Ankara tangoyla çok daha güzel

Bu topraklarda şampiyonluk, çok atandan ziyade az gol yiyenin kapısından geçiyor, ekseriyetle. İki gol de takım savunması zaafiyetinden kaynaklandı. İsteyen birinci golde Tolga’da da kabahat bulabilir ama bu sorunu çözmez.

Takım ileri çıkarken böylesi bir serseri topu hesap edemeyen savunmacılar, kaleciden önce sorgulanmaldır. Yine de soyunma odasına Beşiktaş, 2-2 girebilirdi; hakem Bilal’in elle oynadığına hükmetseydi...

KERİM İLE BAŞLASAYDI
Eksi derecelerde oynanan maça siyah beyazlıların ilk 45’te çok ısındığı söylenemez. Topu en fazla Quaresma ile sağ kanattan kullanan Beşiktaş’ın forvet hattında bir iletişim sorunu vardı. Karabük ile oynanan kupa maçından sonra Şenol Güneş’in bu maça Kerim ile başlamasını bekliyordum. Ancak hocanın tercihi yine Olcay oldu.

Devre biterken hoca sanırım bu kararından hoşnut olmamıştır. (Ki ikinci devreye Kerim ile başladı) Bu takımın maçları rahat kazanabilmesi için önce gol atması lazım. Bunu artık herkes biliyor. “Olcay’ın savunması da var” söylemi, son dönem bu takımı kurtarmıyor artık. Olcay, hücum bölgesinde de tahmin edilebilir bir oyun ortaya koymalı. Yaptığı bindirmelerde takım arkadaşları bile onun topu nasıl kullanacağını kestiremiyor.

Beşiktaş, Sosa ile beraberliği ikinci yarının hemen başında buldu. Ne var ki siyah beyazlılar sahaya bir türlü hakim olamadı. Bunun bir nedeni de sert zemindi.

NECİP’E RAĞMEN
Sosa ve Oğuzhan da ikili oyunlarda pek başarılı olamadı. Oyunun genelinde Beşiktaş, sert de oynayan Osmanlı ataklarını savuşturmakla meşguldü. Q17, 2. devre resmen durunca Güneş de onu kenara alıp orta alana Necip enjeksiyonu yaptı. Buna rağmen maç, Beşiktaş kalesi önünde oynandı. Güneş’in kazanmak için son hamleyi Töre ile yapması bekleniyordu ama hoca bir sürpriz daha yaptı ve Cenk Tosun’u sahaya sürdü. Peki 11 başlamayan Töre, yedekten dahi oyuna niye giremedi? Bunun cevabı ‘saha dışı etkinlikler’de!

PAHA BİÇİLMEZ
Görev sanırım yine, kurşunlanma olayında rehabilatasyonunu üstlenen Ahmet Nur Çebi’ye düşüyor.

Beşiktaş’ın, gollerin dışında aman aman bir pozisyonu yok. Bu 3 puana paha biçilemez. İki kez geriye düşüp kazanmak da kıymetli. Güneş ve ekibi, kötü oyuna gerekçe olarak muhtemelen kötü hava ve zemini gösterecektir fakat ‘kış geliyor’! Bu tür mazeretler bundan sonrası için pek geçerli olmayacak.

Kartal, dün için Sosa’nın tangosuna teşekkür edip artık yere daha sağlam basmalı...

KALE SORUNU KÖYİÇİ'NDE
ŞENOL Güneş, kaleci konusunda çok radikal davranmalıdır ve eski bir eldiven olarak gerçekten şu an kimin iyi olduğunu düşünüyorsa formayı da ona vermelidir. Tolga’nın meselesi esasen taraftarla. Bir iki maç iyi oynadığında da çözülecek bir sorun değil. Bu sorun Köyiçi’nde oturup bir sohbetle çözülecek bir sorun.