Paylaş
Çünkü koçları Schmidt’in birinci önceliği atletizm. O yüzden de ligin en çok koşan santraforu (sakatlanana kadar) Muto idi. En çok mücadele eden on numarası da Yunus. Bir ön liberonun gayretinden eksiği yoktur Yunus’un. Her sezon 10 gol-10 asist barajını geçecek yetenekte olmasına rağmen. Peki Yunus’la neden dün tanışmış gibi yaptık sahi? Neden şimdiye kadar ıskarta muamelesi yapıldı bu adama? Bilmiyoruz. Terim biliyor cevabını.
İlk yarıda sağa yatıktı milli takım. Volkan’ın gözünün içine bakıyorduk bir adam geçsin diye. Neyse ki Yunus girdi ve değiştirdi oyunu. Umarız bu bir başlangıç olur Yunus için.
VOL-KAN TO-PU TA-CA AT
Türkiye’nin en iyi kalecisi Volkan’ın sola doğru çıkış yaptığında topu taca attığı halde, sağa doğru çıktığında sahanın içine vurduğunu fark ettiniz mi? Ve bunun sık sık tehlikeye neden olduğunu? Sevgili Volkan, risk almaya gerek yok. Bu topları taca atmak doğru tercih olur sanki.
TRiBÜN
MADALYA VERMEK GEREK
Bu milli takım bu derece istikrarsızken gerek Konya’da gerek Antalya’da tribünleri dolduran sporseverlere madalya vermek gerek sanırım! Terim ve talebeleri, kalan 6 maçta bu fedakar tribünlere güzel futbol borçlular.
MAÇIN YILDIZI: YUNUS MALLI
Her maçın kaderini değiştirebilecek kapasitesi var, yeter ki ilk 11’de sahaya çıkabilsin.
ERSAN NEREDE SAHİ?
İtalya koçu Ventura’ya, Giovinco’yu neden milli takıma çağırmadığı sorulduğunda cevabı netti: “Giovinco Amerika’ya giderek gözden kaybolmayı tercih etti. O lig, benim için ölçü değil”
Haklıdır ya da haksızdır, en azından tutarlıdır Ventura’nın söyledikleri. Peki Terim’in Çin’de oynayan Burak’ı 5 ay sonra ilk kez kadroya dahil edip ilk 11’e koymasına rağmen, Ersan’ı hiç görmemesini nasıl okumalı? Ligi yetersiz buluyorsa, Burak da çağırılmamalı. Lig yeterliyse, bu stoper yokluğunda Ersan da şans bulmalı.
Paylaş