"YES, PLEASE" TAMER BAKKALÄ°YESÄ° EnÄ°yiBakkalBuBak-kalBuyrunTaze, taze..."Yes, please...""Åžimdi, bu da ne?" diyeceksiniz. Hemen izah etmeye çalışayım.

Güncelleme Tarihi:

YES, PLEASE TAMER BAKKALİYESİ EnİyiBakkalBuBak-kalBuyrunTaze, taze...Yes, please...Şimdi, bu da ne diyeceksiniz. Hemen izah etmeye çalışayım.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 12, 2000 00:00

"YES, PLEASE" TAMER BAKKALÄ°YESÄ° EnÄ°yiBakkalBuBak-kalBuyrunTaze, taze..."Yes, please...""Åžimdi, bu da ne?" diyeceksiniz. Hemen izah etmeye çalışayım. OkuduÄŸunuz pano -çünkü bu, Marmaris İçmeler'de turistlere hizmet veren, kaliteli bir marketin reklam panosu- ülkemizde güneyin turizm gerçekliÄŸine ışık tutuyor."Yes, please..." diyor, bizim yakışıklı Tamer, her gelen müşteriye. Bir tek o deÄŸil, tüm esnaf, yoldan çevirdiÄŸi herkesin önünü "Yes, please..." diye kesiyor. Niçin? Anlamak mümkün deÄŸil. Ne lisan, ne de gramer açısından...BildiÄŸim kadarıyla, bir insana ikramda bulunulduÄŸu zaman, Ä°ngilizce'de iki kalıp vardır. Ä°kramı kabul etmiyorsanız, "No, thank you..." dersiniz, Türkçe'de son yıllarda zuhur eden "TeÅŸekkür ederim, almayayım..." gibi. Åžayet ikramı kabul ediyorsanız da, "Yes, please..." demesinin anlamı ne olabilir? En yakın ihtimal, "Buyurun..." demek istemeleri. Yanlış tabii... Ama, Ä°ngiliz turistler bu yanlışa niçin tepki göstermiyor? Bence, bunun cevabı da basit. Bu döküntü turistlerin Ä°ngilizcesi de bizim biçare esnaftan daha parlak deÄŸil. Özetle, kendi aralarında "halleÅŸip" gidiyorlar.Gavur lisanlarında "komik sapmalar" tatil yörelerinde diz boyu. Tüm dükkan tabelalarının niçin Ä°ngilizce olması gerektiÄŸini anlamak mümkün deÄŸil. Yabancılara, ancak yabancıları tanımayanlar özenebilir. Bu yüzden, "ecnebi" özentisinin önü alınamıyor bir türlü. Özenti, doÄŸru dürüst yapılsa, gene iyi.Özentiye soyunurken, yani kaÅŸ yapayım derken, nasıl göz çıkarıldığına bir "göz" atalım mı, ne dersiniz? Marmaris'deki abukluklara birkaç örnek vereyim de, dudağınız uçuklasın.Bir motel tabelası: "Apartments MÄ°TOS". Be kardeÅŸim, madem gavurca baÅŸladın, gene gavurca devam etsene... Ya Shirley ValentiMe'ye ne buyurulur? Yahu, o meÅŸhur oyun kahramanının ismi "Shirley ValentiNe" deÄŸil miydi? Dükkânlar da bir baÅŸka âlem. "Marine Butik", ilki Ä°ngilizce, ikincisi Türkçe. "Hotel Meri" aynı yanlışa bir baÅŸka örnek. "Golden Fabrik" ne ola ki? "Turkish Bath Hamam" da aklı sıra cinlik yapıyor. "Couffeur" ile "coiffeur" yani kuaför kastediliyor, herhalde. "Bon Jorino"da kahkahayı bastım, Ä°talyanca "Bon Giorno"nun ne hale geldiÄŸini görüp. "Hadigari" ise, lisanımızdaki en hırto kelimelerden biri olmalı.Motellerde bazı ilanlar var: Mesela, "empty room" yazılıyor! Nasıl yani, "Odada yatak mı yok, uyku tulumu mu serip yatacağız" diyesi geliyor insanın. "Free room"a da rastlayabilirsiniz. Bu ilan için yapılan espri şöyle: "Free" ne demek? Bir bira içersen, yanında beleÅŸ oda mı veriliyor?Türk zekâsının en müthiÅŸ buluÅŸları ise, mutfağımızın Ä°ngilizce'ye uyarlanışında yaratılıyor. Ä°ÅŸte, tatil yörelerinin anlı ÅŸanlı noktalarının menülerinden birkaç "muhteÅŸem" örnek."Stuffed pepper", ancak doldurulmuÅŸ biber diye çevrilebilir. Ama, herhalde, zeytinyaÄŸlı biber dolması kastediliyor. MüthiÅŸ imla hatalarıyla, "Shandvic" ve "Hanburger"e ("han"la ne alakası var?) rastlanıyor. Kahvaltı menüsünde bir adet "English bins, yani "Ä°ngiliz çöp varilleri" derken, turistlere Tamek zeytinyaÄŸlı barbunya konservesi servis ediliyor! "Shepperd Salad", çoban salata'yı "Shepperd Lamb in Owen" çoban kavurmayı ifade ediyor. "Chichen ala king"in ne olduÄŸunu asla keÅŸfedemedim. Anlayan varsa, lütfen beri gelsin. "Spagetti bolanes" Ä°talyanlar'ın ÅŸu meÅŸhur kıymalı nefis makarnasının bir tuhaf tezahürü! "Zaziki"yi asla tahmin edemeyeceksiniz! Düpedüz, cacık. "Sasuaye" de sosis. Ya sabır!.."Fried bread" ile kızarmış ekmek diyecek ama doÄŸrusu "Toasted bread." "Fresh butter" da taze köy tereyağı olmalı. En muhteÅŸem uyduruk, "Böf Stroniçov"!! Allah'tan Marmaris'e Rus turist gelmiyor. "Home Made Cooking Food" komikliÄŸi ise, ev yemeÄŸi demek istiyor, zahir. "Steak with Sausage"yi görünce de, artık, kahkahaları koyuverdim.Öyle hatalar ki bunlar, gidip düzelttirseniz de, iki gün sonra aynı yanlış menü tabelasında arz-ı endam ediveriyor. Israrlılar, vessalam. Dahası, Ä°ngilizler'in kahvaltıda pek sevdiÄŸi "scrumbled eggs" yerine düpedüz menemen yapıp verilmesi. Siz yeÅŸil biberli çırpılmış yumurta gördünüz mü, tanrı aÅŸkına? Ä°zmirli torna ustası dükkân açarsa, olacağı budur. "Menemenzede" turistler de bir daha o cafe'nin olduÄŸu sokaÄŸa uÄŸramaz.Jülide ERGÃœDER - 12 Mayıs 2000, Cuma Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!