Paylaş
Futbolun ayrı bir din olduğu Brezilya’da insanların “Hayır, biz Dünya Kupası” istemiyoruz diyebileceği akla düşer miydi hiç?
Yo hayır, Sambacılar kupayı istiyor da onun organizasyonunu yapmayı istemiyor. Harcanan 8 milyar Euro’nun (G.Afrika sadece 2.7 milyar dolar harcamıştı) eğitime, sağlığa, ulaşıma ve barınmaya ayrılmasını istiyorlar. Özcesi “Futbol karın doyurmuyor” diyorlar. Ve Brezilyalılar evlerindeki kupaya karşı geldikleri için de ne ‘üçgen’ ne ‘diktörgen’ olmakla suçlandılar ama onlar da bol bol gazı yediler en acı biberlisinden(!)
Belki Brezilya evinde ilk kez Dünya Kupası’nı kaldıracak. Böylece bu onuru toplamda 6. defa yaşamış olacak ancak ‘tamamen duygusal’ manada yine kasa (FIFA) kazanacak.
FIFA, UEFA ve IOC birer spor tekeline dönüşmüş vaziyette. Hep denildiği gibi, BM’den bile daha güçlüler. Esasen bir ticaret örgütü olan bu yapılar, para basan organizasyonlarından aldıkları güçle ve pek sorgulanamaz kurallarıyla spor kulüplerini ve sporcuları yönetiyorlar. Herkesten gerek mali gerekse de sportif fair-play beklerlerken, son Katar skandalında olduğu gibi, kendileri pis kokular salmaktadır etrafa.
Evet, bu spor oyunlarında kasa kazanır. Brezilya’da kaynaklar meşin yuvarlağın bir ay dönmesi için harcanırken, FIFA, 3.1 milyar Euro kâr edecek. Fakat iş vergisini ödemeye gelince o kadar arzulu değil. Zira 250 milyon dolara tekabül eden vergiyi ödemediği söyleniyor. Oyun, oyun olmaktan çıktı. O artık bir TV ürünüdür. Son düdük çaldığında yeniden üretilen bir oyun. Hal böyle olunca da artık sonbahar ile ilkbahar arasına sıkıştırılması yetmez oldu. Yazın bir kaç günü hariç, her daim top dönmeye devam ediyor. UEFA’sı ve FIFA’sı takvimde boş yaprak bulmakta dahi zorlanılıyor. Avrupa’nın önde gelen beş büyük liginde mücadele eden üst düzey futbolcuların tatil yapmaya bile vakti kalmaz oldu. Ama onlar da iyi kazanıyor, değil mi...
Paranın öne çıkması, maç trafiğinin artmasıyla birlikte Avrupa Kupası da Dünya Kupası da benim için eski tadında değil. Hele ki Şampiyonlar Ligi icat olalı beri... Benim nezdimde Meksika 86’nın yanından bir tek Fransa 98 geçti. Diğer Dünya Kupaları hep yavan kaldı. Çünkü çoğunda iyi futbol ve öyküler çıkmadı. Büyük paralar kazanan ve zaten şöhret olan doymuş futbolcular, için bu büyük şampiyonalar gittikçe bir angaryaya dönüyor. 2002’de biz de vardık lakin gerek Milli Takım’ın kendi içinde ikiye bölünmesi gerekse de kamuoyu ile girilen sürtüşmelerden ötürü üçüncülüğü doğru düzgün hazmedemedik.
7/24 ve 365 gün açık olan ‘Futbol AVM’si, insanın ilgisini zinde tutmak namına şartları zorluyor. 74 finalinde kaybeden Hollanda’nın kadrosundan mı yoksa 2010’da kaybeden Hollanda’dan mı daha çok isim sayarsınız?
Mahalledeki çocukların sırtlarına tebeşirle futbolcu isimlerini değil de yeniden numaralarını yazma ihtimali var mı? Bir ticaret borsasına evrilen Dünya Kupası’nın tekrar futbol festivaline bürünme şansı çok zor. En azından kazanç hırsı ‘sıfır’ı tüketene kadar, bu minvalde FIFA atakları devam edecek...
SİYAH: Kapanmayan Sezer Öztürk ve İbrahim Toraman tartışmaları.
BEYAZ: Oğuzhan Özyakup ile yeni sözleşmenin yapılmış olması.
Paylaş