Paylaş
Hal böyle olunca Kartal, kanatta bir tek Töre’nin ayağına bakıyor. E o da insan. Her hafta aynı futbolu oynayamaz ki dün adeta aktif dinlenmeye geçmişti. Ve Sosa... Fıtık mazereti var. Peki Bilic, bu halde onu oynatmaya mecbur mu? 23’te sakatlanıp çıkması onun adına talihsizlik Beşiktaş namına ise şanstı. Çünkü maalesef attığı toplar yine yerini bulmuyor, ikili mücadelelerde de ayakta kalamıyordu.
Sivas sahayı çok iyi tanzim edip siyah beyazlılara akın yapacak kulvar bırakmadı. Buna karşın, öyle aman aman olmasa da, golü atmaya Beşiktaş’tan daha çok namzetti. İngilizlerle çok oynamaktan olsa gerek, Kartal bir İngiliz golüyle öne geçti! Stoper Necip’ten uzun bir top ve Atiba’dan gelişine tek vuruş... İkisine de hürmetler...
KÖŞEYE SIKIŞAN BOKSÖR
İkinci 45, Sivasspor ile Cenk Gönen arasında geçti. Hiç bir gerekçe Beşiktaş’ın bu kadar sinik oynamasını haklı gösteremez. Serdar Kurtuluş, kötü oyunlarını yüksek rakıma bağladı. Kabul ancak kötü oyunun esas nedeni Beşiktaş’ın topu rakibe bırakıp, peşinden koşturmasıydı. Ba, Töre, Veli ve Serdar’ın ceza sınırında olması da ısırganlığı düşürüyor.
Sergen Yalçın’ın Sivas’ı, maçı çevirmek için ne gerekiyorsa yaptı. Bir boksör gibi Beşiktaş’ı ringde köşeye sıkıştırdı. Kanattan da geldi, cepheden de... Az farkla auta giden şutlar ve nihayetinde son saniyede direkte patlayan kafa vuruşu... Bilic, bu maçı kaybedilmiş sayıp, gelecek haftalara buna göre hazırlanmalı.
TÖRE YOKSA FAUL VAR!
Dün Töre durunca Beşiktaş hücumda hiç bir varlık gösteremedi. Opare, o kadar atak yedi ki elindeki işleri bitirip hücuma çıkmaya fırsat bulamadı. Serdar, savunmada hatasızdı ama o da hücumda yoktu. Bu arada bu maçtan bağımsız olarak söylüyorum: Serdar, ortalarını gözden geçirmeli. Zira yüzde 70’i rakibe gidiyor ve şiddeti de yetersiz.
45 dakika yaslanmak zorunda kalan ve ‘profesyonel faul’lerle dakikaları eritmeye çalışan Beşiktaş, paha biçilmez bir 3 puan aldı ama oynanan futbolu düşününce, derbiyi arkasına yaslanıp rahat izlediğini söylemek zor...
Paylaş