Paylaş
Rakip öncelikle kendisini iyi tanıyan, iki maçtaki manzaraya bakınca rakibini de tanıma zahmeti gösteren o meşhur “düşük bütçeli Kuzey Avrupa belalısı” kontenjanından. Derli toplu oynayan Randers karşısında ilk maçta savunma zaafının faturasını yenilgiyle ödeyen Galatasaray, rövanşa oyunu rakip sahada oynayacağını net şekilde belli ederek başladı.
Evinde taraftarının desteğini de arkasına alarak baskıyı artıran sarı kırmızılar kuşatma sırasında gelişen karşı atağa yenik düştü yine...
TOZ ŞEKER GiBi DAĞILDI
Hışımla rakibin üstüne yürürken ilk maçta olduğu gibi gardını kolayca düşürdü, savunması her unsuruyla toz şeker gibi dağıldı ve golü kalesinde gördü.
Galatasaray takımı golün ardından yeniden toparlanmak, moral toplayan rakibi yeniden baskı altına almak konusunda yoğun çaba gösterdiyse de net pozisyonlarda bile başarı sağlayamadı.
Maçın ikinci yarısına vites artırarak, yıldırıcı boyutta bir baskıyla giren Galatasaray karşılığını da çabucak aldı.
Patrick Van Aanholt’un şık ve düzgün vuruşu takımı kamçıladı, atak sıklıkları Diagne’nin bir dakika içinde iki çok net pozisyonu heba edeceği düzeye kadar ulaştı.
G.SARAY’IN iKiNCi GOLÜNÜ BARIŞ ALPER’E YAZMALI
Turu getiren golü Randers oyuncuları kendi kalelerine attılar; fakat bu golü, rakibin ayaklarını dolaştıracak bir bomba gibi o noktaya gönderen Barış Alper Yılmaz’a da yazabiliriz.
Maçın ikinci yarısında takımını da tribünü de ateşleyen Barış Alper Yılmaz hakikaten büyük bir kazanım.
Galatasaray öne geçtikten sonra da epeyce pozisyon buldu fakat vaktinin çoğunu üstüne gelmeye başlayan rakibi durdurmak için harcamak durumunda kaldı. Uzatma dakikalarında birden fazla gol bulabilecek kadar fırsat harcanmasını ise akılla, mantıkla, şansla, bahtla açıklamak mümkün olmayabilir.
Neticede Avrupa macerasına doğru yelkenlerini şişirirken özellikle savunması üzerine yoğunlaşmak zorunda olduğu aşikar Fatih Terim ve öğrencilerinin.
Avrupa seferi hayırlı olsun Cimbom’un.
Hemen Misli.com'a üye ol, ilk 100 TL'lik kuponuna 100 TL hediye! Yeni üyelere özel...
Paylaş