Paylaş
Eğer Beşiktaş karşısındaki mağlubiyeti Muslera’nın “nadir” hatalarından birine bağlarsak yanılırız.
Galatasaray bu maçı tıpkı daha önceki benzer maçlarda olduğu gibi gerekli sağlam karakteri gösteremediği için kaybetti.
Galatasaray bu maç takımıyla ne yapacağını bilemeyen, kasım kasım kasılmaktan öte bir faydası görülmeyen bir teknik direktöre emanet edildiği için kaybetti.
Galatasaray bu maçı rakibi kadar istemediği, rakibi kadar iyi hazırlanmadığı ve cesaretle oynamadığı için kaybetti.
Galatasaray bu maçı kazanmak için değil, bir ihtimal beraberlikle savuşturabileceğini düşündüğü için kaybetti.
İMKANI YOK DÜZELMEZ
Galatasaray bu maçı rakibi gibi gücüne değil, şansına güvenerek oynayıp bitirebileceğini düşündüğü için kaybetti.
Galatasaray bu maçı kötü bir kadrosu olduğu için değil, kötü yönetildiği için kaybetti.
Tane tane anlatayım, Galatasaray yönetimi de anlasın.
Igor Tudor’a güveni pamuk ipliğine bağlıydı taraftarın, bu dakikadan sonra imkânı yok düzelmez.
Sabah olmadan Tudor yollanmazsa, tribün tarafından haşlanan sadece o “kasıntı beyefendi” olmaz.
Beşiktaş ihtiyaç duyduğu galibiyeti isteyerek, ter dökerek, bir an olsun maçtan kopmayarak, sonuna kadar hak ederek kazandı; tebrik ederim.
Igor Tudor’a da büyük ihtimalle bir daha adını duymayacağımız takımlarda sürdüreceği kariyerinde başarılar dilerim.
Haydi şimdi çıksın, basın toplantısında buçuklu puan hesabı yapsın.
Aferin ona, aferin ona bu kadroyu emanet edene!
MAÇIN ADAMI: CENK TOSUN
CENK Tosun perdeyi açarak, Galatasaray’ın olası direncini yerle yeksan ederek kahramanlık payesini hak etti. Takım olarak iyi oynadı Beşiktaş ama öne çıkan isim Cenk’ti.
Paylaş