Yemekteki itiraf

Güncelleme Tarihi:

Yemekteki itiraf
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2012 01:18

Arda Turan, Emre Belözoğlu ile yaptığı ayak tenisi maçında son 4 ayda 1 kez yenildiğini ve bu yüzden Emre Belözoğlu'nun çok kızdığını söyledi. “Aragones ilk başlarda, o hafta oynayacağımız takımları analiz edip geniş çaplı taktikler hazırlıyordu. Sonra Türkiye’yi çözdü ve ‘Anlaşılan burada sistem sistemsizlik. Siz de kafanıza göre oynayın’ dedi.” “Milli maçta gol attığımda kulübeye koşarak, Hamit’e ‘Kalk sevin’ dedim. Ama onu kim öyle doldurdu bilmiyorum. Bazen milli takımda endişeyle izlediğim gruplaşmalar ve yönlendirmeler oluyor.”

Haberin Devamı

AÇIKÇASI hem yoğun, hem kısa olması açısından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bir günlük Madrid seyahatimiz çok zorlu geçecekti. Ancak, öğlene doğru aldığım bir telefon gezinin benim için unutulmaz sürpriziydi.

Öğlen saatlerinde Madrid Ritz Oteli’nde otururken İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili ve Türk futbolunun önemli isimlerinden Göksel Gümüşdağ aradı. Bana, “Metehan Bey, biliyorum programınız yoğundur ama bence bir iki saat kaçamak yapsanız iyi olur. Çünkü yanımda Emre var. Birazdan Arda da gelecek. Özellikle Emre bizimle birlikte olmanızı arzu ediyor. Sizin, özellikle, şehit annelerine medyanın tutumu ile ilgili son çıkışlarınızı çok beğenmiş. Hazır, buradayken de sizinle tanışmak istiyor” dedi.

Türkiye aragones’i  bile pes ettirdi

Haberin Devamı

BUNUN üzerine, ben de “Gurur duyarım” yanıtını verdim. Restoranı, Arda ve Emre keşfetmiş, Madrid çapında meşhur etmiş. Adı Don Giovanni... Uzun uzun sohbet ettik. Emre iki ülkedeki sistemi karşılaştırırken, kısa süre F.Bahçe’de görev yapıp sonra gönderilen dünyaca ünlü İspanyol hoca Luis Aragones ile ilgili unutulmayacak bir anektodu aktardı: “Hoca ilk başlarda, o hafta oynayacağımız takımları günler öncesinden odasına kapanıp saatlerce analiz etti. Geniş çaplı taktikler hazırlayıp, ‘Çocuklar bu takım şuradan atak yapar, burada oyun kurar. Diğer takım böyle diye’ uzun uzun anlattı. Ancak maçların sonuçları kötü oluyordu. Bir süre sonra Aragones de pes etti ve bize ‘Ya ben hiçbir şey anlamadım. Sizin takımlar bir gün öyle, bir gün böyle oynuyor. Daha ilk yarıda tamamen kafasına göre oynayanlar var. Anlaşılan burada sistem sistemsizlik. Siz de kafanıza göre oynayın’ dedi.”

/images/100/0x0/55ea778cf018fbb8f881d6b3

AVCI BUNLARI HİÇ HAK ETMİYOR

EMRE, Milli Takım için artık 32 yaşında olması vesilesi ile de tam bir tecrübeli beyin. Ama son maçlarda o da biraz üzülmüş: “Milli Takım üzerinden çok tartışmalar yapıldı. Biz her büyük başarıyı özelde olsun, Milli Takım’da olsun yaşamış isimleriz. Ama bunlar aynı zamanda inanmak ve heyecanla olur. Milli maçta gol attığımda kulübeye koşup, Hamit’e de ‘Kalk sevin’ dedim. Ama oynamadığından dolayı biraz kırgındı. Onu kim öyle doldurdu bilmiyorum. Bazen takımda endişeyle izlediğim gruplaşmalar ve yönlendirmeler oluyor. Hepsi de aslında birbirinden iyi çocuklar. Ama belki de yeni nesil daha az toleranslı. Aslında Hamit Avrupa çapında bir oyuncu. Herhalde o da bu ortamdan etkilendi. Ben işlerin er geç düzeleceğine inanıyorum. Hocamızı böyle ağır bombardımana tutmak hakkaniyetli değil.”

Haberin Devamı

Fazla kilo alan cezayı yiyor

YEMEKTE ben ve Göksel Gümüşdağ, lezzetli İtalyan mutfağında kendimizi kaybederken Emre ve Arda’da bir tedirginlik gözüme çarpıyor. “Hayırdır” deyince Arda’nın şu ilginç cevabıyla karşılaşıyorum. “Aman abi, Atletico Madrid’in bu işlerde hiç şakası yok. Her gün hepimizin kilosunu kontrol ediyorlar. Ben geçen sene yeni geldiğimde kilo aldım. ‘Bu ne koca göbek’ dediler, para cezasını kestiler. 300 gram bile alsam laf oluyor. Bak Emre Abi geldiğinden beri 5.5 kilo verdi. İki kilo alınca bile hemen hoca “Artık maçta elinde 2 kilo torbayla koşarsın” diye fırçayı basıyor. Ama biz yine de yemek efsanelerimizden kurallar içinde taviz vermiyoruz. Geçen gün Emre Abi ile Atletico Madrid’e evde döner partisi verdik. Bayıldılar.”

Haberin Devamı

Bu yönetim bizden daha iyi

Göksel Gümüşdağ, federasyonda kendilerinden sonra görev alan Yıldırım Demirören ve ekibini açıkyüreklilikle övmekten çekinmedi.

ABDULLAH Avcı’nın, Milli Takım Teknik Direktörlüğü’ne getirilmesinde önemli rol oynayan Göksel Gümüşdağ, Madrid buluşmamız sırasında bir itirafta bulundu: “Bizim görev yaptığımız dönem son derece problemli bir süreçti. Fakat bizden sonra gelen yönetim ve özellikle Yıldırım Demirören Bey, masasında bekleyen birçok sorunun altından kalkmasını bildi. Bir anlamda, bizden daha iyi yönettiklerini söyleyebilirim. Türk futbolunu kavgalı, kaotik, sevgisiz ve belirsiz bir noktadan uzlaşmacı bir noktaya taşıdığı için Yıldırım Bey eleştiriyi değil, övgüyü hakediyor.
Şike sürecinde çok kırıldım
Şike sürecinde benim de çok kırıldığım, basında çok haksız eleştirilerle karşılaştığım, herkesten daha kötü muamele görmeme rağmen ‘kayrıldı’ suçlamalarıyla karşılaştığım bir dönem geçirdim. Ama ben aldığım terbiye gereği hiçbir zaman konuşmadım. Yürüyen süreçlere darbe vurmak istemedim. Günü geldiğinde benim de elbet söyleyeceğim bazı şeyler olacaktır.”

Haberin Devamı

Çatık kaşlı Emre gitmiş

Emre’ye, “İspanya sana yaramış” diyorum, araya Arda giriyor: “Son 4 ayda bir tek neye kızdı biliyor musunuz? Kendisini ayak tenisinde yenmeme!”

EMRE Belözoğlu’nu Türkiye’de hep kaşları çatık, sinirli ve agresif hatırlarım. Göksel Gümüşdağ, 15 yaşından beri yanında kardeşi gibi olan Emre için “Aslan gibi çocuktur. İçi neyse dışı da odur. İnandığı, sevdiği kim varsa uğruna canını verir” diyor. Ben de “Emre seni bu kez çok huzurlu gördüm. Madrid sana yaramış” deyince, Arda hemen atlıyor: “Nasıl yaramasın. Türkiye’de ne onun, ne benim yemediğimiz hakaret, iftira, suçlama kalmadı. Burada seni, oynadığın futbolunla ve profesyonelliğinle değerlendiriyorlar. Kimsenin kimseye husumeti hesabı yok. Televizyon programlarında reyting olsun diye abartmalar, yalan haberler, iftiralar yok. Son 4 ayda Emre Abi bir tek neye kızdı biliyor musunuz? Onu ayak tenisinde yenmeme.”

Haberin Devamı

Ne zaman evleniyorsun Arda?

BAŞBAKAN Erdoğan’ın, Arda ve Emre ile yaptığı görüşmenin gazetelere dün yansıyan bölümüne ek olarak atlanan kritik bölümü de burada ben ekleyeyim... Atletico Madrid’in dünya yıldızı Falcao’nun bile, “Başbakanınızı merak ediyorum” diye gelmek istediği o görüşmede Erdoğan, Arda’ya “Ne zaman evleniyorsun?” diye sormuş. Yanıt “Sayın Başbakanım eğer nikah şahidim olursanız en kısa sürede” diye gelmiş. Bu demektir ki yakında sürprizler var.

Burada başkan hocaya hiçbir şey soramaz

Atletico Başkanı geçenlerde birimizin neden oynamadığını merak etmiş, onu bile hocaya soramadı. Basından sorumlu isme, ‘Bir taraftar olarak merak ediyorum’ diye sormuş.

EMRE ve Arda’nın neredeyse Türkiye’ye ortak mesaj gibi gönderdikleri çok hoşuma giden şu cümlelerine yer vermek herhalde en doğrusu:  “Burada futbolda esas olan takımın hocasıdır. Ne kulüp başkanı, ne yönetici, ne de bir diğer isim hocaya, ‘Takıma onu koy, bunu koyma. Şöyle oynat, böyle oynat’ demeyi aklından bile geçiremez.

‘Çıkar onu’ diyen var

Geçenlerde birimizin neden bir süre oynamadığını kulüp başkanı merak etmiş, onu bile hocaya soramadı. Basından sorumlu isme, ‘Bir taraftar olarak merak ediyorum neden oynamadığını’ diye sormuş. Ama Türkiye’de bazı takımlarda maç sırasında yönetici, kulübedeki hocayı arayıp ‘çıkar onu’ diyor. Türkiye’de bu iş futboldan çok siyasi hırs şeklinde. Buradan daha net görüyoruz.”

Kraliçe gelip tebrik etti

ARDA ilginç bir de anekdotu paylaştı: Geçen gün İspanya kralı bizi kabul etti. Kraliçe yaklaştı ve ‘Siz Türksünüz. Ben de Yunan asıllıyım. Açık söyleyeyim ülkenizin son dönemdeki gelişmesine imreniyorum. Bir komşunuz olarak seviniyorum’ dedi.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!