Paylaş
Oldum olası Fenerbahçe için İspanyollar bir tarafa Basklı direnişçiler Baskonia Vitoria Gasteiz bir tarafa olmuştur. Çeşitli değişik isimler altında Bask’lılar ile bugüne kadar yaptıkları 21 maç da galibiyet skalası 7-13 ile Basklıları gösteriyor. Ancak ikinci yarıda ilk sekizde ki yerini çeyrek final playoff eşleşmelerini düşünerek sağlama almayı hedefleyen son şampiyon için bu maç “kazanılmazsa güzel olmaz” maçıydı. İlk yarı verilerine göre Baskonlar; ligin 81.3 sayıyla ligin en çok atan 3.takımı ve 81.6 yenilen sayıyla en kötü savunma yapan 2.takımıyken maç başı yenen 74 sayı ortalamasıyla en iyi savunma yapan 2.takım olan Fenerbahçe’nin en büyük avantajı “attırmayarak kazanan” takım olmasıydı. Ancak ev sahibinin son iki maçını son çeyrekte başta sağladığı sayı farkını hatalar türbülansında kaybetmesi üzerlerinde “son çeyrek sendromu” yarattı.
Banktan gelenler uyumu geç yakaladı
Her maça farklı beşlerle başlama gurusu Obradovic’in artık bu sezonun ritüeli haline getirdiği “sınama yanılma kapasite kontrolü /trial & error check up” şeklinde başlayan beşinin sürprizi Melih, Guduric ve oyun kurucuda Dixon’la başlamak oldu. Her pozisyonda değişen savunmamıza dışardan ters eşleşme dalışlarıyla ve uzunumuz dışarda kaldığından pota altı yüklenmeleriyle hücum eden rakip takip mesafesini korumaya kararlı görünümünü ilk çeyrek boyu bozmadı. Kenardan esas oğlanlar Luigi Datome, Brad Wanamaker ve Jan Vesely ve Sloukas teker teker oyuna girince hücum opsiyonlarımız çeşitlenerek alley opps’larla güzelleşti ama yoğun top kayıpları ve verilen asistlerle harmoniyi bir türlü yakalayamadan çeyreği 4 sayı geride kapadık.2 çeyrekte pota altını kullanmayı hatırladık ama savunmada Vesely dışarda kalınca boyalı alan savunmamız aksamayı sürdürdü. VOIGTMANN ve SHENGELIA back door’larla canımızı çok yaktılar.
Maçı bir türlü çeviremedik
Obradovic sürekli oyuncu değiştirerek gecenin beşini ararken rakip ters taraf katlarıyla ve MATT JANNING, üçlükleriyle kolay sayılar bulup 2 sayı önde gitti odaya. Savunmada hedeflediğimiz skorda tuttuğumuz rakibi Sinan oyun kuruculuğu, Guduric, Nunnally ve Melli üçlük basketleriyle yakaladık ama süregelen savunma hatalarımız ve hücumda ki beceriksizlikler yüzünden vurup geçemeden, bir sizden bir bizden telaşlı sürdürdük maçı. Biz gıdım gıdım skorla dış isabetle ilerlerken onlar pota altımızı deşmeyi sürdürdüler. Nunnally smaç sonrası boynu üstüne düşünce tüylerimiz diken diken oldu. Ucuz atlatılan bu talihsizlik anı sonrası 63-59 önde girdik son çeyreğe.
İstediğimizi sonda aldık
Son çeyrekte ribauntları alıp ikinci topları kullanarak “maç sonu efendisi” fabrika ayarlarına geri dönen Fenerbahçe atıp kaçmaya başlayınca kevgire çevirdikleri pota altımızda ki etkinlikleriyle geri adım atmadılar ama akıllı hücum ederek farkı 10 emniyet katsayısına alıp rakibin üstüne giderek maça asılma dirençlerini düşürdük. Son beş dakikada, Vesely’de sakatlanıp kenara geldi. Ünlü “kamikaze Bask’ılarını” oyuncu kapasite ve soğukkanlılık farkıyla aşacakken boş atışları bulan rakip tatlı su balığı gibi bir türlü ruhunu teslim etmedi. Dış atışlarımızın kaçtığı son kriz dakikalarını serbest atış çizgisinden Guduric’le sayı bularak, deneyimli Wannamaker elleriyle 10. Galibiyet gecesini yaşadık.
Paylaş