Beşiktaş penaltılarla kaybeder(!)

BEŞİKTAŞ, 100. yıldan sonraki en iyi kadroyu yakaladı. Yıldıza dayanmaktan ziyade teknik, taktik ve duygu açısından birbirini tamamlayan bir oyuncu grubu oluşturuldu.

Haberin Devamı

Fikret Orman yönetiminin 4 yıllık birikimi olan bu takımın ekini biçme zamanı.

 

Stat handikapına rağmen bu ekip, büyük hedefi gerçekçi hale getirdi.

 

Geçen sezon da şampiyon olunabilirdi fakat son düzlükte Bilic’in oyuncu kullanım hatalarına paraların zamanında ödenmemesi eklenince, vurgun yenildi.

 

Beşiktaş, malum, kar boran yüzünden lider girdiği 2. devrede maç oynayamadı ve F.Bahçe’nin 5 puan gerisine düştü.

 

Şenol Güneş ve yönetimin aşması gereken bir kriz var şimdi.

 

Takımın ve taraftarın inancını kıracak spekülasyonlara karşı konulmalı.

 

 

Haberin Devamı

F.BAHÇE’Yİ DÜŞÜNME

 

Siyah beyazlı camia, iki maçın ertelenmesinden çok, ilk devre beyaz noktaya hiç gidemeyen F.Bahçe’nin ligin 2. yarısının ilk iki maçında 3 penaltı kazanmasına takılmış durumda.

 

Penaltıların haklı veya haksız olmasının taraftar nezdinde hiç bir önemi yok.

 

Bir güven bunalımı oluşmuş durumda. Tersi olyasdı Fenerbahçelilerin de düşüncesi farklı olmazdı.

 

Nitekim geçen sezon “Süleyman Seba Sezonu’nda Beşiktaş şampiyon yapılacak” algısı sürekli dolaşımdaydı ki bu sezonun ilk yarısında da “Yıldırım Demirören TFF’si, Beşiktaş’ı şampiyon yapacak” versiyonu piyasa sürüldü.

 

Demirören TFF’sinde Beşiktaş’ın tek bir kupa kazanamadığı halde, ‘psikolojik harp’ ortama yaratıldı. Peki Beşiktaş ne yapmalı?

 

1- TAKIM da, yönetim de rakibin penaltılarına takılmamalı. Bu konuyu kendi içinde dahi konuşmamalı. Beşiktaşlılar, rakiplerinin kayrıldığı duygusuna yenilip ‘düşman’ yaratırlarsa, sezonu şimdiden kapatırlar!

 

Haberin Devamı

2- TAKIM şampiyonluk potasında kaldığı sürece yeni stat lafı edilmemeli. 2013’ten beri her yeni transfere ya stat maketi gösterildi veya şantiye gezdirildi. Yapılması gereken şu anda oynanan stada odaklanmak.

 

3- Beşiktaş, mayısa kadar şampiyonluk şansını sürdürürse yeni statta oynama kararını da gözden geçirmeli. ‘Mutlu son’ garantilenirse elbette gidip kalan maçları parti havasında oynarsınız ama garantilemeden gidilirse takımın konsantrasyonu bozulabilir. Misal, G.Saray, 2010-11 sezonunun 2. yarısında taşındığı TT Arena’da harikalar yaratmadı.

 

4- Beşiktaş’ın ara transfer döneminde her gün manşet olması da bazı isimlerin zihnini bulandırdı. ‘Gidecek oyuncu’ mevzusu hiç açılmamalıydı. Adı transfere karışan Töre, Sosa ve Ersan’ın kafası berraklaştırılmalı.

 

Haberin Devamı

6- Yedek ağırlıklı olsa da, kupa maçlarındaki takım iyi bir duygu vermedi. Camianın, maç eksiği olan ideal 11’i, Sivas Belediye karşısında da oynatmayan Güneş’in tercihlerine güvenmekten başka çaresi de yok!

 

ADALI VE SAĞANAK ATEŞİ YAKTI

 

BEŞİKTAŞ’ta mayıstaki seçim için kazanlar kaynamya başladı.

 

Takım şampiyon olur ve stat da açılırsa Fikret Orman, tabir caizse, kongreye ceketini de yollasa seçilir.

 

İki hedeften sadece birinin gerçekleşmesi de seçilmesini sağlar.

 

Ancak Orman, 4. sezonu da boş geçer, stat da yine gecikirse zorlanabilir.

 

Serdal Adalı ve Rüzgar Sağnak, seçim ateşini yaktı.

 

Hasan Arat, İsmail Ünal ve Erol Kaynar da zemin yokluyor.

 

Haberin Devamı

Adalı, kısa vadeli Sağnak ise, uzun vadeli bir strateji izliyor.

 

Sağnak’ın hedefi mayısta alacağı oya göre, bir sonraki seçim.

 

Mali kongre ve divanlardaki konuşmalarıyla özellikle genç üyeler üzerinde etki yaratan Sağnak, ‘gölge kabine’ kabilinden yönetim listesinin bir bölümünü daha önce açıkladı.

 

Bu bile alışık olmadığımız bir hareket.

 

‘Sevinmek için sevmedik’ düşüncesini sevmeyen Sağnak’ın temel sloganı, kulübü ‘inşaat konsepti’nden çıkarıp ‘sportif başarı’ rayına sokmak.

 

Bunun bir karşılığı var mı yok mu, göreceğiz.

 

Fakat çok adaylı kongre, Beşiktaş’ın zenginliği olacaktır...

Yazarın Tüm Yazıları