Paylaş
Golden öncesi ve sonrası bir milli takım değerlendirmesi yapmak lazım.
Ve de Mr. Atkinson’e verdiği penaltı için teşekkürlerimizi sunmamız gerekiyor.
Kulübünde formaya hasret kalan, dün de sahada çokça duran Barçalı Arda’nın Çalhanoğlu’na yaptığı asiste de saygı duyuyoruz.
Gruptan çıkmayı garantileyen Çeklerin starlarını, (hatta bizim Fenerbahçeli Kadlec de dahil olmak üzere) sahaya sürmezken, Türkiye, oyuna tedbirli ve kontrollü başladı.
55’te daha tek isabetli şutu olmayan, tek kanat organizasyonu yapamayan, Arda, Oğuzhan, Selçuk ve Çalhanoğlu ile el freni çekilmiş bir Türkiye ileri gidemezken Gökhan Töre gibi, Volkan Şen gibi çabuk adam eksilten isimlerin kulübe oturmasına şu anlamı vermiştik: Fatih Terim hesaplarını beraberlik üzerine yaptı. 61’te Serdar Aziz’e Novak’ı yaptığı pozisyon gerçek bir penaltı izlenimi vermiyordu.
BURAK ARANIR
Yabancı sayısının Türkiye Futbol Direktörü’nün de onayıyla serbest bırakıldığı bir ortamda Gomez, Fernandao, Podolski, Eto’o, Van Persie, Necid ve Kweuke gibi santraforları bulursun ancak Burak Yılmaz’ın sakatlığında milli takıma onun alternatifini bulamazsın.
Hat-trick yaptığı maç sonrası milli takıma almadığı Cenk Tosun’u üç hafta oynamadıktan sonra hangi performansıyla ilk 11’e aldı Fatih Terim, onu da anlamadım.
SONU İYİ OLSUN
Aslında bizi Letonya yedi bitirdi.
Grupta Letonya’dan iki puan yerine, 6 puan alabilseydik şimdi hesaplarımız play-off değil, gruptan çıkmak üzerine olacaktı.
Bazı teknik direktörler hassas şaraplar gibidir.
Yaş aldıkça değer kazanır.
Fatih Terim, kötü başladı, inşallah sonunu toparlayacak fakat hâlâ dümende duran ve Konya’daki bir beraberlikte Fransa 2016 hesapları yapan bir teknik direktör durumunda.
Hoca, doğru bir kadroyla çıkmasa da doğru sonucu aldı...
Paylaş