Paylaş
İki takım da yüzde 56 civarında topa sahip oluyor, topu kaybettiğinde oyunu da genelde yitiriyor. Sergen Yalçın bütüncül bir oyun peşinde, duran toplara da daha fazla kafa yoruyor gibi görünüyor, bu alanda 5-1 üstün rakibine. Fatih Terim ise büyük maç deneyimi yüksek olan oyuncularından maksimum verim alma peşinde.
Duran toplarda üstün olan taraf; 5-1 ile Beşiktaş
KupadaKi Malatya-Galatasaray maçında bir kare dikkat çekiciydi doğrusu: Dakika 114’tü. Galatasaray’ın gole ihtiyacı vardı. Ömer korneri kullanıyordu ve ceza alanında yalnızca 4 oyuncu vardı. Ömer de korneri ilk savunma adamına çarptırmayı başardı zaten(!). Büyük maçlarda akan oyun sıkıştığında genelde duran top organizasyonlarına ihtiyaç duyarsınız ve bu konuda Terim’in ekibi sıkıntılı. Luyindama enteresan bir şekilde kupada daha önemli bir duran top silahına dönüşüyor. Bu performansını derbiye taşırsa bir eşleşme sorunu yaratabilir. Sergen Yalçın ise bu konuya daha fazla kafa yoruyor belli ki. Kupada Rize’yi duran top organizasyonuyla geçtiler. Ligde de bu alanda Galatasaray’a 5-1 üstünler. Ön direkte Necip, arka direkte Atiba, penaltı noktası üzerinde Welinton’un etkinlikleri yüksek.
N'Sakala mı Rıdvan mı? Taşdemir'in durumu kritik
İki takımın bir başka belirgin benzerliği de bekler... Hatay maçında Sergen Yalçın’ın Rıdvan değil, N’Sakala’yı kullanması hücumda Beşiktaş’ı tek yönlü hale getirdi. Geçiş yükü tamamen Rosier-Ghezzal’in sırtına bindi. Eğer Sergen Yalçın derbide de N’Sakala’yı tercih ederse belki savunması sertleşir ama hücumda tek taraflı kalma riski söz konusu. Terim ise sezon başından beri ideal beklerini arıyor. Galatasaray’ın beklerinin (Omar, Linnes, Saracchi, Şener ve Emre’nin) ligde gol sayıları 0, asist toplamları da iki. Gençlerbirliği’nin sağını felç eden Emre Taşdemir’in sağlık durumu, Galatasaray’ın oyunu açısından belirleyici.
Kanat hücumlarında aralarında 'açık' fark var
İki hocanın ayrıştığı önemli noktalardan biri de kanat hücumcusu kullanım biçimleri. Fatih Terim sezon başından beri sol/sağ açık rolü oynayan futbolcusunu orta saha oyuncusu gibi kullandı. Arda, Emre Kılınç ya da Emre Akbaba, her kim çizgide oynarsa oynasın hep içeriye girerek merkezi kalabalıklaştırdılar. Hep pas trafiğine katıldılar ve bu da rakiplerine karşı merkezde bir sayısal üstünlük kurmalarını sağladı. · Sergen Yalçın’ın kanat hücumcularının tipolojisiyse farklı. Ghezzal, adeta bu pozisyonun sözlük tanımı gibi. Topu önüne isteyen, çalım deneyen ve ortayı arayan bir oyuncu. Zaten ligin asist kralı. Larin ise ‘sol açık’ değil ‘sol forvet’. Ceza alanına neredeyse Aboubakar kadar adım atıyor. Bu da Rosier’nin ortalarını anlamlandırıyor. Rosier-Larin bağlantısının bu sene Beşiktaş’a çok gol kazandırması doğal.
Kimin kime oyununu kabul ettireceğini tahmin etmek güç!
Pazar akşamı Vodafone Park’ta kimin oyununu kime kabul ettirebileceğini tahmin etmek güç. Ama Sergen Yalçın’ın iç sahada oyunundan feragat etmeyeceğini, topa daha fazla sahip olmak isteyebileceğini tahmin ediyorum. Terim ise bir tık daha pragmatik oyunu tercih edebilir. Belhanda, Arda, Emre Kılınç gibi tek başına oyun kaderi değiştirebilecek oyuncularından ekstra katkı bekleyebilir. Sergen Yalçın’ın oyunla, Terim’in oyuncuyla galibiyet arayacağı bir derbi olacak gibi geliyor bana.
Paylaş