Paylaş
Türk futbolu için çok kritik bir Şubat bu... Fenerbahçe ve Galatasaray, avrupa Ligi son 32 kurasında seri başı olmamalarına rağmen, pekala Sevilla, Chelsea, napoli, arsenal gibi devlerle karşılaşabilecekleri halde son derece makul iki rakiple eşleşti. Türkiye’nin ülkeler sıralamasında belçika ve Ukrayna’yla farkı kapatabilmesi için de, Fenerbahçe ve Galatasaray’ın Avrupa’daki itibarlarını artırmaları için de muazzam bir fırsat bu. Fenerbahçe’nin dün Zenit karşısında bu bilinçte oynaması, maça inanılmaz bir iştahla başlaması, her bölgede ısırması bir Türk sporsever olarak inanılmaz mutlu etti beni. Zenit bütçe olarak Fenerbahçe’nin bir buçuk katı seviyesinde, kaliteli bir takım. Onlara karşı özellikle iki konuda dikkatli olmak gerekiyordu: Birincisi, Avrupa’nın en enteresan forvetlerinden birini, Dzyuba’yı savunurken çok dikkatli olmak. Mümkün olduğu kadar ona top aldırmamak. Dün özellikle ilk 1 saatte Sadık, Skrtel ve Jailson çok iyiydiler Dzyuba savunmasında.
İkinci önemli konu da, savunmadan pasla çıkmayı seven Zenit takımına bu imkânı vermemekti. O noktada da elijf elmas’ın hakkını teslim etmemiz gerek. ‘Defansif on numara’ gibi oynadı dün Eljif... Kranevitter-barrios’a karşı preste çok istekli ve çok başarılıydı. Zenit’e oyun kurdurmayınca özellikle ilk 45’te tek taraflı bir maç, harika bir Fenerbahçe izledik Kadıköy’de. ersun hoca, Kayseri’de olduğu gibi Zenit önünde de 70’te yaptığı oyuncu değişikliğiyle orta sahayı boşaltıp rakibine hücum etme fırsatı verdiyse de, 1-0’lık sonuç, iyi sonuç. Saint Petersburg’da da bu arzuda olmak lazım. Yanal, rövanşta da orta sahayı üçlü kurmalı, yine Zenit’lilere geriden oyun kurma imkanı vermemeli. Hücumda da dünün yıldızı Moses’ın aynı seviyede olması halinde, bu turun geçilebileceğine inanıyorum ben. Özellikle ilk devrede muhteşem bir Moses izledik dün. Eğer Nijeryalı, Avrupa Ligi’nde bu iştahla oynarsa, Londra’ya ayak bastığı andan itibaren kendisine karşı önyargılı olan Sarri’yi de pişman edebilir.
MAÇIN HAREKETİ
Harun, bir penaltı canavarı. Belki de kariyerinin sonunda futbol tarihinin en yüksek penaltı kurtarış yüzdesi olan kalecileri arasına yazdıracak ismini. Ancak dün en az Mak’ın vuruşunu kurtarması kadar önemli hareketi, hemen reaksiyon verip arkasındaki topu tekrar yakalaması. Muazzam.
MAÇIN RAKAMI
Maçın ilk 45’inde F.bahçe rakip kaleyi 9 kez yoklamıştı. 6’sı açık oyunda, 3’ü duran topta olmak üzere... Zenit’se 45 dakikada tek bir şut şansı buldu, o da Mak’ın penaltısıydı. Zenit’in ilk devredeki tek pozisyonu ve tek şutu 42’nci dakika içindeydi. Penaltı dışında tek bir fırsat bulamadılar.
MAÇIN DETAYI
Dün Zenit orta sahasında çok kaliteli bir ikili, Kranevitter ve barrios oynadılar ama sezon başından beri süregelen alışkanlık bu değildi. 22 maça çıkan ön libero Paredes, Paris’e gitti. 24 maç oynayan erokhin ve 27 müsabakaya çıkan Kuzyaev de sakatlardı. Semak’ın onları aradığı da kesin.
MAÇIN ŞAŞKINI
Zenit Menajeri Semak, 2 aylık ara öncesi son resmi maçlarda takımını 3’lü savunmaya döndürmüştü. rostov, arsenal ve rubin maçlarında 3-5-2 oynamışlardı. Dün 4’lüyü seçti ve yeni transfer rakitskiy’yi de ilk 11’de oynattı. Semak şaşkınlığı Zenit savunmasına da yansımıştı sanki
BEYİN CİMNASTİĞİ
Fenerbahçe’nin kupada devam etme ihtimalini göz önüne alınca insan düşünmeden edemiyor: Avrupa listesine Sadık-tolgay yerine ekici-Soldado yazılsa daha doğru olmaz mıydı? Savunma işi roman’la iyi-kötü kotarılabilir. Ama hücumda ekici-Soldado alternatiflerinizin olması sizi daha güçlü kılardı uzun vadede.
ŞUBAT'TA RUSLARLA OYNAMAK
Fenerbahçe, son 4 yılda üçüncü kez tam bu aşamada Ruslar’la karşılaşıyor. 2016’da Lokomotiv, 2017’de Krasnodar’dan sonra 2019’da bu kez de rakip Zenit... 12 Şubat 2016’da Lokomotiv ile karşılaşıldığında rakip, fiziksel olarak hazır gözükmüyordu. Belli ki 2 aylık ara onlara yaramamıştı. 12 Şubat 2017’deki Krasnodar’sa fiziksel olarak harika bir seviyedeydi. Çok iyi bir hazırlık dönemi geçirmişlerdi. Dünkü Zenit’se fiziksel olarak yeterli ama teknik olarak ikinci yarıya hazır gözükmüyor. Paredes-barrios dönüşüm krizini atlatamamışlar. Zenit’i böyle yakalamışken Fenerbahçe’nin rövanşta da hücum iştahıyla oynaması gerek.
Maçın adamı: Moses
Paylaş