Paylaş
Rakip kim olursa, sizin durumunuz da nasıl olursa olsun bazen istediğiniz oyunu ortaya koyamazsınız. Dün F.Bahçe için bu ikisi de geçerliydi. Rakibin ligde bulunduğu konum itibarıyla kaybedecek hiçbir şeyi yoktu ancak Kadıköy’den alınacak puan veya puanlar Çukurova ekibine çok şey kazandıracaktı.
BASKI KURAMADI
Fenerbahçe sezon başından bu yana olduğu gibi, etkili oyun kurucu ihtiyacını dün de hissetti. Ara transferi (Ki daha bitmedi) bu düşünce üzerine kurmaları gerekirdi. Dün benzer oyuncularla sahada olan F.Bahçe’de yaratıcı oyuncu rolünün sadece Lens ve Aatif’a kalmış olması, takım adına bir eksiklikti.
İlk kornerini 37. dakikada atabilen bir F.Bahçe, bu takımın bizlere oyun anlamında bir şey veremediğinin ifadesidir. Adanaspor ise haddi neyse öyle oynadı. Geride kapanarak kontratak geliştirme düşüncesindeydiler ki golleri de böyle buldular. F.Bahçe bu düşüncede olan Adana’ya bile ne bir baskı kurabilidi ne de rakibi bunaltabilecek bir oyun ortaya koydu. Birbirlerinden uzak, geniş alanlar bırakan, hareketsiz oynayan, top ancak Lens’e geldiğinde bir şeyler yapabilen bir takım izledik. Koskoca Fenerbahçe bir futbolcuya bağlı kalmamalı.
Dün maçın kahramanı Jeremain Lens olmasaydı Fenerbahçe 1 puan alabilecek miydi? Cevabım, hayır. Bu da demektir ki kişilere dayalı değil, sisteme dayalı bir F.Bahçe olmalı.
Paylaş