Paylaş
Temmuz 2019 itibarıyla değeri 488 milyon Euro'ya inen ligimize genç ve yüksek potansiyelli genç isimler geliyor. Bu isimlerden beşini mercek altına alalım...
Süper Lig tarihi bir dönüşüm içinde... Toplam değeri 2016’da 1,2 milyar Euro olan lig, geçen sezon sonunda 600 milyon barajının altına inmişti. Temmuz 2019 itibariyle ligimizin değeri 488 milyonlara kadar geriledi. Yani bir sezonluk yayın bedeli, ligin toplam değerine eşit neredeyse! Henüz Temmuz ortasındayız ama 18 Süper Lig kulübünün 12’si şu ana kadar transferde hiç bonservis ödemedi. Hatta satın alma opsiyonları kullanılan Luyindama, Mensah, Ekuban ve Ljajic’i saymazsak tüm Süper Lig’in ödediği bonservis toplamı sadece 9 milyon 700 bin Euro. Bu rakam geçen yaz 47 buçuk, önceki yazsa tam 112 milyon Euro idi. Ekonomi daralınca ligde süper yıldız diyebileceğimiz türden çok fazla oyuncu kalmadı. 15 milyon Euro barajının üstünde market değeri olan oyuncu barındırma açısından Avrupa’da 13’üncü basamağa düştük. Market değeri 15 milyon Euro'nun üzerinde olan oyuncu sayısı Portekiz Ligi’nde 17, Hollanda’da 13, Rusya’da 10, Ukrayna’da 3, Belçika’da 2, Türkiye’deyse artık yalnızca 1 (Abdülkadir Ömür). Ancak her kriz, içinde bir fırsat barındırıyor. Kulüplerimizin yaşadığı ekonomik travma, onların arama-tarama kabiliyetini güçlendirdi. Bu yıl lige daha genç ve yüksek potansiyelli oyuncular geliyor sanki. Flaş transferleri zaten bolca konuşacağız, bu hafta Süper Lig’e nispeten düşük beklentilerle giriş yapan en iyi çaylakları bulmaya çalıştım.
1- Mats Seuntjens (Gençlerbirliği)
26 yaşında. İlk kez Hollanda’nın dışına çıkan bir genç adam. Ama potansiyeli yüksek. Kariyerinde kale dışında her mevkide forma giymiş. Lafın gelişi değil, gerçekten her pozisyonda oynamış bir tür Ümit Davala. Hollanda 1. Ligi’nde defansif orta saha olarak 47, sol-sağ açık olarak 69, santrfor rolünde 62 müsabakaya çıkmış. Geçen yıl AZ Alkmaar’da en uçta rol almış, 38 maçta 8 gol-7 asist yapmış. Gençlerbirliği’nin Polomat ile birlikte akılcı transferlerinden.
2- Anastasios Bakasetas (Alanyaspor)
Alanya, Yunan futbolcuların uğrak noktalarından. Belli ki Tzavellas ve Maniatis gibilerin ülkelerine verdikleri olumlu görüntü, farklı iki Yunan’ı, Siopis ve Bakasetas’ı buraya yönlendirdi. Siopis 25, Bakasetas 26 yaşında. İkisi de A milli futbolcu. Haziran’da Yunanistan’ın İtalya’yla oynadığı grup eleme maçında her ikisi de dakika almış. Siopis sert bir ön libero. Bakasetas’sa çok yönlü bir hücumcu. Hücumun her bölgesinde oynayabiliyor ama çalışkanlığı öne çıkıyor. Geçen sezon AEK ile Şampiyonlar Ligi’nde Bayern ve Benfica maçlarında 90 dakika forma giymiş. İki oyuncunun toplam maliyeti 1,2 milyon Euro. Bence Tzavellas-Maniatis’ten daha fazla iz bırakabilecek bir ikili.
3- Jorge Fernandes (Kasımpaşa)
Kasımpaşa, ligin en iyi arama-tarama kabiliyeti olan kulüplerinden. Zaten ligin en değerli 25 futbolcusu içine Galatasaray, Başakşehir, Beşiktaş, Trabzon, Fenerbahçe dışında girebilen tek adama, Trezeguet’ye sahipler. Diagne, Castro ve Mensah gibileri de lige Kasımpaşa üzerinden giriş yapmışlardı. Bu kez de rotayı Portekiz’e çevirmişler, Porto’nun 22 yaşındaki stoperi Jorge Fernandes’i kiralamışlar. Geçen sezonun ortasında bir sakatlık sonucu formayı kapıyor, son 11 hafta direkt oynuyor Tondela’da. Ümit milli takımda da Euro 2019 elemelerinde düzenli mücadele etmiş, bir maça da kaptan çıkmış. Marcao potansiyeli hissediliyor Fernandes’te.
4- Donis Avdijaj (Trabzonspor)
Evet, biraz riskli bir transfer. Ama sanırım ünal Karaman gibi bir bilge, 'Denemeye değer' diye düşündü onun için. Mart’ta Willem’de kadro dışı bırakılmasına rağmen, Haziran’da Kosova Milli Takımı’na davet edilmeyi sürdürmüş. 2017’de Dünya Kupası eleme grubunda bize karşı oynadıkları maçta ileri uçta nuhiu’ya oranla daha hareketli ve canlı olduğunu not etmişim. Trabzon onun için güvenli bir liman. Futbola odaklanmak zorunda. Kanat rotasyonunda son 15-20 dakikalarda bulacağı şansları iyi değerlendirirse tekrar bir çıkış yakalayabilir.
5- Fredrik Gulbrandsen (Başakşehir)
Başakşehir santrfor rotasyonuna bence 2 harika isim kattı, biri Gulbrandsen, diğeri Muhammet Demir. Muhammet Sivas’la çok iyi bir sezon geçirdi, sadece bitiren değil, oyunu kuran bir rol üstlendi. Ve Galatasaray-Fenerbahçe gibi santrfor ihtiyacı olan takımlar onu nasıl gözden kaçırdılar, şaşırdım doğrusu. Fredrik Gulbrandsen de bir başka iyi transfer. 4 yıl önce geçirdiği çapraz bağ operasyonun etkilerini atlatmış görünüyor. Başakşehir’in yerden-pasa dayalı oyununa katkı yapacak; 4-6-0 görünümü sağlayabilecek bir santrfor. RB Salzburg gibi son derece kaliteli bir takımla Avrupa Ligi’nde 5 gol istatistiği yaparak Süper Lig’e geliyor. Bu gollerin biri Napoli’ye, ikisi de Leipzig’e. Bu sezon bolca konuşabiliriz Gulbrandsen’i.
Paylaş