Kronik hastalık

Oynanan oyun Rıza Çalımbay önderliğindeki en iyi, en çok ileriyi düşünen oyun yapısı olsa da, kadroda sonunda Sosa'yı ilk 11'de görmüş olsak da, kaybedilen 2 puandan sonra bunların pek bir önemi kalmadı taraftar açısından. Rıza Çalımbay kazanacağını iddia ettiği ikinci yarının ilk 3 maçından 6 puan kaybetti. İlk yarıda Ersun Yanal ile puan kaybı kredisini neredeyse sonuna kadar tüketen Trabzonspor, Rıza Çalımbay önderliğinde geri kalanları da tüketti. Futbol her zaman mucizelere gebedir ancak Trabzonspor için bırakın sene başında ki 50.yılda şampiyonluk hedefini, ilk 3 bile bu futbol mucizelerinden biri olacaktır, olursa.

SOSA FARKI

Karabükspor maçı sonrası Trabzonspor'un devre arasında yapacağı en iyi transfer Sosa'nın takıma kazandırılması olacağını söylemiştim. Sosa kadar yüksek tekniğe ve oyun zekasına sahip başka bir oyuncu kadroda bulunmamakta. Oyun kurma, top çevirme, 3. bölgede yaratıcılık gibi sorunları olan Trabzonspor için ise Sosa'nın kazanılması inanılmaz bir etki yaratacaktı. Fenerbahçe maçında sonradan oyuna girdikten sonra, Göztepe maçında da özellikle ilk yarı hemen hemen her hücumun başlangıç noktası olması önemini oldukça gösteriyor bize. Formsuz ve acilen dinlendirilmesi gereken Yusuf Yazıcı'nın yerine Sosa tercihi bile bir çok şeyi değiştirdi Trabzonspor adına. Rahat pozisyon bulma, topa daha fazla sahip olma konusunda fazlasıyla katkısı oldu takıma. Beto olmasaydı maçı 2-3 asistle bile tamamlayabilirdi.

SONUNDA

Rıza Hoca sonunda N'Doye, Yusuf inadından vazgeçip, Sosa'ya ve Rodallega'ya şans verdi maçın başında. Sosa bu fırsatı oldukça iyi değerlendirirken Rodallega ise herkesi hayal kırıklığına uğrattı. Burak Yılmaz'ın yokluğunda Rodallega'ya fazlasıyla güvenen taraftar, beklediğini bulamadı. Ancak bu oyuncu tercihleri sonuca etki etmese de oyun yapısını oldukça değiştirdi. Maç boyu basan, topa hakim, rakip ceza sahasını sürekli zorlayan, dikine giden bir Trabzonspor izlememiştik daha önce Rıza Çalımbay yönetiminde. Rıza Hoca bu saatten sonra büyük oranda hedefsiz kalan bu kadroyu mental olarak nasıl toparlar bilemiyorum. Ancak bunu başarırsa ve bu baskılı, isteyen, yetenekli oyuncularına güvenen akıcı sistemi devam ettirirse seri galibiyetler gelebilir. Avrupa için bir şans olabilir, belki de mucize. Özellikle bu sistemde ileride Burak Yılmaz'ın varlığı oldukça heyecan verici. Abdülkadir, Sosa, Kucka, Okay gibi rahatça ileriye top taşıyabilen oyuncuların önünde Burak'ın varlığı hücum yönünden oldukça tehlikeli bir takım yaratabilir. Ama teknik direktörün Rıza Çalımbay olması belki de hücumcu Trabzonspor için en büyük fren.

DUVAR

Trabzonspor ilk defa savunmasını bu kadar ileride, rakip yarı sahaya yakın kurdu. Lig genelinde rakibi arkada karşılayan Trabzonspor, ilk defa takım olarak 3. ve 2. bölgede yaptığı pres ile top kazanmaya çalıştı. Orta sahalar genel olarak 90 dakika bu tempoya dayanamaz ve sürekli git gel yaptıkları için açıklar verirler. Bu noktada iş stoperlere ve doğru zamanlama ile beklere kalır. Bugün Trabzonspor savunması Halil'in arkaya kaçtığı bir pozisyon hariç neredeyse hatasız oynadı ve oldukça iyi bir maç geçirdi. Uğur ve Hubocan ne kadar yavaş olsalar bile doğru pozisyon almaları ve iyi adam paylaşımı yapmaları ile bu zor görevi hakkıyla yerine getirdiler. Göztepe'nin hızlı hücumlarını oldukça başarılı karşılayıp 'duvar' oldular.

Maçın Adamı: Beto

90 dakika boyunca 9 kurtarış yaptı tecrübeli kaleci. Ve bu kurtarışlar sadece nicelik olarak değil nitelik olarak da üst düzeydi. Özellikle Okay Yokuşlu ile girdiği düelloyu kazanarak takımını tek başına ayakta tuttu. Bir kaç pozisyon hariç etkili olamayan Göztepe'nin ligde ki rakibine 2 puan kaybettirip, takımına 1 puan kazandırdı.