Bu da size ders olsun

4 pasta tipik bir siyah beyaz golüne tanıklık ettik.

Gomez, golde tecrübenin tarifini verirken, Quaresma da asisti yapan adam olarak stres attı.

Ha, Portekizli hâlâ daha toparlanmış değil.

İkinci iyi işe ise, kaleci Tolga imza attı.

Ben Khalifa’nın (şansına Gekas değildi) golüne izin vermeyen Tolga, derbiden bu yana krik kurtarışlar yapıyor.

Temposuz ilk devrede Beşiktaş namına mazeret ararsanız derbi ve Sporting yorgunluğuna bağlı motivasyon eksikliğini söyleyebilirsiniz.

Yanlış tercihler ve basite kaçan top kayıpları fazla olunca organize olunamadı.

Sosa, niye bu kadar dağınık?

Kafası ara transferde mi?

Sadece durdurma planı yapan Skibbe vasatlığı da Kartal’ın kısmetiydi.

DUBLE, SARHOŞ ETTİ

Quaresma sakatlanmasaydı da Güneş’in kenara alacağı ilk isimdi.

Çünkü onun arkasındaki Beck, ilk yarının en çok koşan ismiydi. Diğer kanatta ise Töre, Tosic kadar koşmuştu.

Ki gol atağı da soldan Töre ile başlamıştı.

Fotoğraf net!

Necip girince sola Sosa geçti.

Daha doğrusu ruhu geçti!

Güneş, 50’de bile onu kenara alabilirdi.

Necip, Töre, Oğuzhan ve Gomez...

Yine 4 pasta gol. Gomez’in dublesi, Kartal’ı sarhoş etti.

Beşiktaş, ‘kazandım’ kafasıyla farka koşmadığına üzülmeden oynar oldu.

Ancak suyu çekilmiş gibi oynayan Eskişehirspor’da ‘Gol Tanrısı’nı unutmuşlardı.

Ben, Eskişehir’in golünü Tosic’ten bekliyordum(!) Fakat bu kez Rhodolfo rol çaldı ve Gekas’a asisti yaptı!

Sonrası Bilic dönemi ‘son dakika sendromu’... Engin’in direkte patlayan vuruşunu Güneş, gol saysın ve ona göre fırçasını atsın.

Beşiktaş, 3 puandan daha değerli bir şey kazandı.

Siyah beyazlılar sezon boyu baş uçlarına koyabilecekleri bir ders aldılar bu maçtan.

Umarım bundan sonraki haftalarda bu dersin faydasını görürler...