Paylaş
Bu “Rus ruleti” kıvamındaki oyunu doğru okuyabilmek için taktiksel dizilimler üzerine bir miktar kafa yormak gerekiyor: Real Madrid, hafta sonu Mallorca önünde tek ön liberolu çılgın bir 4-4-2 ile mücadele etmişti. Casemiro’nun önünde James-Isco-Vinicius-Jovic ve Benzema’nın hepsi birden 11’deydi. Belli ki Terim, dünkü taktiğini belirlerken Zidane’ın o cesur tercihini dikkate aldı. Galatasaray, 3-5-2 oynadığı PSG maçından farklı olarak dün 3-4-1-2 dizildi. Belhanda, çift santrforun arkasında serbest oyuncuydu yani.
Size küçük bir detay gibi gelmiş olabilir, ama asla değil inanın... R.Madrid dün 4-3-3 dizildi, üçlü orta saha sağdan sola Valverde-Casemiro ve Kroos’tu. Galatasaray, bu üçlüye karşı özellikle ilk 45 dakikada büyük bir eşleşme sorunu yaşadı. Mesela sağ iç Valverde’yi ilk devrede en az 3 kez sol stoper Marcao’yu çalımlamaya çalışırken izledik. Zira Valverde oraya yürüyerek, rahatlıkla gelene kadar herhangi bir dublaj görmedi Galatasaray orta sahasından.
BELHANDA FAKTÖRÜ!
Galatasaray orta sahasındaki sorunun daha büyük faturası ise sol tarafta ödendi: Sol bek Marcelo, sol iç Kroos ve sol açık Hazard’a sıkça Benzema da yaklaştı; orada kalabalıklaşıp defalarca asimetri yarattılar. Ve Real Madrid, belki 8-9 net pozisyonu solda yarattığı kalabalıktan üretti. İspanyol ekip, elbette çok kaliteli bir oyuncu grubu. Siz sahayı mükemmel parselleseniz de bir sürü pozisyon yaratabilirler. Ancak burada üzücü olan, Galatasaray’ın kalesinde gördüğü pozisyonların belki yarısını çok temel bir şeyi, alan paylaşımını doğru yapamadığı için vermesi. Doğrusu bu orta saha kavgasında arkadaşlarını genelde yalnız bırakan Belhanda’nın tavrına anlam veremedim. Real Madrid’in dünkü 11’inden 5 oyuncunun dörder, ikisinin de üçer Devler Ligi madalyası var evinde. Ama galiba Belhanda, bizim bilmediğimiz bir yerlerde 10 Devler Ligi kupası filan kaldırmış olmalı ki, onlar kadar istekle mücadele etmedi. Üç Şampiyonlar Ligi madalyası, bir de Dünya Kupası olan Kroos, Belhanda’dan daha fazla savaştı dün. Kroos’un Belhanda’dan daha fazla savaştığı bir maçtan da puan almak, hiç kolay iş değil tabii.
8 yıldızdan biri gibi savaşmalı
2015’te M. Denizli, Galatasaray’ın Madrid deplasmanına gitmeyince, o gece bir TV programında anlatmıştım 8 yıldız öyküsünü... 1993-94 Devler Ligi jeneriğinde, kupanın logosu olan topu oluşturan 8 yıldız, katılımcı 8 kentten yükseliyordu. O 8 kentten biri İstanbul’du. O öykü sonra hızla yayıldı internette. Galatasaraylılar, o 8 yıldızdan biri olduklarını bilerek savaşmalılar son 3 maçta.
Paylaş