Paylaş
İKİ takımın da kazanmak için her şeyi yapacağı bir maçtı ama F.Bahçe de G.Saray da bu hedefe odaklı futbol oynamamak için adeta anlaşmış, plan yapmış gibiydiler. Hadi, G.Saray kontrollü oyunla F.Bahçe’ye gol şansı vermeyerek son 30 dakika maçı riske etmeyi düşündü. Peki, Ersun Yanal’ın planları neydi? 4-1-4-1 formatı içinde Eljif Elmas’a kilit rol vererek hem rakip defansın arkasına hem de kendi savunmasına koşular yapmasına imkan tanıyan bir düzendi. Ama Tolgay kendi kimliğinden uzakta bir futbol oynadı. Dirar-Moses bindirmeleri etkisiz kalırken Hasan Ali’nin önünde Valbuena içeri kat ederek F.Bahçe’nin gole en yakın ismi oldu. Pas oyunu oynayan ama rakip ceza sahasında şut atamayan F.Bahçe’de Soldado hiçbir varlık gösteremedi, Eljif’in attığı goldeki vücut hareketi dışında...
Luyindama ve Marcao gibi iki anlaşan, pas yapan iki stoperin yokluğunda sadece Soldado değil, F.Bahçe teknik ekibi de formül bulmakta zorlandı. Adeta kalecilerin yere yatmadığı bir ilk yarıydı. Devrenin sonlarında Hasan Ali’ye gösterilen sarı kartın VAR’a danışılmasıyla kırmızıya dönmesi bence yanlıştı. Harun ve Skrtel bariz gol şansını bertaraf etmişti. Verdiği sarı kartı VAR hakemi önerisiyle kırmızıya çeviren Ali Palabıyık iki VAR kararında da yok hükmündeydi.
10 kişi kalan F.Bahçe önünde Terim Diagne’nin arkasına Belhanda’nın yerine Emre Akbaba hamlesiyle başladı ikinci yarıya. 54. dakikada Mariano ile de gole çok yaklaştı. 60’ta Tolgay’ın yerine Jailson hamlesi doğruydu. G.Saray’ın gole yönelik hamlelerinde 62. dakikada Linnes’in vuruşunda kaleci Harun sahneye çıktı. ‘Geliyorum’ diyen G.Saray golü 66’da geldi. Donk cesurca ileri çıktı, pasında Feghouli’nin ortasında Onyekuru gibi kısa bir adam kafayla golü attı.
Maçın adamı: Feghouli
Paylaş