Gaziantepspor; Tükenmiş bir nefes

Gaziantep, eskiden baklavasının kat kat oluşuyla bilinirdi. Şimdi eski gözbebeği futbol takımının sorunlarının kat kat oluşuyla anılıyor. Bu hafta da; tesislerin elektrik ve su gibi en temel yaşam ihtiyaçlarının kesilmesi ve bundan yararlanan hırsızların terkedilmiş tesisleri yağmalaması haberleriyle katmerlendi perişanlıklar dizisi. O tesisler ki; bir zamanlar yerli ve yabancı takımların gıptayla baktığı, eşsiz diye nitelediği bir futbol okulu, altyapı örneğiydi. Sahadaki farklı mağlubiyet ise artık alışkanlığımız. Bu defa da İstanbulspor 4- Gaziantepspor 0.

Haberin Devamı

 

Hal böyle olunca, konuyla ilgili herkesin bir açıdan tepki göstermesi ve dertleşmek istemesi de çok doğal. Son haftalarda yoğunlaşır biçimde derdi ortak, içeriği birbirine yakın e-postalar bana da ulaşıyor.

Bu e-postalarda deniliyor ki; “Gaziantepspor konusunda duygusal değil, mantıklı olalım. Çünkü artık Gaziantepspor’un tüm futbolcularının toplam değeri bile, ortalama tek bir futbolcu seviyesinde değil. Gaziantepspor’un nefesi kalmadı.”

Bu e-postaları yazanların da, canının yandığından, Gaziantepspor sevgisinden ve memleket sevdasından en küçük şüphem yok. Bu nedenle, kendilerine içtenlikle yanıt vermek istedim.

Sevgili dostum diyorsun ki; “Gaziantepspor konusunda artık mantıklı olalım.“ Düşünsene bir kere, ya 1919 yılında yeryüzünün iki büyük devleti devasa orduları ve sınırsız imkanlarıyla, mütevazi Antep şehrini kuşattıklarında, Şahin Bey, Şehit Kamil, Karayılan ve benim dedem ve senin deden ve ninelerimiz ve diğer diğer adsız kahramanlar mantıklı olup mücadeleyi bıraksalardı?

Haberin Devamı

Sevgili dostum, sen de bir kere daha düşün. Konu memleketse, değerlerse, tarihse mantıklı mı olmalı yoksa yürekli mi?

Sevgili hemşehrim diyorsun ki; “Gaziantepspor’un değeri kalmadı.” Oysa biliriz ki, parayla ölçülen fiyattır; asla değer değil. Bazı şeylerin fiyatı yoktur ve değeri zinhar parayla ölçülmez, ölçülemez.

Sevgili hemşehrim, sen de bir kere daha düşün memleketin ve geçmişin fiyatı olur mu ya da değeri azalır mı?

Sevgili kardeşim diyorsun ki; “Gaziantepspor’un nefesi kalmadı, tükendi.” Belki de sen haklısın, üstelik çok haklısın. Ama sana sosyal medyada yaygın dolaşan gerçek ya da gerçekçi bir öyküyü hatırlatmak isterim.

Afrin’de şehit düşen bir Mehmetçiğin evine taziyeye giden binbaşı anlatıyor: “Şehidimizin evine taziyeye gittik. Beş yaşında bir kız çocuğu vardı; elindeki mavi balonu hiç kimseye vermeyen. ‘Beraber oynayalım mı?’ dedim. ‘Olmaz, patlarsa ölürüm.’ dedi. ‘ Patlarsa ben sana binlerce balon alırım’ dedim. Minik kız bana şu cevabı verdi; ‘Babam şişirdi bu balonu. İçinde onun nefesi var.’

Haberin Devamı

 Yani sevgili kardeşim, bazen tükenmiş bir nefes mukaddes bir emanettir.

Yazarın Tüm Yazıları