Yeni bir TFF başkanı aranıyor!

Ama bir gerçek de var ki, futbolun Nihat Abisi bugün var, yarın yok!

Evet, bu kadar net! Olmadı... Olmuyor... Yapamadı, başaramadı Nihat Abi!..

İyi niyetli yaklaşımı ona pahalıya patladı...

Nerede bundan üç-dört ay öncesinin Nihat Abisi, nerede büyük bir şevkle, heyecanla, arzuyla işine sarılan o Nihat Abi?

Artık o günlerden eser yok. Kim ne derse desin, kim ne açıklarsa açıklasın.

Süngüsü düşmüş durumda Nihat Abi’nin! Peki sebep? Kulüp başkanlarının tutum ve davranışları kâfi değil mi sizce?

Kulüp lisans meselesinde yaptıkları o zikzaklar... Federasyon başkanını, yönetimini, kurumlarını ve hakemlerini, kendi başarısızlıklarını örtbas etmek uğruna taraftarın önüne atmalar...

Puan uğruna her şeyi mübah saymalar... Medyaya çanak tutmalar... Ve bir de kendi ettikleri var tabii...

Dik duramadı, yumruğunu masaya vuramadı... Kulüp başkanlarının yaptıklarını bir gün olsun çıkıp da yüzlerine çarpamadı.

AL BiRiNi VUR ÖTEKiNE

Ne kulüp lisans talimatı konusunda kendisini parçalayanlara, “Talimatın yürürlüğe girdiği haziran ayından bu yana itiraz için neredeydiniz?” diyebildi...

Ne de sonrasında kendisini limit artırımı konusunda usulsüzlük yapmakla suçlayan kulüp başkanlarına, “Hayır arkadaş” diyerek bir cevap verebildi...

Hatırlar mısınız, görevinin ilk aylarında CNN’de, NTV’de çıktığı o özel yayınlarda çizdiği Federasyon Başkanı profilini... Keza Brand&Sport Summit 2019’da Tayfun müdürün (Bayındır) karşısındaki iştahını ve arzusunu... Planlarını, projelerini...

Ama gram yol alamadı Başkan... Ne yol arkadaşlarından (TFF yönetimi) ne kulüplerden ne de medyadan yeterli desteği göremedi. Ya kurullar?.. Al birini, vur ötekine.

PFDK’sından Tahkim’ine, MHK’sından Kulüp Lisans’ına. Onlar adına söyleyebileceğimiz tek şey: Acemi ve beceriksizler!

Federasyon bugün var yarın yok. Umut da öyle...

HAVA DURUMU DEĞiL PUAN DURUMU
BİR güne 15 transfer sığdırabilmek... Sadece Türk futboluna has bir durum olsa gerek! Aylarca kapalı olan transfer penceresini açtırmanın ardından o açılan pencereden camı çerçeveyi dağıtırcasına içeriye üçer beşer transfer atabilmek... Vahada su bulmuş adam gibi transfere saldırmak... Ve buna göz yummak!..

Tabii ki Ankaragücü’nden, Kayserispor’dan bahsediyoruz... Tıpkı geçmişte bize benzer transfer manzaralarını yaşatan Eskişehirspor gibi, Gaziantepspor gibi Karabükspor gibi,
Manisaspor gibi... Onların da böyle bir güne 10-12 transfer sığdırmak gibi rekor denemeleri olmuştur yani...

Peki ya şimdi?.. Aldıkları ‘eksilerle’ puan durumunu adeta ‘hava durumuna’ döndürmüş durumdalar.

Eskişehir (-9), Karabük (-3), Şanlıurfa (-15), Manisa (-6), Bursa (-3)...

Şu satırı bu sayfalarda değil de ön sayfalarda okusanız, hava durumu sanırsınız. İşte bugün ara transferde rekor denemesi yapanların yarın geleceği nokta... Peki ya bunlara göz yuman Riva’ya ne demeli?

EY MHK, SUAT’A VAR, ATiLLA’YA YOK MU?

TFF’nin ligin ilk yarısında hakem Suat Arslanboğa ile ilgili verdiği karar herkesin malumu...

“Profesyonel sözleşmesinin feshi!”

Gerekçe; hakemlik onurunu inciten Ljajic’in el itmesine karşılık kırmızı yerine sarı kart çıkartılması. MHK, “Böyle bir hatayı affedemem” dedi ve Arslanboğa’yı bitirdi. Ama aynı MHK, aynı TFF yönetimi, aynı hareketi hem de bir kaç kez tekrarlayan diğer hakemlerimiz için aynı kararı uygulamıyor. Örneğin Atilla Karaoğlan...

Başakşehir-Kasımpaşa maçının 34. dakikasında konuk ekipten Veigneau,
gördüğü sarı kart sonrası hakem Karaoğlan’ın kolunu itiyor. Bırakın kırmızıyı, hakemimiz sarı bile gösteremiyor. Peki, MHK ne yapıyor?

Atilla Karaoğlan’a bir hafta sonra maç! Karaoğlan bu kez Antalya-Göztepe maçına çıkıyor, bu defa Antalyasporlu Diego, Karaoğlan’ın sağ kolunu sert bir şekilde itiyor. Bizim Karaoğlan’dan yine kart çıkmıyor. Sözleşmesi feshedilen Suat Arslanboğa hiç değilse sarı kart göstermişti Bu iki vakada sarı bile yok.

Ama Karaoğlan yoluna devam ediyor! Ceza yok, yaptırım yok. Peki oldu mu şimdi Zekeriya Abi?

AĞAOĞLU’NUN ‘EKiP’ ANLAYIŞI!

FeNeRBAHÇe maçı sonrası Trabzonspor Başkanı keyifli... Sayın Ahmet Ağaoğlu, stat çıkışında basın mensuplarının sorularını cevaplarken, son gün bitirilen üç transferle ilgili bir açılım yapıyor; “Arkadaşlar transferde bir şey yapılıyorsa bu bir ekip çalışmasıdır. Özellikle son 48 saatimizde inanılmaz bir ekip başarısı vardı, iki gün hiç uyumadık diyebilirim” diyor.

Ve o an gözümün önüne başkanın üç futbolcuyla birlikte ‘tek başına’ imza attırdığı kare geliyor. Çalışırken ‘ekip’, imzada ‘bencillik olmaz’ Sayın Başkan. Acaba diyorum, şu ekip ruhunu o imza törenlerine de yansıtsan iyi olmaz mı, Ahmet Abi?