Paylaş
Maça Galatasaray çok arzulu başladı, ilk 15 dakika içinde Marcelo-Podolski ve Tosic-Emre arasında yaşanan gerilimler, sanki sarı kırmızılıları biraz daha fazla ateşledi. Podolski belki çok fazla pozisyona giremedi ama onun “sahte dokuz” rolü ve sürekli dolaşması, sürpriz bir adamı, sağ açık Sabri’yi daha fazla gol bölgesine soktu.
Galatasaray’ın asimetrik bir hücum anlayışı vardı dün gece: Merkezden Emre, en geriden Denayer, sağ bek Linnes, sağ açık Sabri, santrfor Podolski’nin hepsinin sağda buluşması, Beşiktaş’ın solunu koridora çevirdi. Orada Olcay-İsmail-Tosic üçlüsü son derece yetersiz kaldılar ve çok şanslılardı gol yemedikleri için.
Maçın ilk 70 dakikasında Galatasaray topa sahip olan, rakip yarı alanda çok daha fazla gözüken taraftı kesinlikle. Beşiktaş’sa kazandığı hemen her topla çabuk gelen, sayıca değil ama nitelik olarak daha fazla pozisyon üreten taraf. Şenol Güneş’in bu senaryoya 70 dakika boyunca razı gözükmesi şaşırtıcı, ama tecrübeli hocanın öyle güçlü bir kulübesi var ki, son yirmide de oyuna girseler maç kaderi değiştirebiliyorlar.
Özellikle Cenk Tosun’un bu sezonun kaderine yaptığı etki inanılmaz. Son yıllarda Türk futbolunun gördüğü en iyi yedek. En soğukkanlı adam. Bu kritik katkılarıyla kupa kazanılırsa, kulbunu ilk tutan da o olmalı bence.
Maçın fotoğrafı
BAHAR GÖBEKLERİ
SABRİ’nin pek fit bir vücudu olmadığı malumunuz. Dün Sneijder’ın da sakatlıklardan sonra benzer bir duruma geldiğine şahit olduk. Ama en tehlikelisi Mete Kalkavan’ın göbeği. Avrupa’da yükselişte olan Kalkavan’ın daha dikkatli olması gerek.
DONK TRANSFERİ İNANILMAZ
RYAN Donk’un nasıl bir oyuncu olduğunu bilmek için onun son 10 yılını izlemiş olmaya gerek yok, Kasımpaşa performasını bilmeniz yeterli. Şüphesiz ki yetenekleri var, zaten o yüzden Hollanda alt yaş gruplarında önemli bir karakterdi. Ama olağanüstü sorumsuz. Hep sorumsuzdu zaten, Alkmaar’da da, Brugge’da da, Kasımpaşa’da da... Onu 10 maç izlemişseniz ve ne kadar rahat bir karakter olduğunu fark etmişseniz, zaten büyük takım oyuncusu olmadığını görürsünüz.
Durum böyleyken, Galatasaray zaten finansal kriterler nedeniyle sıkıntılıyken, devre arasında 2,5 milyon Euro gibi fahiş bir bonservisle Donk transferi nasıl yapılır ki? Hangi futbol aklı, Donk’u hangi maçta izleyip büyük takım oyuncusu olduğuna karar verdi ki? Kimse kusura bakmasın, dün tribünden Donk’a yükselen protestolar son derece haklı ve yerinde. Üstelik o protestolar sadece Hollandalı’ya değil, onu alan hocaya ve yönetime de...
MAÇIN YILDIZI: CENK TOSUN
MAÇIN kaderini o değiştirdi. Yaşı yetenler hatırlarlar, Liverpool’lu Fairclough ya da ManU’lu Solskjaer etkisi yaptı bu yıl Beşiktaş’a. Şampiyonluk gelirse aslan paylarından biri onun olacak.
TEKNİK DİREKTÖR KARNESİ
JAN OLDE RIEKERINK
1-TAKIMA bir hava getirdiği kesin. Onurlu bir final yaptırıyor G.Saray’a.
2- ANCAK hâlâ Donk’a umut bağlaması akıl almaz. Tribünün gördüğünü göremiyor.
ŞENOL GÜNEŞ
1- YETMİŞ dakika boyunca iplerin neredeyse tamamen G.Saray’da olmasını seyretti.
2- AMA 70’te yaptığı iki değişiklikle dengeyi takımı lehine çevirdi kesinlikle.
MAÇIN HAKEMİ: METE KALKAVAN
PENALTI-gol gibi kritik pozisyonlar yok ama futbolcuların iyi niyetli olmadığı zor bir sınavdı hakem için. Bir-iki kart daha verilebilirdi ama genel olarak maça hakimdi.
NOTU: 8.4
MAÇIN OLAYI
PENALTI-gol gibi kritik pozisyonlar yok ama futbolcuların iyi niyetli olmadığı zor bir sınavdı hakem için. Bir-iki kart daha verilebilirdi ama genel olarak maça hakimdi.
İKİLİ GERİLİMLER
PODOLSKI- Marcelo maç boyunca didişti. Alman oyuncu kırmızı görmediği için şanslı. Emre-Tosic gerilimi de uzunca sürdü.
KADER ANI
Dakika 70
GÜNEŞ, Beşiktaş’ın hücum ayarlarını 70’te değiştirince siyah beyazlıların da kaderi değişti zaten. Formatı Cenk attı dün maça.
MAÇIN SLOGANI
SİNAN GÜMÜŞ
ARENA’yı uzun zamandır böylesine heyecanlandıran ilk genç Sinan oldu. Şu haliyle de bu heyecanı hak ediyor genç adam.
FUTBOLU SEVMİYORUZ
HEP söylüyorum, Türkiye’de futbolu değil kazanmayı seviyoruz. Dün gece İstanbul’da Süper Lig’in en değerli 3 maçından biri oynandı, tribünlerin tam olarak yarısı boştu. Galatasaray’ın dünkü iyi mücadelesi, gelenler için değil gelmeyenler için bir sitem gibiydi sanki.
Paylaş