Paylaş
Seyircisiz ve fikstürün hemen başına denk gelmiş olmanın tatsızlığını unutturacak bir pozisyon zenginliğine sahipti maç; önce bunun için iki takımı da tebrik etmek gerekiyor herhalde. Lige iki galibiyetle başlayan Galatasaray ve yapılanma sürecinin problemlerini hızlı aşmaya çalışan Fenerbahçe bir futbol ziyafeti yaşatmadıkları kesin olsa da, seyir zevki olan mücadeleyle en azından ekran başında heyecan yarattı.
İlk 5 dakikası normal kabul edilebilecek şekilde “Nasılsınız, iyi misiniz? iyiyiz, siz nasılsınız?” şeklinde geçtikten sonra karşılıklı pozisyonlar ve ‘pozisyonumsular’ sökün etti. Pas trafiği daha iyi işleyen, topla oynama üstünlüğüne sahip olan takım Galatasaray’dı; Fenerbahçe de hücumları seri şekilde ceza sahasına yığarak diş gösterdi. Yeni şekillenen kadrosuna rağmen iyi bir takım savunması planı uygulayan Fenerbahçe, hızlı hücum organizasyonlarıyla Galatasaray’a topu verdiyse de oyun üstünlüğünü kaptırmadı.
İlk yarıda BelhandaEmre-Arda’dan yeteri verim sağlayamamasına rağmen 3’ü isabetli 6 şutla kaleyi yoklayan Galatasaray’a karşı rakibi 7 şut üretti ancak isabet sağlayamadı.
HÜCUM KUVVETLERİNE MÜDAHALE
İkinci yarıda istatistiklerde büyük değişim yaşanmazken teknik direktörler hücum kuvvetlerini değişikliklerle diriltme yoluna gitti.
Terim öncelikle FalcaoArda-Feghouli’nin yerine Babel-Diagne-Etebo’yu sürdü sahaya. İkinci değişikliğini 78’de yapan Erol Bulut da Türüç ve Thiam ikilisinin yerine Ferdi Kadıoğlu ve Samatta ile yeniledi vitrinini.
Bol sarı kartlı (11’i buldu) ancak çirkinleşmeyen derbi, bu şartlarda en azından bir heyecan sunmuş oldu futbol gündemine.
İki tarafın da ‘ah ile vah ile’ anmayacağı derbi karşılaşması son saniyesine kadar ‘bir şey oldu olacak’ hissini yaşatmış oldu ki; bu şartlarda buna da şükür demek gerekiyor herhalde.
Paylaş