Paylaş
Dün Beyoğlu’nda oynanan maçı doğru okuyabilmek için önce Kasımpaşa’nın kadro zafiyetine değinmek şart: As santrforları Thiam sakat. Açık oyuncusu Yusuf Erdoğan da öyle. İdeal orta üçlünün ikisi Aytaç ve Pavelka yok. Sol bek Veigneau sakat, alternatifi Hafez de 15’te kırmızı kart görüyor. Bu olumsuz şartlara bir de Havutçu’nun Kasımpaşa’da henüz ilk lig maçına çıkıyor olmasını ekleyin.
KULÜBE FARKIYLA...
Bu şartlarda başka bir teknik adam pekala tutucu tercihler yapabilirdi. Güvenliği ön plana çıkarıp, ilk gününde risk almak istemeyebilirdi. Doğal da karşılardık doğrusu. Ancak Tayfur Hoca cesur bir 11 yaptı, Hajradinovic-Heintz’a bir arada, merkezde görev verdi, 5 ofansifle çıktı Beşiktaş önüne. Hafez kırmızı gördüğünde pekala oyundan bir hücumcu çıkarabilirdi. Çıkarmadı. On numarası Heintz’ı sol beke kaydırdı.
Tayfur Hoca’nın bu cesur kararlarının takımının davranışına da sirayet ettiğini gördük. Savunmada akılcı oynayıp, kuş sürüsü gibi topluca hücuma çıkan bir Kasımpaşa izledik dün. Cesaret bulaşıcıdır zira. Maçı Kasımpaşa’dan alıp Beşiktaş’a veren duygu da aynıydı aslında: Abdullah Avcı, 60’tan sonra yaptığı her değişiklikte cesaret dozunu artırdı: Önce Umut’la santrforu ikiledi. Sonra Lens’i sağ açığa, Caner’i sol beke kaydırdı. 84’te de Güven’i sol açığa koyarak, sahadaki gol şansı olan oyuncu sayısını maksimize etti. Lens’in son golün asistini yaptığını, Umut’un da sayılarıyla galibiyetini getirdiğini dikkate alırsak, Avcı’nın 3 puanı kulübe farkıyla kazandığını söylemek mümkün.
GÖKHAN’A TEBRİKLER
İki özel tebriği de dünün iki özel performansına yapmak lazım: Hajradinovic, alışık olmadığı bir rolde oynamasına rağmen defansif-ofansif harika bir futbol ortaya koydu. İkinci goldeki asisti muazzam. Koita biraz becerikli olsa Hajradinovic’in hanesinde iki asist yazacaktı. Bir diğer özel tebrik de, Beşiktaş’ın sağ beki Gökhan’a. O harika geçmişinden pasajlar sundu dün.
KARIM HAFEZ’iN KARTLARI
Karim Hafez, 1996 doğumlu Mısırlı bir sol bek. Son 1 yılda sadece 1 kez, Nijer maçında milli takıma çağrıldı. Mısır Premier Lig’de orta sınıf bir takım olan Wadi Degla’da oynuyordu. Oradan Başakşehir’e kiralandı. Şimdi de Kasımpaşa’da. Fenerbahçe maçının ilk devresinde atılmış-bitmiş bir penaltı sonrası hakemi ısrarla alkışlayarak kırmızı kart gördü. Dün bir tane daha... Görebildiğimiz kadarıyla özel bir yetenek değil. Süper Lig’de son dönemdeki Mısırlı-Tunuslu-Faslı rüzgarını anlayamıyorum doğrusu.
Paylaş