Paylaş
O kadar da değil tabii ki, ‘kanıksanmış başarı doygunluğu’ yaşıyor olsa dahi... Adam Smith’in ünlü söylemi; “Laissez faire et laissez passer” (Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler) rüzgarına kapılıp ‘şampiyonlar şampiyonu olma’ ihtiras tramvayından kolay inerek kaderine razı olmayacağı belliydi Anadolu Efes’in. Akıl tutulmasını aşarak Dunston ve Singleton’ı tekrar kadroya alıp karar anlarında sahaya sürerek, geçen maçı kaybettiren hatasından döndü Ergin Ataman. Hocasının “Şampiyon biz olacağız ve geçen yıl olduğu gibi kupayı yine Ülker Arena’da kaldıracağız” lafını doğrulamak amacıyla ön alanda baskı yaparak, çok sıcak başlayıp, alışılmış kararlı penetre sayılarını ve keskin nişancıları, gecenin en verimli adamı Larkin ve Micic, ekstra şutörler Pleiss ve Singleton’la üçlüklerini saydırarak direksiyona geçti Efes.
HENRY’NiN CiNLiĞi
Tarık’a teslim ettikleri topları kaybederken Nando De Colo, Guduric ve cinliği tavan yapan Pierre Henry’nin sıcak elleriyle kopmadı maçtan Fenerbahçe. Efes dar rotasyon Fenerbahçe ise sık oyuncu değiştirerek oynadı kora kor kafa kafaya giden maçı. Yüzde 60’la karşılıklı 19 üçlük atılan bilek güreşi skor şöleninde 102 sayıyla geçildi ilk yarı. Maçların belinin kırılmasına alıştığımız üçüncü çeyrekte Efes üçlükler yanı sıra ‘perdele devril’ ikili oyunlarıyla topu potaya yaklaştırdı. Savunma şiddetlerinden skor düştü ama birlikte 64 sayı üreten Larkin ve Micic sazı ellerine aldı. Lacivert beyazlılar farkı çift hanelere üçer üçer atarak çıkartıp fiziksel ve mental olarak maç boyu takipte kalan Fenerbahçe’yi sonunda oyundan düşürerek seriyi pazartesiye taşıdılar.
Paylaş