Paylaş
Beşiktaş, zayıflamış şampiyonluk umutlandırmak, Aksihar ise tehlike bölgesinden uzaklaşmak için sahadaydı. Ancak, Akhisar’ın esame listesine kurallara aykırı şekilde 13 yabancı yazması nedeniyle maç hükmen 3-0 Beşiktaş lehine tescil edilecek. Biz yine de ortada oynana bir maç olduğu için bir nevi lige hazırlık babında yorumlayalım: Baştan söyleyeyim: İlk 45’te ‘futbol takımı’ namına izlediğimiz taraf Akhisar’dı. Soyunma odasına önde girmesi gereken de Cihat Arslan’ın öğrencileri olmalıydı. Fakat çok iyi çıktıkları atakların birçoğunu beceriksizce harcadılar. Birinde de Karius’un müthiş kurtarışına takıldılar. Beşiktaş’ın Caner-Lens’ten oluşan solu, Antalya tatilinden dönmemişti henüz! Yol geçen hanıydı. Savunmanın yenisi Mirin, çevreyi algılamaya çalışırken, her şeye yetişmeye çalışan Vida, zorlandı. Daha da önemlisi siyah beyazlılar hücum hattında top tutmakta zorlandı. Beşiktaş’ta işler çok kötü giderken Dorukhan’ın sıradışı vuruşu geldi. Beşiktaş’ın savunma ve ofansta düzgün işleyen tek adamıydı ve golün ondan gelmesi esasen sürpriz değildi. Dorukhan, bu çizgisiyle hızla milli takıma doğru yol alıyor. Beşiktaş, öne geçtikten sonra da sıkıntılarını aşamadı ve taraftarına “Bir an önce devre olsun” duygusunu yaşattı. Evet, kendisini soyunma odasına zorlukla atan Beşiktaş, dönüşünde çok çabuk rahat nefes aldı. Gönül, Quaresma’nın serbest vuruşunda skor olarak Beşiktaş’ı rahatlattı. “Skor olarak” diyorum, zira Akhisar, oyundan hiç düşmedi ve dakikalar ilerledikçe de siyah beyazlıları zorladı. Aslında atılacak bir gol maçı döndürmelerini sağlayacak iklimdeydi. Burak Yılmaz, fiziksel olarak hazır olmadığı halde mecburiyetten dün akşam sahaya sürüldü. Burak’ın kendini toparlaması için en az bir hafta daha lazımdı. Dün sadece bir pozisyonla maçı tamamladı. Ama Akhisar maçı hazırlanma sürecini de hızlandırdı. Güneş’in, devre arası çalışmalarından memnun kaldığı Larin, Beşiktaş’ın bunaldığı anlarda sahne aldı. Akhisar, yenilgiyi hak etmedi. 3-0 geri düştüğünde de gol arzusunu korudu ve nihayetinde attı da. Beşiktaş, dün rakibine çok pozisyon verdi kendisiyse az buldu ama hemen hemen hepsini attı. Ligin ilk devresinde bir çok maçta yapamadığını yaptı yani.
KARIUS KONSANTRE OLUNCA...
Beşiktaş, 3-1 kazanırken kalesinde çok sayıda pozisyon verdi. Ligin ilk yarısında kalitesinin gerisinde kalan Karius, dün klasını konuşturdu. Çok kritik anlarda mutlak pozisyonlarda gole izin vermedi. Karius, konsantre olduğunda iyi bir kaleci olduğunu herkese gösterdi.
TOLGA ZENGİN'İN MEKTUBU
Kadro dışı olan Tolga Zengin, dün Instagram’da güzel bir mektup yazdı. Evvela çok düzgün bir Türkçe ile yazmış. Futbol dünyasında nadir görülen bir özen Zarf tamam, ya mazruf? İçerik de çok sağlam. Yöneticiden futbolcuya kadar herkesin yolcu, Beşiktaş’ın han olduğuna vurgu yapan Tolga, camiayı kenetlenmeye davet ediyor. Takımları başarıya sadece oynayanlar değil, oynamayanların duruşları da taşır.
BURAK'LA KAVGA BEŞİKTAŞ'I VURUR
Burak Yılmaz, 11 yıl aradan sonra Beşiktaş formasını yeniden giydi. Maç öncesi tribüne şahsen çağrılmadı. Hatta bazı taraflarca ıslıklandı. Buna rağmen sahaya çıktı ve 64 dakika sahada kaldı. Zaten tüm tepkileri göze alarak imzayı attı. Açıkçası bir meydan okuma. Beşiktaş taraftarının şapkasını önüne koyup düşünmesi lazım. Burak Yılmaz’a tepki dönüp dolaşıp sahadaki takımı vurur. Bence taraftar “Her türlü tepki hakkımız saklıdır” diyerek, protesto haklarını saklı tutmalılar. Beşiktaş’ın en kötü ihtimalle ligi ikinci sırada tamamlayıp Şampiyonlar Ligi ön elemesi oynama hakkı elde etmesi lazım. Buna mali açıdan büyük ihtiyacı var. Ez cümle taraftar Burak Yılmaz’a kefaretini ödemesi için bir şans tanınmalıdır. Dünkü maça Burak cephesinden baktığımdaysa görüntü şu: Akhisar ona geniş alan vermedi ve bu yüzden de klasik savunma arkası koşu yapan Burak göremedik. Her şeye rağmen Ljajic’e Burak Yılmaz’ı işlevselleştirmede büyük iş düşüyor...
·
Paylaş