Paylaş
Koeman, Valbuena’nın başarılı saha önderliğinde Fenerbahçe’yi dengeli adımlarla ilerletiyor. Kadıköy’de 30 bin taraftarın önünde alınan 2-0’lık coşkulu galibiyet, 3 puandan çok daha fazlasını temsil ediyor. Lefter sezonunda, nihayet o çubuklu formanın tarihine yakışan futbolu ve kazanma azmini görmeye başladık. Gelinen noktada, Erwin Koeman aşısı tutmuş görünüyor...
Galatasaray ve Anderlecht maçlarındaki kadro istikrarı ve oyun anlayışı dün Alanyaspor karşılaşmasıyla da devam etti. UEFA’daki Anderlecht galibiyeti sonrası gereksiz rotasyonlara baş vurmadı. İlk 11’deki tek değişikliği, cezalı olan Jailson yerine orta sahada oynayan Isla’ydı. Daha önce Marsilya ve Cagliari’de ön libero oynamıştı, Koeman da onu tercih etti. Isla maç boyunca sahanın her yerindeydi. Maça orta sahada başlayıp Şener’in sakatlanmasıyla sağ bekte tamamladı. Yüzde 78’lik başarılı pas yüzdesi, 1 asist ve 9 ikili mücadele kazanarak Valbuena ve Frey’le birlikte maçın en iyilerinden biri oldu.
Dakika 19’da Valbuena’nın taşıdığı topla yere düşüp kalktığı o müthiş mücadele sonrası verdiği pas, Isla’nın Ayew’e asisti ve ceza sahası dışından attığı şutla Fenerbahçe 1-0 öne geçti. Ayew’in gol sonrası yedek kulübesine koşması ve gol sevincinde oluşan coşkulu kule, takım ruhunun en güzel yansımasıydı.
Valbuena fark yaratıyor
Fenerbahçe ilk yarıdaki iştahlı ve yüksek tempolu atak oyunuyla tribünlerin de tansiyonunu arttırdı. Dakika 31’de Valbuena’nın ortasında Frey’in müthiş kafa golü geldi ve skor 2-0 oldu. Valbuena yine asistlerini yaptı, Frey yine golünü attı. Sahanın her yerine koşan, enerjisi tükenmeyen aşırı motivasyonlu bir Frey izledik. Fenerbahçe maça iyi konsantre olmuş, sahada yardımlaşan, iyi paslaşan etkili bir takım oyunu vardı. Bunda son 2 maçtır olduğu gibi, yine Valbuena’nın sahadaki liderliği ve mükemmel ilk yarı performansı etkendi. Elinde Valbuena gibi klas bir ayak varsa, onu bu kriz döneminde verimli kullanmayı başarmak da bir teknik direktörlük başarısıdır. Koeman, bu riskli ve doğru adımıyla bir nebze olsun nefes aldırdı, son 3 maçta takımını aydınlığa çıkaran oldu. İkinci yarıda takımın temposu düştü, biraz geriye yaslandı. Oyuncu değişiklikleri de daha çok skoru tutmaya yönelik göründü. Harun, biri karşı karşıya olmak üzere 2 kritik kurtarışla öne çıktı. Slimani çok istese de hala gol atamıyor. Koeman’ın bir şekilde onun verimliliğini arttıracak formülü bulması gerek.
Daha fazla teknik direktör katkısı
Maç öncesine dönelim... Ligde son 6 maçtır galibiyet alamayan bir Fenerbahçe. 10 puanla tehlike bölgesinin hemen üstünde. Sadece 2 galibiyeti var, attığı gol 9 ve yediği gol 15... Kendi sahasında konuk ettiği takım Alanyaspor lig sıralamasında Fenerbahçe’nin 2 puan üstünde. Geçici olarak Cocu’nun yerine göreve gelen Koeman’ın teknik direktör olarak 3. resmi maçı... Fenerbahçe, tarihindeki en kötü lig başlangıcına son vermek ve galibiyet serisine başlamak için sahadaydı. Sezon başından beri, Fenerbahçe’nin bu kadrosunun ligde alt sıralarda olacak kadar kötü olmadığını savundum. Kadro değeri ve kalitesi azalsa da, bu takım ‘’daha fazla teknik direktör katkısı ve motivasyonuyla’’ fark yaratabilirdi. Cocu’nun görevden alınması belki 4 hafta kadar gecikmeli oldu. Yine de hatanın neresinden dönülürse kardır.
Koeman mı yeni teknik direktör mü
Galatasaray deplasmanı Fenerbahçe için seyri değiştiren, dirilişi başlatan maçtı. 2-2 beraberlikle biten olaylı maçta son dakikalarda Fenerbahçe 3. gole yakın olan taraftı, belki de galibiyeti kaçırdı. Koeman için başarılı ve sağlam bir başlangıçtı, takımı ayakta kaldı, 2-0’dan reaksiyon gösterip stresli maçı lehine çevirebildi. Koeman’ın hırslı, dengeli ve kararlı duruşu sahaya yansıdı. Son 3 maçta gelinen noktada devre arasına kadar Koeman’la devam edilecek gibi görünüyor. Trabzonspor deplasmanı tablonun daha net görülmesini sağlayacaktır. Teknik direktör değişikliğinde esas olan kimin gittiğinden çok, yerine kimin geleceği... Eğer doğru ve uyumlu bir tercihbulunamayacaksa, var olanın yerinde kalması daha sağlıklı. Sezon sonunda Fenerbahçe için nedense Abdullah Avcı sesleri yükseliyor. Başarısını kanıtlamış iyi bir isim olsa da, tercih yerli bir teknik direktör ise, Fenerbahçeli bir ismin gelmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum.
Comolli golden sonra neden gülmüyor
Gündemde eleştirilecek karıştırılacak konular azaldığında yaratıcılık da doğru oranda artabiliyor. Fenerbahçe önce kendi tercihleri ve yapılan bazı işleyiş hatalarıyla sezon başından beri epey gündem oldu, istemeden de olsa manşet verdi ve iyi niyetli olmayan ağızlarda fazlasıyla konu oldu. Bitmeyen Comolli gündeminde şimdi de bir fotoğraf üzerinden, yönetim locasında gol sonrası neden gülmediği tartışılıyor. Hatta fotoğraftaki başka yöneticilerle kıyaslanarak alakasız yorumlar da çıkıyor ortaya. Comolli’nın bu kulüpteki tek görevinin transfer yapmak olmadığı idrak edildiğinde daha sağlıklı ve düzeyli eleştirilere kavuşabilmek mümkün olacaktır... Comolli’nın Anderlecht maçında özellikle 2. golde nasıl yerinden kalkıp sevindiği bilinirken, şimdi gol sonrası duruşunun da eleştirilir hale gelmesi komik. Yönetim localarının da tribünler gibi zıplama, aşırı sevinç gösterme yeri olmadığı düşünülürse... Comolli bana kalırsa artık içinden gülüyor.
HeForShe ve yeni formalar
Fenerbahçe, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi UN Women ile uzun soluklu bir iş birliğine imza attı. HeForShe hareketi ile sporda toplumsal cinsiyet eşitliğini gerçekleştirme yolunda harekete geçilmiş oldu. HeForShe logosu artık formaların sağ kolunda yer alacak. Dün tribünlerde ‘’Birlikte Eşitiz’’ pankartları açıldı, tanıtımları yer aldı. Bu maça özel olarak sarı lacivert çubuklu formaların arkasındaki koyu pembe sırt numaralarını görmek anlamlıydı. Magenta rengi, HeForShe hareketinin simgesi, pembe ve mavinin eşit oranda karışımı ile elde edilen kurumsal bir renk. Formalara renk kattı ve belli ki şans da getirdi. Fenerbahçe’nin adına ve misyonuna yakışan bu uluslar arası proje, uzun vadede fark ve farkındalık yaratacaktır. Düşünen, katkıda bulunan herkese teşekkürler.
Koray Şener’e bırakılan çiçekler
Alanyaspor’lu futbolcuların maçtan önce ısınırken rahmetli Koray Şener’in olduğu tribünün önüne kırmızı karanfiller bırakması çok anlamlıydı. 2 Kasım’da Galatasaray deplasmanında kalp krizi geçirerek üzerinde Fenerbahçe formasıyla hayata gözlerini yuman 22 yaşındaki Koray Şener... Fenerbahçe tarihinde ilk defa bir taraftar için stadda yapılan anlamlı tören, cenazesinde tabutuna omuz veren Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve orada olan, biricik ailesinin acısını paylaşan insanlar, tüm taraftarlar... Koray Şener bundan sonra daima gerçek taraftarlığın, Fenerbahçeliliğin en unutulmaz simgesi olarak yaşayacaktır... ‘’Biz seninle öldük, sen bizimle yaşayacaksın’’ diye haykıran göz yaşı döken milyonlarca Fenerbahçeli yüreğin kalbinde...
Paylaş