Trabzonspor'un bu şampiyonluğu diğerlerinden çok farklı
Ahmet Ağaoğlu 2018’de başkanlığa ilk geldiğinde kasada kuruş yoktu ama yığınla borç vardı. Kulüp o kadar zordaydı ki, Ağaoğlu stattaki tek bir locanın sahibini, anlaşmayı yenilemesi için saatlerce telefon trafiği yapıp ikna etmeye çalışıyordu. İşte o Trabzonspor, o günlerden bugünlere geldi. Tebrikler Ahmet Ağaoğlu. Tebrikler bir yıl önce 17. sırada olan bu takımı şampiyon yapan Abdullah Avcı.
Trabzonspor şampiyon oldu... Oldu olmasına ama bize göre neyi başardı, nasıl başardı, nerelerden bugünlere geldi, asıl bilinmesi ve hatırlanması gereken nokta bunlar...
Bu yolculukta verilen o mücadele. ‘Küllerinden doğdu’ deyiminin tam karşılığı bence bu şampiyonluk. Ortada ne bir hazıra konma var, ne de bir tesadüf. 2018’de yaşadığım hiç unutamadığım bir olay var... Sayın Ahmet Ağaoğlu’nun ilk yılı... Trabzonspor’un puandan çok parayı sayıkladığı günler. Bir öğle vakti, yemek sonrası masamda şarjda bıraktığım telefonda Ağaoğlu’nun üç cevapsız çağrısı...
‘HAYIRDIR İNŞALLAH’
“Hayırdır inşallah” diyerek telefona sarılıyorum. “Hayır, hayır Tahir, N. K.’ya ulaşamıyorum acil ulaşmam lazım. Sen bir dener misin, başka telefonu var mı, ulaşırsan bana dönebilir mi.”
(N. K. dediği iyi bir Trabzonsporlu yakın bir iş insanı arkadaşım)
“Tamam başkanım” diyorum. Ağaoğlu ile yaklaşık 30 yıllık bir abi-kardeş ilişkisine yakın bir dostluğumuz var. Sonra telefonla N. K.’ya ulaşıp Ağaoğlu’na dönmesini istedim, “Konuyu bilmiyorum ama beni bir saat içinde üç defa aramış, acil dönersen iyi olur. Ben de merak ettim, beni de bilgilendirirsen sevinirim” diyerek telefonu kapattım.
SADECE BİR LOCA İÇİN YARIM GÜNLÜK MESAİ
Sonra öğreniyorum ki konu kendisine ait sezon sonu sona erecek olan loca anlaşmasını 4 ay öncesinden erken kayıt imkanı ile yenileme talebi. Bir loca için 7-8 telefon görüşmesi ve neredeyse yarım günlük mesai. Hani loca deyince yanlış anlamayın, İstanbul kulüplerinin loca rakamlarından çok kombinesine eş değer bir rakam.
Geride 14-15 yönetici, onca profesyonel, başkan almış eline kombine, loca listesini tek tek para arıyor. Koca Trabzonspor’un başkanından bahsediyorum. Kulübün nerelerden bugünlere geldiğinin şahidi olan biri olarak söylüyorum. Bu başarı farklı bir başarı. Tebrikler Ağaoğlu. Tebrikler bu takımı bir yıl öncesi 17. sıradan alıp şampiyonluğa taşıyan Abdullah Avcı. Ve onların bu formayı emanet ettikleri futbolcular. Tabii ki cefakar taraftar. Hakkınızdı ve siz hakkınızı aldınız.
O SAHAYA ARTIK KEÇİYİ SÜRSEN MENİSKÜS OLUR ÇIKAR
Gülü seven dikenine katlanır. Şampiyonluk geldi camia mutlu oldu. Antalya maçı bitti taraftar sahaya doluştu. Bugün kulüpten aldığım bilgi; sahanın zemini berbatmış. Hem de nasıl. Yönetici arkadaşımın zemini tarifi müthiş: Keçiyi sürsen menisküs olur çıkar. O derece. Zekâ müthiş valla! Bu arada Trabzonsporlu dostlara iyi bir haber; imza atacak mı atmayacak mı diye merak edilen Nwakaeme için sağlam bir kaynak “Bir hafta, on güne imzalar” diyor.
O BAŞARI SİZİNDİ, PEKİ BUGÜNKÜ TABLO KİMİN ESERİ?
Çok değil, bundan 3-5 yıl öncesiydi... O başkanların ağzından adeta bal damlıyordu, “Avrupa’nın en değerli 5., 6. ligiyiz” diye. Çünkü ligin ederi 500 milyon doları da aşmıştı. Yayıncı da 500 milyon dolar + KDV’nin altına basmıştı imzayı.
Hatırlayın, “Siz o rakama yuvarlak 600 milyon dolar deyin” diyordu o günler de, bu amcalar. Çünkü başarı onlarındı, bu gurur onlarındı. Peki ya; bugün bu tablo, kimin eseri?
O UÇAK YERE ÇAKILDI
Geçin rakamı; lütfen önce şu önümüzdeki 5 yılın yayın ihalesi ne zaman yapılacaktı onu söyleyin bana?
Kasım 2021’de değil mi! Peki şimdi takvim yaprakları neyi gösteriyor? Mayıs 2022. Aradan geçmiş tam 6 ay. Ve hâlâ da ihale işine son noktayı koymuş değiliz.
Sonuç; son yıllarda giderek irtifa kaybeden uçak maalesef kurtarılamadı ve yere çakıldı arkadaşlar! Güya uçağın burnunu havaya kaldırıp daha yükseklere çıkacaktık, hatta bu konuda uluslararası destek bile almıştık. Yayın meselesinde son nokta şu; uğruna aylarca çalışılan ihale iptal edildi, mevcut yayıncı ile 2 yıllık uzatma yapıldı.
HEDEF 3 MİLYAR TL İDİ
Peki rakam ne? Hedef yıllık 3 milyardı, şimdi kasaya girecek para; 2 milyardan sadece 50 milyon TL fazla. Bir ara 2 milyar 250 milyon TL teklif vermişlerdi. Ama şartları 5 yıl olması idi. 2 yıl olunca eksi 200 milyon yaptılar rakamı.
Geçen sezon yayıncının kasasından 2 milyon 350 milyon TL çıkmıştı. Yeni sezonda bu rakam 2 milyar 50 milyon olacak. Kasa eksi 300 milyonda. İsim hakkından 300-500 milyon TL gelse ne olacak, ne değişecek? Euro’nun, doların karşısında kuşa dönmüş bir yayın parası.
ÇİLEK DÖNEMİ ÇOKTAN BİTTİ! ÇALIFASULYESİ DÖNEMİ BAŞLADI
Yayın bedeli deyip geçmeyin; o birkaç yıl öncesine kadar ‘ligin değeri’ konusundaki ölçü birimimizdi!
O gün o rakama yuvarlak 600 milyon dolar diyorduk, bugünkü o rakam yuvarlak 130 milyon dolar.
Neredeyse 4’de birine gerilemiş durumda.
Bugünden yarına kulüpler için muhtemel ön görülen kayıp yaklaşık yüzde 70. Evet yanlış okumadınız yüzde 70. Hesap gayet basit. Gelir yüzde 30 aşağıda, gider artı yüzde 40’larda.
Çilek dönemi çoktaaan bitti arkadaşlar. Olursa çileğin çürüğü veya çalı fasulyesi!
Şaka bir tarafa, kulüplerin mevcut borçları, artan maliyetler, kapıya dayanan Bankalar Birliği ödemeleri, katlanan giderler, düşen gelirler şu mevcut gelir gider tablosuyla çözülmesi mümkün değil.
U19'A DA YABANCI FUTBOLCU İZNİ İSTEYECEKLER
Büyükler için sadece 2 yol var... Birincisi Bankalar Birliği ile borçları yeniden yapılandırıp ötelemek. İkincisi gayrimenkul satışı. Yakında alırsınız bunların kokusunu.
Kulüplerin yeni sezon öncesi ajandaları bu defa öncekilerden çok farklı. Mesela bunlardan bir kaçı: 8+3 yabancı ısrarına ilave olarak, U19 takımlarına da gelecek vadeden ucuz yollu oyuncular alınması için yabancı hakkı tanınması.
Özellikle kümede kalma konusunda harcanan o astranomik paraların önüne geçme adına ligden düşecek takım sayısının 2’lere 1’lere kadar çekilmesi gibi daha birçok farklı konu başlığı.
İyi haber; son yıllarda TFF, MHK, Tahkim vs. yapılanması derdine düşüp o işlere el atanların bugünkü tek dertlerinin canlarını kurtarmak olması.
