halledeceğini söyledi.
"BİRKAÇ HAFTA KADRO DIŞI KALIRIM DİYE DÜŞÜNDÜM AMA..."
- Fatih Terim kalmanı sağlamadı mı?
Hayır, gururumdan dolayı kalmayan ben oldum. Başkan beni istemediğini söylediği bir basın toplantısı düzenlemişti. Bu şok edici bir şeydi. Olayın olduğu gün, soyunma odasındayım ve herkes bana tuhaf bir şekilde bakıyordu. Ne olduğunu anlamadım. Kulüp sekreteri beni görmeye geldiği ve ben bir şeylerin yanlış olduğunu anladım. Açıklamamı yaptıktan sonra belki para cezası alırım ya da birkaç hafta kadro dışı kalabilirim diye düşündüm. Bundan sonra ben geç maaş aldım ve maaşımı düşürmek istemediğimi söylediler. Tamamen yalan! Sadece parayı düşünen biri olarak gösterildim ama durum tam tersi. Benim çok para kazandığımı düşündüler.
"TEKNİK DİREKTÖR OLMAK İSTİYORUM"
- Kariyerini bitirdikten sonra kendini futbolun içinde görmek istiyor musun?
Kesinlikle. Teknik direktör olmak istiyorum. Oyuncularla iyi iletişim kurmak için oldukça iyi bir kariyerim olacak ve bunun da ötesinde, hepsine faydası olacak şeyler tecrübe ettiğimi hissediyorum. Menajer olur muyum? Hayır.