Paylaş
Zalgiris ikinci galibiyetini de bize karşı aldı. Fenerbahçe destanını yeniden yazmak, dibe dalışı önlemek için bir şeyler yapmak, OHAL ilan etmek lazım... ‘Fenerbahçe’yi Yenme Kılavuzu’ndan ezberledikleri; 5’e 5 yarı sahaya gömerek koşturmama ezberini dış isabetle kırdık maçın başında ama Zalgiris 4 kısaya dönerek hücum akışkanlığını sağlayarak dengeyi buldu. Yaşlı ve yetersiz kadrolu ev sahibi noksanını koşarak kaos basketboluyla kapattı. Sayı kısırlığımız sürerken elleri de ısınmaya başlayınca direksiyon hep onlarda kaldı...
Litvanya basketbol ekolüne karşı Nando ile direndik, oyun bize çok geldi ama kazanma azimlerini kıramadı. Kadroyu kendisi seçmediği, un ve şekeri beğenisine, alıştığı tarife uygun olarak kendisi almadığında helva yapamıyor koç ‘Zorda’vic. Bu doğru ama vakit nakit. Geride bıraktığımız süre. Euroleague seviyesinde bir koçun görece zengin ve yüksek ederli Fenerbahçe kadrosunu iş yapar, maç kazanır hale getirmek için yetmeliydi! Dikkat buyurun; Zalgiris iki hafta önce koçunu değiştirdi. Şekilde görüldüğü gibi Juro Zdovc’la maç kazanıyor... Biz ise Kokoskov’u dahi arar hale geldik.
EFES’İN SEYRİNE DOYULMUYOR
Güzel eski günlerine dönme havasındaki Efes evinde Monaco’yu önemli oyun kurucusu Westermann’dan yoksun yakaladı. Efes, sahanın en iyisi olan Beaubois’un bulunduğu beşle başlayıp sahanın iki tarafında, göz okşayan basketboluyla oyuna agresif girdi; savunma ve hücumdaki etkinliğini bütün maça yaydı. Açık alan geçiş basketbolunda ve yarı saha set oyunlarında Monaco’ya büyük bir üstünlük kurdular. Efese hepsi mükemmel oynayan sıcak elleriyle, ateşin altını söndürmeden aldı maçı...
Paylaş