Futbol ailesinin üvey evlatları; hakemler

Birileri Netflix’te, bazıları ekran karşısında, biz de talimatlar arasında sörf yapıp duruyoruz bu aralar... İnanın bir gazeteci için tam bir derya TFF talimatları! Mesela son takıldığımız yer MHK Talimatı, Madde 38, ‘Disiplin Hükümleri’ kısmı. Gelin önce Disiplin Talimatımızda yer alan ve hemen hemen her hafta karşılaştığımız “Futbol camiasını küçük düşürecek tutum ve davranışlar sergilemek” ihlalini ele alalım.

MESLEK HAYATININ SONU

· Ve sonra da bu ihlalin futbol ailesindeki bireylerine karşı yaptırımı nelermiş ona bir göz atalım...

· Futbolculara; 1 ila 3 maç men.

· Yöneticilere; 21 ila 60 gün hak mahrumiyeti.

· Teknik adamlara da; 1 ile 3 maç yedek kulübesine ve soyunma odasına giriş yasağı.

· Başkanlar, yöneticiler, teknik adamlar ve futbolcular için bu ihlalin yaptırımı böyle. Peki ya; bir hakem için, aynı ihlalin yaptırımı ne, hiç merak ettiniz mi? Mesela bir futbolcu için maksimum ‘3 maç men olan’ bu ceza hakemler için nedir? Söyleyeyim; ‘Meslek hayatının bitirilmesi.’ Evet... Aynen öyle. Aradaki farkı görebiliyor musunuz?

GİDEN SADECE DÜDÜKLERİ OLSA İYİ

Ve sırf böyle bir ihlalden dolayı verilen o 3 aylık hak mahrumiyetiyle bugüne kadar birçok hakemin meslek hayatının sona erdiğini, bazılarının da (Fırat Aydınus gibi) 1-2 ay farkla direkten döndüğünü biliyor musunuz? Onların hayatları bu kadar ucuz işte. Hem de yağmur-çamur demeden binbir badire atlatarak ve en az 20-30 yıl emek verip kazandıkları meslekleri, böyle bir ihlalden, bu kadarcık bir cezadan ötürü, bir anda uçup gidebiliyor. Dedik ya, bunu emreden Merkez Hakem Kurulu (MHK) Talimatı. Bizzat MHK’lar tarafından belirlenen o talimat. Bu konuda asıl acı ve düşündürücü olan da bu zaten. Böyle bir ihlale böyle bir yaptırımın istenmesi. Geçmişte 1 yıl olan bu limitin, görülen lüzum üzerine
(zamanında) önce 6 aya, sonra da 3 aya düşürülmesi. Ne bileyim belki de niyet, bunun hakemlere karşı bir tehdit olarak düşünülmesidir, bilemem orasını.

GÖZLEMCİ DE OLAMAZSIN

Çünkü onlar için 3 ay ceza almak demek; adeta ‘meslek hayatlarının bitirilmesi’ demek. Sadece düdüğü astırmakla kalmayıp, sonrasında gözlemci ve mentör olmalarını da engellemek demek. Şikeden, bahisten, yolsuzluktan, zimmetine para geçirmekten, adam yaralamaktan v.s. bahsetmiyoruz. “Futbol camiasını küçük düşürecek tutum ve davranışta bulunma” ihlalini işlemekten alacağı muhtemel o 3 aylık hak mahrumiyeti cezasının infazının sonuçlarından bahsediyoruz.

GÜCÜ HAKEMLERE YETEN BİR SİSTEM

Mesela bir müsabakada iki hakem arasında kapalı devre telsiz sistemi içinde yaşanan bir anlık bir tartışma, sizi yarın PFDK nezdinde ömür boyu hakemlikten men tehlikesiyle karşı karşıya bırakabilir. Veya bir eğitim seminerinde herhangi bir hakemle veya MHK üyesiyle yaşayacağınız bir sürtüşme bir anda hakemliğinizi bitirebilir. İnsansınız en nihayetinde... Olmadı mı? Yaşanmadı mı, bunlar? Oldu ve yaşadık. Bütün bunları sadece bugünkü MHK için söylemiyoruz elbette. Ama dönemin MHK’sı ile ters düşen birçok hakemin bu talimatla hem o gün düdükleri elinden alındı hem de geleceklerine ipotek kondu. Ailenin üvey evladı olmak, bu olsa gerek! Bir teknik adam veya bir futbolcu için ‘mesleğinin sonlanması adına’ böyle bir ceza limitinin konmadığı bir yerde, hakem için 3 aylık ceza limiti koymak... Adalet midir bu şimdi? Bir başkanın veya bir yöneticinin görevinin ancak 3 yıllık bir ceza ile sonlandırılabildiği bir yerde, hakem için üç aylık bir ceza sınırı koymak... Adalet midir bu şimdi?

HANGİ VİCDANA SIĞAR?

Sicili kabarık onca başkan, yönetici, teknik adam ve futbolcu, onca cezaya rağmen görevlerini ve mesleklerini yapmaya devam ederken, bir hakemi 3 aylık hak mahrumiyeti cezasıyla meslekten men etmek hangi vicdana sığar? Bırakın futbol camiasını küçük düşürecek tutum ve davranış sergilemeyi, daha âlâ suçlar işleyen sicili kabarık kaç yöneticiye, teknik adama, futbolcuya, menajere bugüne kadar el çektirebildiniz? Gücünüz sadece hakemlere mi yetiyor?

HAKEM, GÖZLEMCİ OLAMAZSIN AMA MHK’YA GİREBİLİRSİN!

Geçtik bu çarpıklığı, peki ya, aldığı bu 3 aylık ceza sonrası hakemliği sonlandırılan ve bu nedenle bir daha hakem, gözlemci ve mentör olması mümkün olmayan bu kişilerin, ilerde MHK Başkanı veya üyesi olması için bu durumun bir engel teşkil etmemesine ne diyeceksiniz?
Talimatlar gereği, gözlemci veya mentörlüğe kabul için “TFF yargı organları tarafından 45 günden fazla hak mahrumiyeti cezası almamış olmak” şartı aranırken, MHK Başkanı ve üyeliği için böyle bir şartın aranmaması... Garip ve komik değil mi?

TEKNİK ADAMLARA ‘DEVAM’ HAKEMLERE ‘TAMAM’

Mesela talimatlarımız; “Bir kulüp, bir sezonda 3 ay hak mahrumiyeti cezası alan bir teknik adamın sözleşmesini tek taraflı feshedebilir” der. Der ama bu, o teknik adamın meslek hayatını devam ettirmesine bir engel değildir. Keza yine talimatlarımız; “Bir kulüp, bir sezonda 6 ay ceza alan bir futbolcusunun sözleşmesini tek taraflı feshedebilir” der. Der ama bu da o futbolcunun meslek hayatını devam ettirmesi için bir engel değildir. Ama aynı talimat, “Bir hakemin 3 ay ceza alması hakemliğini bitirmek için yeterlidir” diyor. Dedik ya, üvey evlat olunca durum farklı oluyor diye!