Paylaş
Lens’in iyileşip kadroya dönmesi, İsmail’in de sol kanatta başlaması bizlere Advocaat’in hala ileri uçta arayış içinde olduğunu gösterdi.
İlk yarı alışık olduğumuz Konyaspor’un futbol anlayışının sahada olduğu, Fenerbahçe’nin topa sahip olduğu ancak pozisyon üretmediği bir oyun izledik.
Tek pozisyon vardı, o da Emenike’nin gole çevirdiği penaltı.
ADVOCAAT DENGELEDİ
Aykut Kocaman ikinci yarıya iki oyuncu değişikliği ile başlayarak şu mesajı verdi:
“Top bende kalacak ve hücumu da ben yapacağım.”
Gerçekten de bu mesajı sahadaki futbolcuları iyi anladılar, fakat uygulama ve sonuç olarak üretken bir tablo ortaya koyamadılar.
Fenerbahçe’de ise ‘1-0 olsun benim olsun’ anlayışı ile son düdüğe kadar mücadele vardı.
Advocaat bu oyuna da, yapmış olduğu değişikliklerle takımı dengede ve dirençli tutarak katkı sağladı.
ALEVİ VOLKAN ÖNLEDİ
İkinci yarı hafızalarda iki önemli pozisyon vardı.
Birincisi Van Persie’nin direkten dönen topu, ikincisi ise Konyasporluların penaltı beklediği pozisyon. O pozisyonun çok konuşulmasını ve ortalığın alevlenmesini engelleyen durum ise, kaleci Volkan’ın topa sahip olduktan sonra bir an evvel oyuna sokmasıydı.
Fenerbahçe hafta arasındaki ağır mağlubiyet ve yorgunluğun üzerine taktiksel disiplin ve mücadele 3 puanı aldı.
Tabii bu 3 puanın çok önemli olabilmesi için Fenerbahçe’nin 2-3 maç daha galip gelmesi lazım. Eğer bu gerçekleşirse Fenerbahçe kaybetmiş olduğu özgüveni geri getirecektir. Böyle olursa ‘Bu yarışta ben de varım’ diyebilir...
Paylaş