Paylaş
Hani nasıl derler ‘İyi hakem çaldığı değil de çalmadığı düdüklerden belli olur.’ Başantrenör Ergin Ataman da yapmadığı müdahalelerle iyi koçluk yaptı. Gerekli dokunuşlar dışında çocukları kasmadan rahat bıraktı. Onlar da keyif alarak, yeri geldiğinde kafalarına takmadıkları hatalar dahi yaparak, ‘Diriliş dizi maçları’nın ilkinde taraftarlara ‘koşan, kaçan, çok atan devler’ sunumu yapıp ilk galibiyeti aldılar. 356 bin nüfusu ve 103 bin kilometrekare yüzölçümüyle Avrupa’nın en seyrek nüfuslu ülkesi İzlanda, NCAA’de yer alan üniversitelilerden oluşan ve oraların basketbol kurgularıyla içeri top indirerek oynayan, ribaundlarda çok iyi yer tutan, iki kısa guardla top getirenlerimize baskı yapan bir takım. Böyle görece amatör bir rakibe adapte olup oyunun kontrolünü ele almamız çok sürmedi.
TEK ÇEYREK DAYANABiLDiLER
Ataman oyuna tempomuzu koyacak beşi rotasyonlarla bulunca maç olması gereken rayına oturdu. Devre bitmeden fark açılmaya başlayınca oyunumuzun akışkanlığı iyice rahatladı. Trafikte giren çıkan en iyisini oyuna koydu. Furkan gelecek maçlara da umut verecek şekilde oyun kurucu pozisyonundaki Şehmuz, Berk ve Kenan’a katkı verdi. Alperen bildiğimiz gibi spektaküler. Ömer Faruk boyalının efendisiydi. Bugün sırada Bulgaristan var. İnsanı canından bezdiren ‘Bulgar Mezalimi’ dediğimiz adam değişmeli alan savunmasına oturtulmaması gereken bir takım Bulgaristan. Neyse ki yıldız oyuncuları Vezenkov’dan yoksunlar. Onları kazasız aşmanın formülü en iyi yaptığımız geçiş hücumlarıyla kolay sayı bulmak.
Paylaş