Paylaş
Burak, Soldado’dan 49 gün sonra, Seleznyov da Burak’tan 5 gün sonra doğmuş. Gomis. Seleznyov’dan 17, Negredo da Gomis’ten 14 gün büyük... 1985’in yazında, sadece 85 gün içinde doğan bu beş bebeğin, 32 yıl sonra aynı topraklarda buluşup, Süper Lig 2017-18 sezonunun kaderini belirlemeleri kaderin garip bir cilvesi gerçekten...
Süper Lig’de her açıdan tarihi bir sezon yaşadık... Üç puanlı sisteme geçtiğimizden beri ilk kez 3 takım birden son haftaya şampiyonluk umuduyla girdi. Tarihte ilk kez birinci ile dördüncüyü 4 puan ayırdı. Avrupa’nın top 5 liginde liderlerle ikinciler arasında toplam tam 71 puan fark oluşan bu garip yılda, rekabetçilik açısından harika bir sezon geçirdik biz.
Bu güzel sezonun neticesini belirleyenlerin başında elbette Galatasaraylı futbolcular ve Fatih Terim geliyorlar. Ama sanırım bu yılki zirve sıralamasını özellikle bir pozisyon oyuncuları, ‘santrforlar’ doğrudan etkilediler. Üstelik enteresan bir şekilde hem Galatasaray, hem Fenerbahçe, hem Beşiktaş, hem de Trabzonspor bu yıl içinde bir numaralı santrforlarını değiştirdiler. Ve transfer döneminde aynı santrfor isimleri, farklı takımlarla yazıldı: Gomis’in Fenerbahçe ve Galatasaray’la, Negredo’nun İstanbul’un her üç büyüğüyle, Burak’ın da Beşiktaş ve Trabzon’la adı anıldı uzun süre. Ve sonuç olarak Soldado (27.5.85) Fenerbahçe’ye, Burak (15.7.85) Trabzon’a, Gomis (6.8.85) Galatasaray’a, Negredo (20.8.85) da Beşiktaş’a imza attılar. Tudor’un eski talebesi Seleznyov’u (20.7.85) Galatasaray’a getirmek için aradığını da biliyoruz. Hatta Seleznyov’un bu yüzden kulübü Karabükspor’la gönül bağının koptuğunu, sezon başında bir türlü form tutamadığını ve devre arasında ayrıldığını da. Belki Seleznyov’u bu hikâyenin içine katmamı garipseyenler olabilir, ama emin olun onun bu beş 85’li santrfor arasında yer alma sebebi sadece doğum tarihi değil: Eğer Tudor, Ukraynalı santrforu sezon başında transfer edip Galatasaray kulübesine oturtabilse, muhtemelen o Seleznyov devre arasında Akhisar’a geçip, sarı-kırmızılıları Türkiye Kupası’ndan etmeyecekti!
Şimdi, şöyle bir soru da geliyor insanın aklına ister istemez: 1985 yazında doğan bu 5 santrforun transfer işleri biraz karışsa ve mesela Gomis, Galatasaray’a değil Fenerbahçe’ye, Burak, Trabzon’a değil, Beşiktaş’a, Negredo da Beşiktaş’a değil, Galatasaray’a filan alınmış olsalar, ligin kaderi aynı kalırdı diyebilir miydik? Ben diyemem asla. Bence bu yılın kaderini belirleyen esas adam Gomis oldu ve Galatasaray’ın sonuna kadar hak ettiği bu şampiyonlukta bir numaralı rolü oynadı Fransız santrfor. Kim bilebilirdi ki, 1985 yazı, gün gelecek 2018 yazında Türk futbolunun kaderini belirleyecek? Hayat, çok enteresan gerçekten...
SANTRFORMETRE
Peki bu yılın santrfor performanslarını göz önüne aldığımızda, ilk beş takımın ileri ucunda kim en fazla faydayı sağladı, kim hayal kırıklığı yaşattı diyebiliriz sizce? Benim sıralamam şöyle:
1- Bafetimbi Gomis
Galatasaray’ın sadece santrforu değil, aynı zamanda ruhani lideriydi. Sadece bitiren değil, aynı zamanda başlatan adam oldu hep. Elmander yüreğine, Baros bitiriciliği eklenmiş gibi.
2- Emmanuel Adebayor
O, hem bu sezon transfer yapmadığı için, hem de 1984 doğumlu olduğu için yukarıdaki öyküde yok. Ama Başakşehir hikayesinin bir numaralı mimarı kesinlikle. O olmadığında Başakşehir çok eksik kalıyor.
3- Cenk Tosun
Sadece bir devre oynadı, ama onun bir devresi rakiplerinin çoğunun tüm sezonuna bedeldi. O gün de yazmıştım, Cenk zaten Premier Lig’e gidecek. Bırakın 2 Bayern maçını oynasın, dünya onu daha yakından tanısın. İki Bayern maçını da oynasa, bu yaz top 6’ya gidecekti belki de, kim bilir... Beşiktaş acele etti Cenk’i satmakta.
4- Burak Yılmaz
İstatistik olarak harika bir sezon geçirdi, takdirin büyüğünü hak ediyor. Ancak Trabzon’u araya oynamaya da bağımlı hale getirdi. Koşu fırsatı vermeyen savunmalara karşı da çaresiz kaldı Trabzon.
5- Roberto Soldado
Eğer sadece kariyer istatistiklerine baksanız, onun golcülükten daha çok asistçi bir santrfor olduğunu anlardınız. Ve yanında ikinci bir santrforla çok daha faydalı olduğunu da.
Paylaş