Güncelleme Tarihi:
Futbol sahalarındaki başarısının ardından siyasete atılan ünlü futbolcular arasında Pele, Zico, Romario, Bebeto, Gianni Rivera, George Weah ve Oleg Blohin gibi isimler var.
Son olarak Polonya'da, önceki hafta sonu yapılan genel seçimlerde milli takımın eski kalecisi Jan Tomaszewski, milletvekili seçilerek meclise girmeyi başardı.
Polonya Milli Takımı'nın 1974'te deplasmanda İngiltere ile 1-1 berabere kalarak Dünya Kupası vizesi aldığı grup eleme maçındaki performansıyla tanınan 63 yaşındaki Tomaszewski, Kanun ve Adalet Partisi'nin Lodz kentinden çıkarttığı 3 milletvekilinden biri oldu.
Daha önce de birçok futbolcu, yeşil sahalardaki görevini tamamladıktan sonra siyasete atılmaya karar vermiş, bazıları ülkelerinin meclisine girmeyi başarmış, bazıları bakanlık yapmış, hatta biri daha sonra cumhurbaşkanı seçilmişti.
Pele
Gelmiş geçmiş en iyi futbolcular arasında yer alan ve tam adı “Edson Arantes do Nascimento” olan Pele, Brezilya Milli Takımı ile 3 kez Dünya Kupası'nı kazanarak erişilmesi güç bir başarı elde etmişti. Pele'nin de kadrosunda bulunduğu Brezilya Milli Takımı, 1958, 1962 ve 1970'te Dünya Kupası'nı kazandı. 92 maçta 77 golle sambacıların “en çok gol atan” oyuncusu unvanının sahibi olan Pele, 1995'de spor bakanı oldu.
Pele, bakanlığı süresince futbolcu hakları üzerine çalışmalar yaptı ve Brezilya'da “Pele Yasası” olarak bilinen kanunu hazırladı. Bu kanundaki başlıca maddeler arasında, kulüplerin 2001'den itibaren 16 yaşından büyük oyuncularla en fazla 5 yıllık sözleşme yapabilmesi ve oyuncunun erken ayrılmak istemesi halinde, aylık ücretinin en fazla 100 katı tazminat ödemesi yer alıyordu. Yasaya göre şu an uygulanan kuraldaki gibi, sözleşmesi biten oyuncu serbest kalıyor ve eski kulübü herhangi bir transfer ücreti almıyordu.
Devlet Başkanı Fernando Henrique Cardoso tarafından 1998'de görevden alınan Pele, yıllar sonra yaptığı açıklamada, bakanlığı döneminde Brezilya futbolundaki rüşveti engelleyemediğini itiraf etmiş ve bir daha siyaset dünyasına girmek istemediğini söylemişti.
Zico
Pele gibi Spor Bakanı olan bir diğer Brezilyalı ünlü futbolcu da Zico oldu.
Gelmiş geçmiş en iyi futbolcular arasında gösterilen Zico, 3 kez Dünya Kupasında forma giydi, ancak bu kupayı hiç kaldıramadı. Teknik direktör olarak 2006-2008 döneminde Fenerbahçe'nin başına geçen Zico, 1991'de Spor Bakanı oldu.
Yaklaşık bir yıl bu görevde kalan Zico'nun imza attığı önemli işlerden biri, kulüplerin gelirleriyle ilgili hazırladığı yasa tasarısı oldu.
Romario
Siyasete atılan Brezilyalı efsanevi futbolcular arasına yakın geçmişte giren isimlerden biri de Romario.
Flamengo, Vasco da Gama, Fluminense, PSV Eindhoven, Barcelona ve Valencia'da forma giyen ve 4 yıl önce futbolu bırakan Romario, Brezilya Milli Takımı'nın 1994 yılında Dünya Kupası'nı kazanan kadrosunda yer alıyordu.
1000 gole ulaşan sayılı forvetlerden biri olarak tarihe geçen Romario, 2 yıl önce Brezilya Sosyalist Partisi'ne üye olmuştu.
45 yaşındaki Romario, geçen yıl yapılan genel seçimlerde milletvekili seçildi. Seçim kampanyasında, engelliler için spor programlarını yürürlüğe koyacağını vadeden Romario, Rio eyaletindeki yoksul gençler için spor merkezleri kurulması ve engelli çocuklara sosyal yardım yapılması gerektiğini belirtmişti.
Romario, milletvekili seçildikten sonra, Rio Belediye Başkanı olmak istediğini de söylemişti.
Bebeto
Brezilya'nın 1994'te Dünya Kupası'nı kazanan kadrosunda Romario ile birlikte oynayan Bebeto, meclise de eski takım arkadaşıyla birlikte girdi.
2010'daki seçimlerde Demokratik İşçi Partisi'nden milletvekili olan Bebeto, Rio'da en çok oy alan 6'ncı aday olmuştu. Bebeto, mecliste Romario ile çalışmak istediğini söylemişti.
Gianni Rivera
Milan ve İtalya Milli Takımı'nın 1960 ve 70'lerdeki önemli oyuncularından biri olan Gianni Rivera, 1986'da siyasete atıldı ve milletvekili seçildi. Romano Prodi'nin başbakan olduğu dönemde de Savunma Bakanlığı'nda müsteşarlık yaptı.
Rivera, daha sonra siyasetten kopmadı ve 2005-2009 yıllarında Avrupa Parlamentosu'nda milletvekilliği yaptı.
George Weah
Milan, Monaco ve Paris Saint Germain'in efsanevi golcülerinden Liberyalı George Weah ise 2005'te Devlet Başkanlığı'na aday oldu.
14 yıl süren iç savaşın harabeye çevirdiği ülkesinin devlet başkanı olmak için seçim kampanyasına başlayan Weah, ilk turda en fazla oyu alan iki adaydan biri olarak ikinci tura kaldı. Ancak, ikinci turda oyların yüzde 59,4'ünü alan Ellen Johnson-Sirleaf, devlet başkanı seçildi.
Weah, Ellen Johnson Sirleaf'in geçen hafta 2011 Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmesinin ardından yaptığı açıklamada, Sirleaf'in bu ödülü kazanmasına tepki göstererek, “O bunu hak etmedi. Ödülü kazandı, ancak niçin kazandığını bilmiyorum” diye konuşmuştu.
2005'teki seçimi kazanamamasına rağmen siyaset sahnesinden inmeyen Weah, bu yılki Devlet Başkanlığı seçiminde de muhalefetin adayını destekleyeceğini açıklamıştı.
Blohin
SSCB ve Dinamo Kiev'in unutulmaz forvetleri arasında yer alan Oleg Blohin, futbolu bırakmasının ardından Ukrayna parlamentosuna milletvekili olarak girdi.
Son olarak 2002'de Ukrayna Sosyal Demokrat Partisi'nin üyesi olan Blohin, daha sonra siyaseti bırakarak teknik direktörlüğe döndü. Blohin, şu an Ukrayna Milli Takımı Teknik Direktörlüğü görevini yürütüyor.
Bin Bella
Fransa ordusunda görev yaparken, 1940'da Marsilya'da görevlendirilen Cezayirli Ahmed Bin Bella (95), bu dönemde 1 yıl Marsilya'da orta sahada forma giydi. Bin Bella, sezon sonunda kendisine yapılan profesyonel futbolcu olma önerisini ise reddetti.
Cezayir'in Fransa'ya karşı yürüttüğü kurtuluş savaşının liderlerinden biri olan Bin Bella, 1962'de Cezayir'in bağımsızlığı kazanmasının ardından başbakan oldu. Bella, 1963'te Cezayir'in ilk devlet başkanı seçildi, ancak 1965'teki darbeyle devrildi ve hapse atıldı. 15 yıl cezaevinde kalan ve 1980 yılında ülke dışına çıkmaya zorlanan Bin Bella, affedildiği açıklandıktan sonra 29 Eylül 1990'da ülkesine döndü.
File bekçiliğinden başbakanlığa
Faroe Adaları Milli Takımı'nın kalesini 1988-1994 yıllarında oynanan 7 maçta koruyan Kaj Leo Johannesen (47), 1984-2000 yıllarında ülkesinin Havnar Boltfelag takımının kalecisiydi. Johannesen, futbola devam ederken, 1988'de Faroe Birlik Partisi'nin üyesi oldu.
Futbolu bıraktıktan sonra 2002'de milletvekili seçildi. 2004'te partisinin başkanlığına getirildi. 26 Eylül 2008'de Faroe Adaları Başbakanı olan Johannesen, halen bu görevi sürdürüyor.
Diğerleri
Futbol sahalarından siyaset sahnesine geçen diğer futbolculardan bazıları şöyle:
Roman Kosecki: 1990-1992'de Galatasaray forması giyen Polonyalı Roman Kosecki, 1999'da futbolu bıraktı. Siyasete atılan Kosecki, 2005'te milletvekili oldu. Kosecki, ülkede önceki hafta sonunda yapılan genel seçimlerde yeniden milletvekili seçilmeyi başardı.
Titi Camara: Lens, Marsilya ve Liverpool gibi takımlarda oynayan Gineli futbolcu Camara, 2010'da Spor Bakanı oldu ve halen bu görevde bulunuyor.
Grzegorz Lato: 1974 Dünya Kupası'nda gol kralı olan Polonyalı Lato, 2001-2005'te Demokratik Sol Birlik Partisi üyesi ve milletvekiliydi. Lato, 2008'den beri Polonya Futbol Federasyonu'nun başkanlığını yapıyor.
Marc Wilmots: Belçikalı futbolcu, 2003'te futbolu bıraktıktan sonra milletvekili oldu ve 2 yıl sonra istifa etti.
Albert Gudmundsson: 1940'larda Milan ve Arsenal forması giyen İzlandalı futbolcu, futbolu bıraktıktan sonra 15 yıl milletvekilliği yaptı. 1983'te Maliye Bakanı, 1985'te ise Sanayi Bakanı oldu.
Türkiye'de Hakan Şükür ve Yusuf Namoğlu
Türkiye'de de futbolu bıraktıktan sonra siyasete atılan birçok ünlü futbol adamı bulunuyor. Bunların arasında yer alan, Galatasaray ve (A) Milli Takım'ın unutulmaz forveti Hakan Şükür, geçen haziran ayındaki seçimlerde AK Parti'den İstanbul Milletvekili seçilmişti.
Türk futbolunda iz bırakan isimlerden Yusuf Namoğlu da 1971-1992 yıllarında futbol hakemliği yaptıktan sonra siyasete atılmıştı. 12 yıl FIFA kokartlı hakem olarak görev yapan Namoğlu, 1991-1999 yıllarında Anavatan Partisi'nden iki dönem İstanbul Milletvekili seçildi.