Paylaş
Galatasaray, Şampiyonlar Ligi defterini hiç varlık gösteremediği ve yüz kızartıcı derecede farklı bir mağlubiyetle noktaladıktan sonra lige dönüş maçına çıktı. Beklendiği üzere bazı isimler kızağa çekilmiş, katkı sağlamalarına rağmen ilk 11’in gediklisi olamamış Ömer Bayram ve Adem Büyük gibi isimler formayı kapmıştı. Beklentileri çok düşürdüğü ve ‘daha kötüsü olamaz herhalde’ dedikçe daha da kötü oynayan takım, nihayet biraz kıpırdanmış veya işini ciddiye almış gözüktü ilk yarıda. En azından mücadele dozu artmış, maçın içinde kalan, en ufak baskıda tel tel dökülmeyen ve oyunu rakip sahada oynamaya çalışan bir takım seyrettik bu süreçte. Ömer Bayram ve sol kanatta bu sezon Nagatomo’nun yapamadıklarını yapan Emre Taşdemir’in gösterdikleri irade bile bir fark oluşturmaya yetti. Ömer’in attığı şık gol kadar sahaya yansıttığı yüksek enerji de dikkat çekiciydi. Ancak sürekli sahada olmayan oyuncunun bu kadar enerji sarf etmesinin bir bedeli de var. Nitekim 65’inci dakikada yerini Seri’ye bıraktı. İlk yarıda 2-0’ı yakalayarak rahatladı Galatasaray. Bu sezon oynadığı tüm maçlarda gol yiyen, ligin en çok gol yiyen 3’üncü takımı durumundaki Gaziantep ekibine iki gol atmak ne derece büyük başarıdır, elbette tartışılır. Ama hakkını yemek ve yanlış istemem Gaziantep’in. Düne kadar, ilk 10 haftada Galatasaray’ın 11 gol üretebildiği ligde 16 gol atmışlardı ve eğer dün kazanabilselerdi puan olarak da sarı kırmızılıları sollayabilecek pozisyondalardı. Zaten ikinci yarı perde açıldığında Galatasaray’ı epeyce zorladılar, gole yaklaştılar; ancak bir türlü skor farkını eritebilecek ve maça ortak olabilecek pozisyona gelemediler.
MÜCADELE DOZU ARTMIŞ BİR G.SARAY İZLEDİK
Dün akşam elde edilen galibiyetin Galatasaray açısından önemi pek çok açıdan büyüktü. Ağır yaralı, psikolojik ve fiziksel açıdan tükenme noktasındaki takım öncelikle lig yarışına bir şekilde tutunabileceğine dair sinyal verdi; bu bir. Ömer Bayram, Âdem Büyük, Emre Taşdemir ve dahi Ahmet Çalık görev verildiğinde işlerini yapabileceklerini gösterme şansı buldular; bu iki. Milli maç arasına taraftarına bir derin üzüntü daha yaşatmadan giderken zorlu bir deplasman engelini galibiyetle aşmış oldular, bu da üç. Şu şartlarda daha fazlasını beklemek de hayalcilik olurdu zaten.
Paylaş