Paylaş
Onca kaynak aktarırız yeşil zemine, hadi yeni bir şeyler eşersin diye. Ne hikmetse filizden öteye gidemez yıllardır o yeşil zemin için ektiklerimiz. Nasıl yeşerecek? İklim, iklim değil ki arkadaş! Havaya bir bak! Bu iklimde bu havada ne yeşerir?
HER ŞEY ALLAK BULLAK
Yarın 8 Nisan... 8 Mart’tan bugüne, son bir aydaki futbolumuzun gündeme bir bak; her şey allak bullak! Yine spor sayfalarının baş aktörleri; yöneticiler, başkanlar, avukatlar, babalar... Kısacası; kravatlı insanlar. Gündemdeki konular: Duruşmalar, kararlar, iddialar ve istifalar... Parçalanmalar... Başkanların bir birlerine ettiği laflar... Alavereler, dalavereler... Güya futbolun başaktörü, futbolcular. Belki de bu yüzden sözlüğe “football“ yazdın mı karşılığı “ayak oyunu” çıkıyor! Sanırım bizimkilerde buna ayak uyduruyor! Evet futbol bir ayak oyunu da; ama futbolumuzu da çok ayağa düşürdüğümüz kesin, arkadaş. Hem de her kesimiyle. Bizim sektörden, yöneticisine, başkan profiline, profesyoneline. Giderek sayıları artan saha kenarındaki o ehliyetsiz şoförlere! Kulüpler Birliği’nde konuşulup edilenlere, dışarıya sızan o tuhaf gündemine.
İHALE KASIMDA BİTMELİYDİ
Baksanıza yayın meselesine? Kasım ayında yapıp bitirmemiz gereken yayın ihalesini 6 ay olmuş, hâlâ halledemedik, beceremedik. Geçtim, kafadan hedeflenen paraya yaklaşmayı; yarısına bile şükür denecek hale geldik. Belliydi böyle olacağı. Hatırlasanıza; son üç sezondur yayıncı ile yaşanan krizleri. Hatırlasanıza son iki sezon, lig başlamış ama daha yayıncı ile ödenecek paranın adını bile koyamadığımız o günleri. Sürpriz mi? Değil. Çünkü ortada futbol yok, dediğimiz gibi ‘ayak oyunu’ var. Bir TV’de haftalık dizi olursa, bak işte o iyi para yapar! Fragman için, başkanların whatsapp grubunda yazdıkları size, yeter de artar!
1 DEĞİL 4 YILLIK BİR SEÇİM OLMALI
Futbolumuzun geçen bir ayki gündemi böyleydi. Peki önümüzdeki günler bizi nasıl bir gündem bekliyor? Kestirmek pek de güç değil. Bugünleri ararız, o kesin. Genel kurula 2 aya yakın bir süre var. Ve ortada tamamlanması gereken bir çok önemli konu başlığı. Başta yayın meselesi. Ve ortada adeta topal kalmış bir TFF yönetimi. Hukuktan sorumlu başkan vekili gitmiş, yok. Mali işlerden sorumlu başkan vekili gitmiş, yok. En önemlisi başkan gitmiş... Yayın meselesinden, kural hatası ve klasman dışı kalmış hakemlerin görev almasıyla Riva’ya art arda yapılan itirazlara... Yayın ihalesi, kulüplerin önceliği, olmazsa olmazı. İmzalanacak ki, peşinat alsınlar. Aylardır o günü bekliyorlar. Genel kurul onlar için ikinci sırada. Bir şekilde bu cenaze kalkacak. Ama nasıl kalkar, onu göreceğiz.
STATÜ DEĞİŞİKLİĞİ ŞART
Ama benim için asıl önemli konu; bugün TFF statüsü gereği 16 haziran’da yapılacak olan genel kurulla göreve gelecek olan yeni TFF Başkanı ve yönetiminin 1 yıllığına seçilecek olmaları. Ve diğer yan kurulların (MHK, Tahkim Kurulu, PFDK, Temsilciler Kurulu, UÇK vs) durumu... Silbaştan bir futbol federasyonu ama sadece 12 ay için. Sebep; seçimli genel kurul 2023 Haziran’da. Ve statü de “yeni seçilen bu süreyi tamamlar” diyor. Futbolumuzun böyle bir lüksü olamaz beyler. Kulüplerde anlarım da, bir yıllığına göreve gelen hükümet mi olur? Yapın bir statü değişikliği ve gelen 4 yıllığına gelsin. Ki, ona göre sağlam, güçlü ve kaliteli olsun. Nasıl olacak? Bir gün önce statü değişikliği. Akşamı resmi gazetede yayınlanması ve bir gün sonra bu statüye göre 4 yıllık bir TFF seçimi. Tabii her şeyden önce en büyük temennimiz toplu resim çektirirken tanışan bir yönetim kurulu olmaması.
FATİH TERİM'İN TFF HAYALİ
SanırIm bir-iki gün önce Fatih Altaylı yazmış. Ama sanırım bir yıl önce bu köşeden size ilk duyuran kişi olmuştum. Fatih Terim’in gönlünde Florya’dan önce Riva yattığını. Evet öyle. Ama mevcut talimatlar gereği bu biraz sıkıntılı! TFF başkanlığına aday olacak kişi TFF talimatlarına aykırılıktan toplamda 2 yılı aşkın ceza almamış olmalı. O kadar olmuş mudur, olmamış mıdır bilemiyorum. Malum TFF bilgi bankası Kişisel Verilerin Korunması Kanunu gerekçesi veya bahanesiyle (!) bu bilgileri kamuoyu ile paylaşamıyor. Terim için böyle bir risk var, benden hatırlatması!
TEŞEKKÜRLER NİHAT ABİ
En çok eleştirenlerden biriydim belki de, ama gidiş biçimi beni üzdü Sayın Nihat Özdemir’in. Nihat abi bu işe büyük emek verdi, zaman verdi, sağlığını verdi. İnsanlığından, iyi niyetinden, gayretinden zerre şüphem yok. Ama altı etrafı pek dolu değildi. Yalnızdı. Ve ciddi hatalar yaptı. Faturanın ona çıkması doğaldı. Bugün olmasa bile haziranda bırakması kaçınılmazdı. Kısacası içerden vuruldu, yakınlarından buldu. Sadece başarı alkışlanmaz, verilen emek de alkışlanır. Alkışlar Nihat abiye, teşekkürler Nihat başkan
Paylaş