Andrea Pirlo’yu ne söylediniz de ikna ettiniz

Karagümrük, senin etin ne budun ne arkadaş! Ne stadı var, ne antrenman sahası, ne parası pulu, ne de arkasında bir oluşum veya belediye gibi bir kurum.

Çok uzağa gitmeyin, bakın ne söyleyeceğim; geçenlerde Süper Lig’in yeni takımı Ümraniyespor’un başkanını dinledim, “Ümraniye deyip geçmeyin, bölgemizde sırf 864 tane sanayicimiz var” diyor.

Dönüp Karagümrük’e bakıyorum ona eş değer ne var diye? Belki 864 bakkal, ya var ya yok...

Bırakın anlı şanlı kulüplerimizi, komşu ilçesiyle bile ekonomik anlamda arasında dağlar var, Karagümrük’ün bütçesinin.

Gözden KaçmasınAndrea Pirlo'dan Fatih Terim yanıtı! "Ona karşı çok iyi hislerim var"Haberi görüntüle

HEM SEYYAH HEM FAKiR 

HatIrlayın bundan bir önceki sezonu... Ev sahibi kulübün “Bakım ve onarım var” diyerek kiracısı olduğu stattan kapı dışarı edilmiş; sezon boyu iç saha maçlarını 3 farklı ildeki 11 farklı statta oynamıştı. Pat orada, pat burada! Bursa-Kocaeli-İstanbul üçgeninde ne kadar stat varsa dolaşmıştı. Adı da bu yüzden ‘Seyyahı Fakir Evliya Çelebi’ye dönmüştü. Bugün de durum geçmişten pek farklı değil. Tamam stadı yok, anladık. Peki ya antrenman sahası? Antrenman sahasının adı da; “Nereyi bulursam!”

PARA PUL DEĞiL, AKIL VE BECERi iŞi

Deyim yerindeyse, Süper Lig’in ‘yetim takımı’ olmuş Karagümrük. Bütçesi, bırakın diğer kulüpleri, küme düşen Rize’nin, Göztepe’nin, Altay’ın, Malatya’nın yarısı bile değil Belki bazılarının 3’te 1’i. İki sezon boyu bir an bile küme düşme korkusu yaşamadan bitirdi ligi. Hem de 8. olarak. Tıpkı geçen sezon olduğu gibi.

Çok örtüşmüyor bu ekonomiye bu başarı. Demek ki bu iş akıl işi, beceri yetenek işi. Para pulla olmuyormuş demek. Yola çıktığı ilk sezonunda (2018- 19) 2. Lig şampiyonluğu.

Gözden KaçmasınVavaCars Fatih Karagümrük, Andrea Pirlo'yu resmen açıkladıHaberi görüntüle

Bir sezon sonra bu defa 1. Lig şampiyonluğu. Süper Lig’deki ilk sezonunda 60 puan, ikinci sezon 57 puan. Aradaki 3 puanlık fark da geçen sezondan iki maç eksik olduğu için! Bravo Süleyman Hurma ve Serkan Hurma. Bir de bunu para harcayarak değil de kendi yağıyla kavrularak yapmak büyük iş valla. Aynı süreçte Alassane Ndao, Ufuk Akyol, Bertolacci, Sabo, Erhun Öztümer ve Castro gibi takımın önemli isimlerini satarak başarmak... Hakikaten bravo.

PARA DA YOK TESiS DE... 

Paran yok biliyoruz. Kulüp binan yok. Stadın yok. Antrenman sahan yok. Ve kalkıp en son dünya devi Juventus’u çalıştırmış Andrea Pirlo’yu ikna edip takımın başına getiriyorsun. Hani adın Al-Arabi, Al-lttihad olur anlarım da ‘Al- Fakir.’ Nasıl becerdin bu işi sevgili Süleyman Hurma? Olacak iş değil. Eğer o bizim bildiğimiz Pirlo ise bu gelen, kulübün tesisini, stadını, antrenman sahasını sormadı mı hiç? Yoksa tesis olarak Haliç’teki belediyenin sosyal tesisini göstererek mi ikna ettiniz onu, şüpheliyim.

ONUN OTOBÜSÜ BiLE YOK

Bir de bu kulübün şampiyon olmasalar da tarihe geçen kraliçeleri var. Hani o Turkcell Kadın Futbol Ligi’nin başlamasına bir hafta kala kurulan ve sonrasında ligin tozunu atan takım. Geçenlerde finale kaldılar diye başkan Süleyman Hurma onları yemeğe götürmüş.

Yemek bitmiş, teknik direktörleri, “Başkanım kaptanın takım adına sizden bir talebi var” demiş. Yılların tecrübesi Hurma gelecek talebi az çok tahmin ettiğinden “Çok zorlamayın beni” diyerek bir ön almak istemiş, hafif bir tebessümle. Haliyle Hurma korku ve endişe içinde “Buyur kaptan” demiş. Takım kaptanından gelen talep; “Başkanım tüm arkadaşlarımız olarak maçlara ve antrenmanlara gittiğimiz şu takım otobüsünü Karagümrük yazısı ve rengiyle giyindirmeniz.”

Kısacası “Yerimiz yurdumuz yok ama en azından takımın sabit kendine ait bir takım otobüsü olursa iyi olur” demişler.

Bu bakış bu duygu önemli bir başarı öyküsü için. Burada gönül bağı var.

Anlayacağınız bizim mahallede durum bunlardan ibaret, arkadaşlar!

GOLLERi ATAN DA ATTIRAN DA YABANCI

Süper Lig’de sezon bitti, son bir ayın gündemi A Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz ve Milli Takımlar Sorumlusu Hamit Altıntop. Bunun 1 numaralı sebebi de; bu ikilinin futbolcu tercihlerinde dikkat çeken gurbetçi sevgileri. Neyse ki maçlar ve sonuçlarla bu durum kısa süreliğine de olsa kuma gömüldü. Hal böyle olunca fırsat bu fırsat şu geride bıraktığımız ligin istatistiklerine bir göz atalım istedim... Özellikle de takımlarını sırtlayanlara...

SÜPER LiG’DE 20’DE 20

Gol ve asist krallığında ne var ne yok diye. Kaçı bu topraklardan, kaçı dışarıdan diye. Tek tek baktım, hatta hızımı alamayıp Kadınlar Ligi’ne bile dalmışım! Çok uzatmamayım; Süper Lig gol krallığı yarışındaki ilk 20 golcünün 20’si de bu topraklara ait değil maalesef. Burada yeşermiş büyümüş tek bir fidan dahi yok. Çok ilginç! 17’si yabancı. araya sıkışmış üç ‘Türk’ var, onlar da gurbetçi. Umut Bozok, Serdar Dursun ve Emre Akbaba. Yani 20’de sıfır bu topraklar.

1. LiG’DE DE AYNI TABLO

Bitmedi, 1. Lig’deki tablo da hemen hemen üst ligin kopyası gibi. Gol krallığında kafadaki isim bir Türk ve adı da Ahmet Sağat. Ama o da Almanya Berlin kökenli. 1. Lig’deki ilk 20 golcü arasında da bu topraklardan yetişen sadece 4 oyuncumuz var. Gerisi ya yabancı ya gurbetçi. Gol krallığı da onlarda, asist krallığı da. Dönün bakın Kadınlar Ligimiz’e... Her iki grubun en çok gol atan ilk iki oyuncuları yine yabancı. Maalesef dün olduğu gibi bugün de takımlarımızı sırtlayanlar, yine elin çocukları.