Paylaş
Galatasaray, 1997’de Terim’le ilk şampiyonluğunu kazandıktan sonra sadece 3 oyuncu transfer etmişti, Popescu, Osman ve Mehmet... 98’deki ikinci şampiyonluktan sonra üç oyuncu daha geldi, Hasan, Taffarel ve Tolunay. Zira takım makine düzeninde işliyordu, çok fazla rötuşa ihtiyaç yoktu. Aynı Terim, aynı Galatasaray’la 2018 şampiyonluğu sonrası 14, 2019 zaferi sonrası tam 17 transfer yaptı. Takım her sene temelden değişti. Serdar, Gomis, Maicon, Fernando, Rodrigues gibiler arandı. Her sezon yeniden ‘re-re-reorganizasyon’ yapmanın da bedeli ödendi doğal olarak.
GOMIS, İZMİR'DE DEĞİL WEMBLEY'DE OLSAYDI...
19 Mayıs 2018 günü, Galatasaray’ın Göztepe’yi Gomis’in golüyle 1-0 yenerek şampiyon olduğu dakikalarda Londra’daydım. Wembley’de bir yandan Chelsea ile Manchester United’ı karşı karşıya getiren FA Cup finalini izlerken kucağımdaki laptopta da Göztepe-Galatasaray maçı vardı. Ve şu kıyaslamayı yapıyordum ister istemez: Eğer Gomis şu anda İzmir’de değil de Wembley’de şu iki takımın birinde olsa ne olurdu? O gün United’ın çaylak santrforu Rashford’ın ve Chelsea santrforu Giroud’nun kaçırdığı golleri Gomis’in atamayacağını iddia edemiyordum doğrusu.
TAKIMIN YAŞ ORTALAMASI DAHA DA YÜKSELDİ
O gün Galatasaray 11’inde olan stoperler Serdar-Denayer, sol bek Nagatomo, ön libero Fernando, kanat hücumcusu Rodrigues ve santrfor Gomis iki yıl sonra bugün yoklar. Ve kabul etmek gerekir ki Galatasaray’ın o günkü 11’i, bugünkü 11’inden çok daha güçlü. Galatasaray 2 sezon boyunca çok temel bir prensibi gözden kaçırdı: “Bozuk değilse tamir etme”. Takım şampiyon olduğu halde sürekli ana iskelet kurcalandı. Üstelik bunu ‘takımı gençleştirme’ gibi kabul edilebilir bir misyonla da yapmadı, aksine daha da yaşlandı kadro. Ve bugün artık gerçekten tamir isteyen, tamiri de çok olay olmayan bir durum var ortada.
İLK DEVRELERDE EN GOLCÜ 2. YARILARDA SIRADAN
Galatasaray bu sezon maçların ilk devrelerinde en fazla gol atan takım olmasına rağmen ikinci devrelerde sıradanlaşmış. Sarı kırmızılıların deneyimli kadrosu ilk devrelerde 30-10 gibi müthiş bir skor yakalarken, ikinci yarılarda tablo iç açıcı değil: 25 gol atılmış, 27 gol yenilmiş.
KADRO GENÇLEŞTİRİLMELİ VE DİNAMİZMİ ATTIRMALI
Bence iki sezondur yapılan doz aşırı reorganizasyon, bu yaz gerçek bir reorganizasyon ihtiyacı doğurdu. Galatasaray maçların ikinci yarılarında ayakta kalabilmek için kadrosunu gençleştirmek, en azından dinamizmini artırmak zorunda.
EMRE KILINÇ DOĞRU ADIM
2019-20 sezonu altıncı basamakta tamamlanmış olsa da Galatasaraylılar için bir sebeple unutulmaz olacak. Zira sarı kırmızılılar yıllardır aşamadıkları bir meseleyi, Kadıköy lanetini aştılar bu sezon. Ancak o maçın kazanılmasının, sezonun geri kalanının kaybedilmesinde rol oynadığını da düşünüyorum ben. Zira o sıralar gayet iyi form tutan Emre Akbaba-Adem Büyük yerine o maçta BelhandaFalcao’nun tercih edilmesi bir adalet duygusu kaybına neden oldu bence kadroda.
AKBABA VE ADEM GİBİ TUTKUYLA OYNUYOR
Galatasaray’ın yeni sezon yapılanmasında Emre Akbaba-Adem’in yanı sıra, transfer edilirse Emre Kılınç’ın da ana arterlerden biri olması mümkün. Çünkü aynen Akbaba-Adem gibi o da futbolu seviyor, tutkuyla oynuyor. Üstelik direkt kaleye gitme özelliği var, gol ve asist katkısı yüksek bir oyuncu.
2 EMRE DURAN TOPLARA AĞIRLIĞINI KOYMALI
OPTA verilerine göre Beşiktaş bu sezon köşe atışlarından 12 gol bulurken, G.Saray sadece 4 sayı kazanabildiyse, bu atışları kullanan futbolcularını da gözden geçirmeleri gerek. Yeni sezonda iki Emre’nin duran toplarda da ağırlığı olmalı.
GOLLERİN % 55'İNİ İLK YARIDA BULDU
Ligi 55 golle tamamlayan sarı kırmızılılar oyunun ilk 45 dakikalık bölümünde 30 kez rakip kalecileri mağlup etmeyi başardı. Geri kalan 25 gol ikinci yarıda gelirken Cimbom bu bölümde attığından daha fazla (27) gol yedi.
37 GOLÜN 27'Sİ İKİNCİ YARIDA YENDİ
Bu sezon toplamda 37 kez topu ağlarında gören Galatasaray ilk 45 dakikada toplam 10 gol yedi. İkinci yarıda ise 15’i son 15 dakikada olmak üzere toplam 27 kez topu filelerinden çıkardı.
MAHMUT HOCA ROLÜ ÇAĞA UYGUN DEĞİL
Galatasaray’ın bu sezonki öyküsünde bence çok etkili bir başka faktör de, yönetilmesi zor oyuncu sayısının fazlalığıydı. Evet, finansal fair-play’le ilgili yaşanan sorunlar kulüplerimizi kiralama metoduna yöneltti; ama bunun da bir matematiği olduğunu, ilk 11’deki kiralık futbolcu sayısını 2-3’ün üstüne çıkarmamak gerektiğini düşünüyorum. Sarı kırmızılıların bu sezon kırılma anı olarak anabileceği, pandemi dönüşü oynanan Rize maçının ikinci yarı 11’inde tam 5 kiralık oyuncu sahadaydı: Saracchi, Seri, Lemina, Onyekuru ve Andone... Toplam kadroda 7 kiralık oyuncu olması belki yönetilebilir bir durum. Ama ana planda 4-5 kiralıkla sezonun tamamlanamayacağı açık.
AVRUPA'DA 3'ÜNÜ İSTEYEN ÇIKMAZ
Bu sezon Galatasaray’da en az kiralık oyuncu fazlalığı kadar dikkat çekici bir başka konu da, yönetilmesi zor futbolcu sayısı idi. Evet, Terim’in kariyeri bu tarz futbolcuları ehlileştirmekle geçmiştir, insan yönetiminde bir ustadır Fatih Hoca. Ancak nesil değişti, Z jenerasyonu artık Terim’in çocuğu değil, neredeyse torunu olacak yaşta. Ve onları yönetmek eskiye göre zorlaştı bence. Şu anda Avrupa’da herhangi bir takımın Belhanda, Emre Mor, Babel gibi oyuncuları bir arada isteyeceğini zannetmiyorum ben.
BELHANDA'NIN KREDİSİ
Terim’in bu ‘yönetilmesi zor’ futbolcular içinde en fazla kredi tanıdığı ismin Belhanda olması da enteresandı doğrusu. Faslı oyuncu bu krediyi hak etmediğini defalarca ispat etmesine rağmen, Terim onu ‘kazanma’ konusunda ısrarcı davrandı. Belhanda ise hemen her istatistikte bu krediyi hak etmediğini ispat etti: Ligde 23 maça çıktı, 7 sarı-1 kırmızı kart gördü. 942 isabetli pasa karşılık 285 top kaybıyla oynadı. 23 maçta isabetli orta sayısı 9, isabetli şut sayısı da 16... Süper Lig’de Belhanda’nın forma giydiği 23 maçta Galatasaray’ın 8 yenilgisi var. Belhanda’nın dakika almadığı 11 maçtaysa Galatasaray’ın yenilgi sayısı 0 (yazıyla sıfır).
TERİM ROLÜNÜ GÖZDEN GEÇİRMELİ
Fatih Terim’in yeni sezon kadrosunu oluştururken bence bu “Mahmut Hoca” rolünü bir daha gözden geçirmesi gerek. Sarı kırmızılılar başta Belhanda olmak üzere, forma aidiyeti düşük futbolcularla yollarını ayırmak zorunda.
Paylaş