Paylaş
Şükür, korkuyla endişeyle start verdiğimiz 2019-20 futbol sezonunun sonuna geldik. Ligimiz bitti bitiyor ama futbolumuzda dertler ve sıkıntılar bitmek bilmiyor. Öyle ki, son 2 hafta içinde yaşanan ve kulüplerle Futbol Federasyonu’nu karşı karşıya getiren ‘yabancı sayısı’ ve ‘yeni sezon startıyla’ ilgili krizlerin yansımaları henüz bitmeden, bir yenisi, hem de ağababası kapıda bizi bekliyor! Hani o bizim bu köşeden son 2-3 aydır tüm gelişmeleriyle sık sık gündeme getirdiğimiz ‘yayın krizi.’ Ve bugün o kriz kapıyı çaldı... Peki ya sonra? 18 Süper Lig kulübümüz hep bir ağızdan “Biz yokuz” diyerek beIN Sports’un bu son teklifini veto edip fişi çekti.
BEIN SPORTS’UN İSTEDİĞİ İNDİRİM MİKTARI YÜZDE 50’Yİ BULUYOR
Hatırlarsanız aylar öncesi 2020-21 sezonuyla ilgili Türk futbolunu bekleyen bu yayın krizini gündeme getirdiğimiz günlerde Sevgili Nihat Başkan (Özdemir) gazetemizden Fatih Çekirge ağabeyimize verdiği röportajda, “Böyle bir şey yok, tam tersine beıN Sports sözleşmeyi 2-3 yıl daha uzatmak istiyor” demişti ya! İşte bugün o tekliften (!) bahsedeceğiz sizlere. Eğer bunun adına teklif denirse tabiî ki...
BAL GİBİ KRİZ
Valla ortada kriz var mı yok mu, kriz ne boyutta, hiç yarını beklemeden bunu bugünden de sizlere gösterebiliriz. Hem de belgeleriyle. Ama şurada 180 dakika kaldı, sonrasında zaten milletçe hep birlikte göreceğiz bu krizin fotoğrafını! Nasıl mı? Niçin mi? Bundan tam üç yıl önce; Süper Lig maçlarının yayın haklarını yıllık ortalama 500 milyon dolar taahhüt ederek 5 yıllığına alan Digitürk, üç yıl sonra bugün, kulüplerin karşısına, “Ben ancak size bunun yarısını ödeyebilirim” diyerek geldiği için.
BU EVLİLİK YÜRÜMEZ!
21 Kasım 2016’da imzalanan anlaşma gereği 2020-21 sezonu için kulüplere 3.15 milyar TL ödeme taahhüt ederek gelen Digitürk, bugün 2020-21 sezonu için kulüplere “Sadece 1.7 milyar tl verebilirim” teklifini yaptığı için. Bu sezon başı (2019-20 öncesi) kulüplerden ana sözleşme üzerinden yüzde 13’lük bir indirim alarak yola devam eden Digitürk, bugün kulüplerden istediği indirim oranını yüzde 50’lere vardırdığı için. Bu evliliğin yürümesi pek mümkün görünmemektedir beyler.
TÜM ANLAŞMALAR ÇÖP OLACAK
Çünkü yayıncı kuruluştan gelecek muhtemel paranın yüzde 50 gibi ciddi bir kesintiye uğraması; kulüplerin Bankalar Birliği ve keza aynı şekilde Finansal Fair Play Talimatı çerçevesinde UEFA ve TFF ile yaptığı tüm anlaşmaların adeta çöp olacağı anlamına gelir. Bu da, ne ilgili taraflara kabul ettirilebilir cinsten bir şeydir ne de önümüzde anlaşmaların revize edilmesi için gereken bir zaman vardır. Ama görünen o ki, mevcut yayıncının “Bu paranın ancak yarısını verebilirim” dediği ve kapıda başka bir yayıncının olmadığı şu ortamda, kulüpler için tüm hesaplarını buna göre yaptıkları ‘yıllık 500 milyon dolarlık yayın geliri’ artık hayal olmuştur. Bu da yeni sezon öncesi, muhtemel yayın gelirinin bu rakamın çok uzaklarında olacağından kulüplerin elindeki tüm anlaşmalarını yeniden revize etmesine sebep olacaktır. Bu kesin.
‘BUNDAN SONRA DOLAR YOK PARAYI TL ÜZERiNDEN ÖDEYECEĞiZ
Tabii bu arada son bir yıl içinde, dolar kurunun sabitlenmesinden ana parada yapılan indirime, banka teminat mektubunun geri çekilmesinden aylık yapılan ödemelerin haftalığa dönüştürülmesine gibi ana kontrat üzerinden bir çok tadilata giden yayıncı kuruluşun bu son teklifinde, “Bundan sonra dolar molar yok” diyerek tüm yayın bedelinin TL üzerinden ödenmesini talep etmesi de kapıdaki krizin bir başka boyutu. İşte Türk futbolunun geldiği nokta! Bir önceki yayın ihalesinde 300 milyon dolar olan, 2016 sonunda yapılan sözleşmeyle 500 milyon dolara çıkartılan Süper Ligimizin yıllık yayın geliri için, bugün biçilen bedel, yaklaşık 220 milyon dolar! Sözleşmenin dolardan TL’ye dönüştürülme talebi de cabası!
KULÜPLER BiRLiĞi VAKFI: ‘YASAL iŞLEM BAŞLATILSIN’
Sonuç; kulüpler, federasyonun yayıncı kuruluşa karşı bu tavizkâr tutumundan bir hayli rahatsız olacak ki, duyduğuma göre kısa bir süre önce TFF’ye bir mektup göndererek, “Yayıncı ile biz olmadan masaya oturmayın” ültimatomunu vermişler. Ve yine bu mektupta yayıncı kuruluştan yeni sezonla ilgili yapılan teklife cevaben de, “Sonuç olarak söz konusu Digitürk teklifi müzakere edilebilir bir teklif olmadığından dolayı, 2020-21 sezonu ödemelerinin mevcut sözleşme hükümlerine uygun olarak yapılmasını, Digiturk’ün bunu kabul
etmediği takdirde sözleşmedeki yasal hakların kullanılmasını arz ederiz” diyerek noktayı koymuşlar.
BU İŞİN ORTASI YOK
Görünen o ki, yayıncı kuruluşun son bir yıl içindeki tutum ve davranışlarına ek olarak yaptığı bu şok teklif, kulüpleri federasyona, “Sözleşmenin gereğini yapın” deme noktasına getirmiş. Yani bu işin ortası bulunacak gibi durmuyor. Kısacası geçen sezon 14 toplantı ve yüzde 13’lük indirimle aşılan kriz, bu sene Süper Lig’i yeni bir yayın ihalesiyle baş başa bırakacağa benziyor.
Paylaş