Robben'i olsaydı turlardı!

Anlaşılan Portekizli düdük, Dünya Kupası’nda Robben’in tiyatral penaltısını yiyip façası bozulunca bir daha penaltı çalmamaya yemin etmiş. İçine Yunus Yıldırım kaçmış yani! Pektemek’in düşürülmesine penaltı çalsa oyunun senaryosu baştan aşağıya değişecekti. Motta’nın pozisyonu için İngiliz yorumcular da “Penaltı” dedi.

NEREYE GİDİYORSUN OLCAY ŞAHAN?

Her hücresiyle maça asılan ve rakibin baskısına iyi direnen Kartal, kontra ve uzun toplarla istediği pozisyonları buldu ama çoğu biraz heyecan biraz da yanlış tercihlerle harcandı. Golden ziyade ‘ucuz gol’ insanı yıkıyor. Yenilen golde herkes defansa bakacak ama siz iyisi mi Olcay’a bakın. Olcay’ın kademeye girmek yerine alıp başını gitmesi affedilir değildi. Olcay, dün genel olarak Motta’nın müşkül durumlara düşmesinde de zayıf savunmasıyla pay sahibi oldu.

BASKI VAR POZİSYON YOK

Arsenal, 2. devreye maçı koparmak için yüklenerek başladı. Önemli pozisyonlar yakaladı. Olcay-Töre değişikliğiyle Beşiktaş, Arsenal kalesine daha çok inmeye başladı. Ama aldığı riskten ötürü de geride az adamla yakalandı. Hakem ‘özür’ kabilinden Debuchy’yi atınca son çeyrekte daha rahat ileri çıkma şansı doğdu.
Ne var ki onsekiz içinde bir türlü golü getirecek pozisyon üretilemedi. Geriye dönüp bakınca meğer tur İstanbul’da Kartal’ın ayağına gelmiş. Ancak Robben kadar ‘artist’ bir oyuncusu olsaydı Londra’dan da turla dönerdi. Olsun, canın sağ olsun Kara Kartal.

HERKESİ MAHÇUP ETTİ
Bu eşleşme olduğunda Beşiktaş’ı kafadan eleyenler eminim biraz mahçup olmuştur. 180 dakikada ortaya konulan fizik kalite, tempo ve mücadele azmi övgüye ve saygıya değer. Biz burada Volkan-Melo kavgasıyla meşgulken sessiz sedasız İngiltere’ye giden ve Arsenal’e kök söktüren Beşiktaş, bu çizgisini korursa Avrupa Ligi’nde ve Süper Lig’de manşetleri de er geç süsleyecektir.