Paylaş
Avrupa’da güzel bir haftayı geride bıraktık. Hem Galatasaray, hem de Beşiktaş’ın aldıkları iyi sonuçların ardından derbiye çıkıyor olmaları ülke futbolu için sevindirici. Her iki teknik adam da Avrupa sınavlarında orijinal ayarlarının bir miktar dışına çıktılar, maçları kazandıkları için bu denemelerinin tuttuğunu düşünmüş olabilirler. Her iki teknik adama saygı duymakla birlikte, ben Avrupa’da yaptıkları taktik denemelerin çok da başarılı olduğu kanaatinde değilim.
BURUK’UN 3-5-2 TESTi BENCE GEREKSiZDi
Galatasaray bu sezon iki ciddi formasyon testi yaptı. İkisinin de zamanlaması bence sıkıntılıydı.
Bu testlerin birincisi, Young Boys rövanşındaki 4-4-2 macerası idi. İcardi-Batshuayi’li o deneme son derece başarısız oldu.
Galatasaray’ın bir formasyon testini sezonun en kritik gününde yapması büyük bir hataydı. Koca bir sezonun emeğine, ayağa kadar gelmiş UEFA Şampiyonlar Ligi fırsatına, maddi-manevi büyük bir hasara neden oldu o zamansız test.
Okan Buruk, ikinci formasyon testini de Avrupa Ligi’nde Elfsborg önünde gerçekleştirdi. Ki bunun da zamanlamasının doğru olmadığı kanaatindeyim. Ligde Adana’yla, Hatay’la, Gaziantep’le filan oynuyorken bu testleri yapmak, uygulamayı geliştirdikten sonra Avrupa’da sergilemek bence daha doğru bir yaklaşım olurdu.
OSiMHEN, HENRY GiBi KULLANILABiLiR
Buruk’un elbette iki süperstarını, Mauro İcardi ve Victor Osimhen’i bir arada başlatma arzusunu anlıyorum. Ve destekliyorum da. Ancak İcardi-Osimhen’i bir arada kullanmak için temel ayarlarınızın bu kadar dışına çıkmaya gerek yok.
Birincisi, Osimhen’i sol ya da sağ açıkta kullanabilirsiniz. Aynen Thierry Henry’nin Barcelona’ya geldiğinde (en uçta Eto’o olduğu için) sol açık oynaması gibi. Zaten 3 sezon boyunca sol açık gibi değil, sol forvet gibi konumlandı ve çok da iyi verim aldı Katalan ekibi Henry’den.
İkinci bir yol da, karo orta saha modeli olabilir. Yani 4-3-1-2... Merkezde Sara-Torreira-Kerem-Mertens’i bir arada kullanır, genişliği Kerem ve Sara ile yaratırsınız. Böylece Osimhen-İcardi çift santrfor oynayacak diye savunmadan veya orta sahadan bir adam eksiltmemiş olursunuz.
VAN BRONCKHORST’UN RAFA SiLVA iNADI
Okan Buruk gibi Van Bronckhorst’un da Lyon deplasmanında Beşiktaş’ın temel ayarlarıyla oynama hatasına düştüğünü düşünüyorum ben. Joao Mario’ya takımda yer bulmak için Rafa Silva’yı sağ açık kullanmak bence lüzumsuz. Rafa, Beşiktaş’ın beyni-kalbi. O merkezde olduğunda herkesi yükselten bir unsur. Rafa’yı sağa gönderip bek kovalatmak hem Portekizli süperstarın verimini, hem de siyah beyazlıların oyununu düşürüyor. Van Bronckhorst’un derbide Rafa’yı klasik pozisyonunda, santrfor arkasında değerlendireceğini tahmin ediyorum.
RAFA-GEDSON BAĞLANTISI
Bu sezon Beşiktaş’ın şutla biten hücumlarının 45’inde Rafa Silva’nın, 44’ünde de Gedson’un payı bulunuyor. Galatasaray’ın şutla biten hücumlarındaysa başı 41’le Mertens, 37 ile Torreira çekiyor. Yani iki takımın tüm futbolcuları içinde şutla biten hücumda yer almada zirvede Rafa ve Gedson var. Gedson Fernandes’in bu sezonki çıkışında temel katkının ben Rafa’dan geldiğini düşünüyorum. Zaten Gedson’un bu yıl Avrupa’da attığı 4 golün üçünün asisti Rafa Silva’dan.
SARA VE NDOUR
G.Saray bu sezon önde top kazanmada Beşiktaş’a 85-63 üstünlük sağlamış. Şüphesiz ki bunda da geri kazanma canavarı Davinson başrolde. Derbide sonuca direkt tesir edecek adamlar içinde zirveye tabii ki Davinson’u, İcardi-Osimhen’i, Gedson-Rafa ve İmmobile’yi yazmak normal.
Ancak son haftalarda büyük çıkış yapan Gabriel Sara ve Ndour da derbinin dikkat çekici diğer iki ismi.
Normalde ofansif özellikleri daha fazla ön plana çıkan Ndour’un Beşiktaş’ta karşı pres canavarına dönüşmesi etkileyici. Gabriel Sara’da da son haftalarda sadece ofansif değil, defansif anlamda da gelişim var. Oyuncunun fiyat etiketi en başta hepimizin gözünü korkutmuştu ama haftalar geçtikçe, Sara’nın defansif katkısını gördükçe daha fazla saygı duyuyorum Brezilyalı’ya.
DEVLERiN SÜPER LiG iSTATiSTiKLERi
Paylaş