Fikstür bize ne anlatıyor?

Evet farkındayım, son tahlilde tüm takımlar, tüm takımlarla ikişer kez oynuyorlar. Fikstür, hiçbir zaman futbolda başat faktörler arasında sayılmaz. Ama kabul edelim, düşük de olsa bir etkisi var sıralamada. Gerçekten de ligin kalan 8 haftasını hiçbir şey olmamış gibi, hayat normal akışındaymış gibi oynatacaklarsa, bazı takımların bir miktar fikstür avantajından söz edebiliriz şu aşamada.

G.ANTEP’iN ŞANSSIzLIĞI

Örneğin fikstürde birbirlerini takip eden, kalan 8 maçlarının da 7’si aynı rakiplerle olan Sivas ve Beşiktaş’ın ‘ilk 6’ ile müsabakaları tamamlanmış durumda. Denizli, Antalya ve Konya ise ilk altıdan beş takımla henüz oynamadılar. Geçen sezon okur dostumuz Berat Bulut enteresan bir e-posta göndermişti, ligde kimin kiminle kaçıncı sıradayken karşılaştığına dair bir çalışma. Ben de ondan esinlenerek bu sezon için bu çalışmanın aynısını yaptım ve birkaç enteresan sonuç çıktı: 

Geride kalan 26 hafta içinde en zorlu fikstürü Gaziantep oynamış. Gaziantep karşılaştığı anda, rakiplerinin sıra ortalaması 8,32... Bu anlamda en şanslı ekipse Denizli. Yeşil siyahlı ekibin rakiplerinin sıralama ortalaması 11,04...

Galatasaray, Alanya, Göztepe, Denizli, Antalya, Konya ve Ankaragücü’nün karşılarına hiç lider takım çıkmamış. Oysa Beşiktaş, Gaziantep, Gençlerbirliği ve Rizespor, üçer kez lider takımla karşılaşmışlar. Örneğin Beşiktaş yedinci hafta lider Alanya, 18. hafta lider Sivas, 23. hafta da lider Trabzon’la oynamış.

BEŞiKTAŞ VE SiVASSPOR’UN iLK 6’DAKiLERLE MAÇLARI KALMADI

Yazı,, buraya kadar size karmaşık geldiyse, bu noktadan sonrası daha fazla ilginizi çekebilir. Zira lig oynatılırsa, kalan bölümün fikstür analizi sonuçla ilgili ufak ipuçları verebilir. Mesela Avrupa kupaları yarışı yapan ilk 7 takım içinde en avantajlı fikstür, Beşiktaş ve Sivas’ın gibi gözüküyor. İki ekibin de kalan bölümde ilk 6 ile maçları yok. Beşiktaş’ın rakiplerinin sıra ortalaması 12,50...

ALANYA’NIN İŞİ ZOR

Sivas’ınsa 12,13... İlk 7 takım içinde en zorlu fikstürse Alanya’nın. Kalan bölümde ilk üçün hepsiyle, Trabzon, Başakşehir ve Galatasaray’la karşılaşacaklar. Ligin bütününe baktığımızdaysa en zorlu fikstürün sırasıyla Ankaragücü, Konya, Kayseri, Antalya ve Denizli’de olduğunu görüyoruz. Fikstürde birbirlerini takip eden Antalya, Denizli ve Konya’nın, ilk altı takımın beşiyle maçları var. Elbette maçlar sahada oynayarak kazanılıyor. Elbette fikstürün futbola etkisi düşük. Amacım, ligin finaliyle ilgili bir çıkarım yapmak değil zaten. Bu zorlu karantina günlerinde sizi biraz matematikle eğlendirebildiysem ne mutlu.

CEMiL TAŞÇIOĞLU SEZONU

İstanbulspor Kulübü bence güzel düşünmüş, federasyona 2020-21 sezonuna Cemil Taşçıoğlu’nun ismini verme önerisinde bulunmuş

TFF’YE BAŞVURDULAR

“Tüm bu süreci atlatıp yeniden sahalara döndüğümüzde oynanacak Süper Lig sezon isminin sağlık personellerine adanmasını önemsiyoruz. Türkiye’de görülen ilk vakalara bakarken kapmış olduğu koronavirüs nedeniyle vefat eden, tüm sağlıkçılarımızın
özverisinin temsili haline gelen ‘Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu’ isminin 2020-2021 Süper Lig sezonunun adı olarak kabul edilmesini Türkiye Futbol Federasyonu’ndan talep ediyoruz.”

SAĞLIKÇILARA SAYGI

Bence sadece burada değil, globalde de takdiri hak eden bir öneri. Bu aralar saat 21.00’de kahraman sağlık personelimizi alkışlıyoruz, futbol yeniden başladığında da her hafta sonu saat 19.00’da bir tür saygı duruşu olur bence böyle bir hareket...

MLS PENALTISI VE iLGiNÇ TAKIMDAŞLAR

Geçtiğimiz hafta bu sütunda ele aldığımız MLS penaltısı üzerine yüzlerce e-posta aldım. Okuyucular, MLS penaltısının en âdil çözüm olduğu konusunda büyük ölçüde hemfikir. MLS penaltısı dışında dikkatimi çeken 1-2 fikir var: Ufuk Sezekkaplan, ikinci maçta ilk golü atan avantajlı olsun görüşünde. mete Kalaycı da, ‘penaltı noktasını 1-2 metre uzağa alalım’ önerisinde bulunmuş. NBA’deki 3 sayı çizgisi örneği gibi. ‘enteresan takımdaşlar’ yazısına da okurlardan çok güzel öneriler geldi: Ankara’dan Yiğit Saygı, “Yıllar sonra yine böyle bir yazıya Salih-Salah-Totti’yi koyacaksınız” demiş. Çok haklı...

ORTEGA DA O TAKIMDAYDI

Uğur Budak, Alexis Sanchez-radamel Falcao’lu River 2008’e, Higuain-Ortega-Falcao’lu River 2006’yı de eklemiş. Macit Akıncı da 2000’de Benfica’da bir arada forma giyen eski Beşiktaşlı ronaldo, eski Fenerbahçeli Van Hooijdonk ve rahmetli Enke’yi hatırlatmış. O takımda Maniche ve Poborsky’yi de görüyoruz hatta.