Paylaş
GÜNEŞ, perşembe günü basın toplantısında “Gelişmek için güçlü rakip lazım” demişti. Özat da sanki “Peki hocam” demek, için Vodafone Arena’ya gelmişti.
Beşiktaşlı futbolcuları da, kulübedeki Güneş’i de sinirlendiren agresif bir oyun anlayışıyla dinamik bir Gençlerbirliği vardı sahada. Sorun Gençler’in sert oyunu değil, topa sertlikle oyuncuya sertliği iyi süzemeyen hakemlik anlayışıydı. Sanırım Güneş’in ayarlarını da bozan bu zihniyetti. Fakat, daha önce sinirlendiğinde bunun takımını da olumsuz etkilediğini tecrübe etmiş Güneş, yine de sakin kalmayı bilmeliydi. Beşiktaş, ne camia olarak ne de yeşil zemindeki takımıyla gerilimi yönetebilen bir yapıda değildir.
Oyuna dönersek… Özellikle Aydın-Serdar ikilisi Kartal’ın sol kanadını felç etti. Beşiktaş, alışık olduğu pas oyununu bir türlü devreye sokamadı. Oğuzhan, uzun süre, topla çok fazla öne hamle yapamadı. Kenarda Babel, mücadeleci ama orta yapamayan bir haldeyken Quaresma’nın topları da kuşların bile kafa vurmasına olanak vermeyecek yükseklikteydi.
STRESİ BİTİREN GOL
Fabri’nin çıkması ve ritmini bulmayan Beşiktaş, geride bile kapatabileceği ilk 45’i, Oğuzhan’ın tüm stresi de boşaltan golüyle, beklenmedik şekilde kazançlı kapadı.
Özat, soyunma odasında “Önde basmaya devam” demiş ki Gençler aynı cesaretle ikinci 45’e çıktı. 52’de o çok hırpalanmış Tolga Zengin, müthiş bir refleksle kırılma anına imza attı. İkinci devre sinirleri alınmış Beşiktaş’ın haliyle topla ilişkisi de arttı. 61’de Talisca, aslında penaltı attı. Zira serbest vuruş mesafesi ve açısı ‘Talisca’nın yeri’ydi. Stattaki herkes golü önceden bildi.
MAÇIN HAKEMİ: SERKAN ÇINAR
Oğuzhan’ın golü ikinci bölümde onun işini kolaylaştırdı. İlk devre kararlarıyla otorite kuramadı.
TRiBÜN
TOLGA’NIN SENDROMU
HAZIRLIK maçında bile protesto edilen Tolga Zengin’de kaleyi terk edip etmemek, artık bir sendrom. Bu saatten sonra Fabri’nin stilini kazanabilir mi? Çok çalışmalı. Ama en makulü kendi ‘çizgi kalecisi’ stilinde ısrar etmesi.
MAÇIN YILDIZI: OĞUZHAN
GOLÜYLE hem hocasının, hem tribünlerin, hem takımının hem hakemin stresini aldı!
EN BÜYÜK GÜÇ, SAKİNLİKTİR
Aydın Karabulut dışında bir seçenek yaratamayan Gençlerbirliği, 2-0’dan sonra Ankara’ya döndü! Cenk ve Quaresma, atılan gollerden daha müsait iki pozisyonu harcarken, Babel ise onlara adeta ‘gol vuruşu’ dersi verdi.
İlk devre gereksiz bir gerilim yaşayan Beşiktaş, ikinci yarı sadece sakinleşerek, oyunun rengini siyahtan beyaza çevirmesini bildi. Zor bir dönemden geçerken sürpriz şekilde kaleye geçen Tolga Zengin de iyi bir performans ve karakter ortaya koydu.
Siyah beyazlı takımın dün akşam hanesine yazdırdığı 3 puan, özellikle iki açıdan çok kıymetliydi:
- Başakşehir ile fark açıldı ve Trabzon’da puan yitirme kredisi oluştu. Dün kulübede oturan Demba Ba da zihinsel hazırlık yaptı.
- Süper Lig’de rahatlayan kafalar, şimdi Lyon’a çok daha iyi konsantre olacak.
Evet, artık kafalar kadar kalpler de Lyon’da olacak.
TEKNİK DİREKTÖR KARNESİ
ŞENOL GÜNEŞ
Gerilime yenilince ilk devre siyah beyazlılar topu hızlı dolaştıramadı. Dün oyuna yaptığı en önemli müdahale ikinci devre kendiyle birlikte takımını da sakinleştirip çıkmasıydı.
ÜMİT ÖZAT
İlk 45 çok doğru oynattı, ama sadece sağ kanatla bu iş olmazdı. 2-0’dan sonra havlu atması kabul edilir değildi. Zira Beşiktaş, 1 gol yediğinde maçın sonlarında zorlanıyordu.
Paylaş