Ter yoksa başarı yok

Galatasaray, Ömer çıktıktan sonra gereğinden fazla geriye yaslandı...

Haberin Devamı

Ajax gibi, Porto gibi, Salzburg gibi Avrupa’nın arama-tarama ve üretim istasyonlarından biri olmayı hedefleyen bir kulüp. Hemen hemen her sene Avrupa’nın 5 büyük ligine ihracat yapan ve onların yerini 19-20’liklerle dolduran bir organizasyon. Bu Temmuz’da as stoperleri Denswil’i Bologna’ya, ön liberoları Nakamba ve santrforları Wesley’i Aston Villa’ya verdiler. Tam 65 milyon Euro’luk bir ihracat bu. Dünkü ilk 11’lerinde 30 yaş üstü tek oyuncu kaleci Mignolet idi. Takımda 15 maçtan fazla Devler Ligi tecrübesi olan yok. İleri üçlülerinin yaş ortalaması 20...

Devrede oyuna kurtarıcı on numara olarak giren ve kadife ayaklarıyla dikkat çeken çocuk, De Ketelaere 18 yaşındaydı. Böyle bir takımın da doğal olarak bir numaralı özelliği dinamizmi ve iştahı. Maça da geride beklemek ve atletik forvetlerini koşturmak maksadıyla çıkmışlardı zaten. Müsabakanın ilk dakikalarında Brugge teknik direktörü Clement’in, stoper Mechele’ye taktik işaretini gördük: Geride kısa paslarla rakibi üstlerine çekip koşucu forvetlerine uzun vurmalarını işaret ediyordu Clement. Ancak bu taktiğin ömrü sadece 10 dakika sürdü. O dakikada, maçın kader anlarından biri, Adem Büyük’ün golü geldi çünkü.

Haberin Devamı

ÇÖPE GİDEN TAKTİK

BRUGGE’ün son üç günkü taktik çalışmaları o saniyede çöpe gitti muhtemelen. Beklemek yerine topa sahip olmak, hızlı forvetlerini koşturmak yerine set hücumu yapmak zorunda kaldılar. Bu taktik koşullarda 75-80 dakika doğru oynayan bir Galatasaray izledik dün: Topsuz oyunda alanı iyi parselleyen, topu kazandığında da hızlı çıkan bir anlayış. Muslera gole kadar mükemmeldi, birkaç ihtiyaç anında devleşti. Geldiği günden beri en iyi Lemina’yı izledik, sezgileriyle birçok kritik pas arası yaptı. Adem çok çalıştı. Ancak sahanın en iyisi Ömer Bayram oyundan çıktıktan sonra geriye lüzumundan fazla yaslandı Galatasaray. Ömer, sarı kırmızılıların kazandığı hemen her topta çıkış istasyonuydu; Adem’le birlikte önde top tutabilen, faul kazanan ve nefes aldıran iki adamdan biriydi. Hatta birincisiydi bence. Dün Brugge’ün formasında kulüp mottosu ‘no heart, no glory (yürek yoksa başarı yok)’ yazıyordu. 10 yıl önceki sloganları da ‘no sweat, no glory (ter yoksa başarı yok)’ imiş. Galatasaray dün gerçekten terledi, yüzde yüzünü verdi. Ama gruptaki 5 maçın tamamı için aynı şeyi söyleyebilir miyiz, emin değilim doğrusu.

Haberin Devamı

ATALAY VE CELİL

Galatasaray bu yıl UefA’ya 20 oyunculuk bir liste verebildi. Dün bunların 6’sı sakat/cezalı olunca Terim 18’i tamamlamak için altyapıdan 4 oyuncu yukarıya kaydırdı. Üç stoper birden, Işık, Emin ve Gökay bir arada kulübedelerdi dün. Gözler Atalay Babacan’ı, ve Celil’i aradı ama yoklardı. Terim belli ki onları tutmuyor. Ya da A takım için yeterli görmüyor.

Fatih Terim'den maç sonu açıklaması...

Yazarın Tüm Yazıları