Paylaş
Beşiktaş’ın geçen hafta Başakşehir’e karşı ortaya koyduğu performans, siyah beyazlı taraftarları pek tatmin etmemişti haliyle. Beşiktaş sahaya 5 forvet özellikli oyuncuyla çıkmış ama üçüncü bölgeye baskıya hiç gitmemiş, oyunu tamamen kendi yarı alanında kabul etmişti. Başakşehir topa yüzde 70’le sahip olmuş, 1-0’dan sonra oyunu tamamen domine etmiş, sonunda da geliyorum diyen gol gelmişti.
YiNE BiR FERNANDO SANTOS KLASiĞi
Başakşehir’deki görüntü iki gerekçeyle problemliydi: Hem Beşiktaş’ın önlem alan değil aldıran taraf olma geleneği açısından sıkıntılıydı o oyun. Hem de sahaya bu kadar çok ofansif özellikli futbolcuyla çıkıp onlara yarı sahayı geçirtmemek mantıksızdı. Santos, Samsun önünde ya oyuncuları ya da oyunu değiştirmeliydi.
Oyuncuları büyük ölçüde değiştirmedi. Ama ilk devrede oyunda farklılıklar vardı bu kez. İlk 45’te ön alana daha kalabalık giden ve daha çok deneyen Beşiktaş, golü de buldu bu mantaliteyle. Ancak ikinci yarının başlamasıyla bir Fernando Santos klasiği izledik yine. Emre’nin golüne kadar, yani 46 ile 68 arası topla yüzde 60 oynayan ve daha çok risk alan Samsunspor hak ederek buldu beraberlik sayısını.
GÖREVE GETiRiLMESi HATAYDI
Beşiktaş’ın sabit fikirli ve tek planlı Santos’u göreve getirmesi zaten büyük bir hataydı. Bu hatadan geç de olsa dönüldü. Santos, son görevinde Polonya’yla Euro 2024 elemelerinde felaket bir performans göstermiş, Moldova ve Arnavutluk’a yenilmiş, Faroe’yi ancak 75’te bir penaltıyla çözebilmişti. Santos’u gönderen Polonya’nın kaderi o gün değişti ve sonrasında iyi sonuçlarla Euro 2024 vizesi almayı başardılar. Beşiktaş da Santos’la yollarını ayırarak hem bu yılını hem de gelecek sezonunu kurtarma adına doğru bir hamle yaptı bence.
Paylaş