Güncelleme Tarihi:
Çarşamba akşamı Kanal D haberlerine bakarken; hüzünü, öfkeyi ve utancı birlikte yaşadım. Kahramanmaraş yöresinde avlanmaya çıkan avcılar, üzerlerine çöken çığ altında kalmış, altısı hayatını yitirirken, üç avcı yaralı kurtulmuş. Elbistan Ekinözü beldesinin dokuz avcısı beraberlerinde kobayları ile birlikte pazartesi günü (yasak günde) çıktıkları tavşan avında, karlı dik yamaçların eteklerinde iz sürmeye koyulurken, kaçan tavşanın ardından patlatacakları tüfeklerin sesine kopan çığ altında kalacaklarını hiç akıllarına getirmemişler. Çığ felaketlerinin sık yaşandığı bu hassas vadilerde umursamazlık ve tedbirsizlikten ne acıdır ki, mübarek Ramazan günü kaderlerinin kurbanı olmuşlar. Ölenlere rahmet, kurtulanlara geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.
SAVUNMASIZ TİLKİLER
Acıyla dağlanan yüreğimle ekrandaki karlı dağlara gözümü dikmiş bakarken; Kayseri Felahiye'de tarlaya serilen, siyanürle zehirlenmiş iki yüze yakın savunmasız garip tilkinin ölüsünü yine aynı ekranda görünce inanın aklım başımdan gitti! İnsanoğlu avcı da olsa çoban da olsa bu kadar zalim ve ruh fakiri olmaz! Kayseri'ye gidip dükkandan peynir ekmek gibi siyanür satın alıyor, bunları mum parçalarının içine doldurup etrafını iç yağı ile kaplarayarak, üzerine kokulu peynir sürüp dağlara bayırlara serpiyor. Evine dönüp, kokuya gelip bu zehir bombalarından yutan, tilki, çakal, kurt ya da evcil hayvanların acılar içinde kıvrana kıvrana ölümlerini düşleyen vahşet uykusuna dalıyor. Ertesi günü keyiften salya sümük, ölmüşlerini bir bir toplarken, can çekişenleri ise sopayla tüfekle tepeliyor! Sonra bu zalimler yakalanıyor, ne hazindir ki, insandır diye savcının huzuruna çıkartılıp, üç kuruşluk ceza ile tekrar doğaya salınıyor! (Siyasi oy uğruna, kanun tanımazlar için Ceza Yasası'nı suça teşvik yasası haline getirenlere teşekkür etmek gerek.)
BURUK SEVİNÇ
Öfkeden bunalan beynimle kendi kendime söylenirken; bu sefer de ekranda iyi kalpli bir insanın kucağına oturmuş gelin gibi kuğuyla burun buruna gelmez miyim! Eli tüfekliler tarafından vurulmuş kanadı kırık bu kuğuyu, yılbaşı gecesi kesilip yenmesi için açık artırmaya koymuşlar. Bir vicdan sahibi vatandaş da parayı bastırıp almış, tabii ki pişirip yemeye değil. Önce veterinere götürülüp, derman bulması için yarası sardırılmış, ardından da Hayvanat Bahçesi'ndeki kuğuların yanına özgür doğasından yoksun bırakılmış. Ben de görüp izlediğim tüm bu ibret verici olaylar karşısında; ÜZÜLDÜM, ÖFKELENDİM, BURULDUM ve Kanal D'yi alkışladım. Hayvancıklardan ise insanlık adına başım yerde, ÖZÜR DİLİYORUM!!!