Paylaş
Birinci ile ikinci. Puan farkı üç. Son 7 maçın 6’sı berabere bitmiş. İki teknik adam da korkularına saygı gösterip cesaretlerini sahaya süren bir oyun anlayışında değil maç başlarken. Yenilmemek üzerine, kontrollü, risksiz bir oyun başlıyor. İlk yarı gol pozisyonu yok diyebiliriz. F.Bahçe ilk şutunu 39’da Sosa ile atıyor, Muslera gole izin vermiyor. F.Bahçe evinde ama daha kontrollü, kontra ile gol arayışında. Tam bir Erol Bulut klasiği. Terim, topa sahip pas oyununu iyi oynayan takımını rakip kaleye set futbolu ile taşımaya kararlı, daha sakin. İki takımın da hedef odaklı gol oyunu oynamadığı ilk yarıda F.Bahçe çabuk ama etkisiz adamları Valencia, Samuel ve Samatta’yı G.Saray defansı arkasına kaçırarak gol arama dışında alternatif bir şablona sahip değildi.
NAZIM SANGARE ÇOK iYiYDi
F.Bahçe Ali Koç yönetiminde 50’yi aşkın transfer yaptı. Sadece bu yıl 23 oyuncu geldi. Kadro kalitesi ve oyuncu çeşitliliğine bakarak mevsim başında F.Bahçe’yi şampiyonluğun en büyük olarak gösterenlerden biriydim ama bu kadroyu sevk ve idare edecek teknik adamın performansını değerlendirmeye almamışım. Yönlendirme ve yol gösterme vazgeçilmez bir beceridir. Ve yönetici yetkinliğini ortaya koyar.
İrfan Can’ı alacağım diye onca para ve Tolga gibi her bölgede kullanışlı bir adamı elden çıkarmak F.Bahçe teknik adamının dün Gustavo yokluğunda, yokluk sınırında kalması demekti. Kimse Gustavo, Pelkas ve İrfan Can’ın yokluğunun maçın kaderini belirlediğini iddia etmesin. Bu sezon Sosa ilk kez kendi standardının üstüne çıkarken sağda Nazım formayı kaptırmamak için sahada kaldığı sürede büyük performans sergiler
ken F.Bahçe’nin gol adamları girenleri ve çıkanları ile tam bir felaketti.
KLASiK FUTBOLDAN ÇIKTI
G.Saray golü bulduğu andan sonra kendi klasik futbolunun dışına çıktı ve savunmaya ağırlık verdi. Bu, golü nasıl atacağını kestiremeyen Erol Bulut’a bir anlamda yol gösterici oldu. Mısırlı santrfor Mohamed gole yakın hamleleriyle ne kadar iyi bir görüntü verdiyse geçen haftanın yıldızı Onyekuru Nazım’ın karşısında oyuna etkinliğini koyamadı.
Gustavo bu takımın rakip kaleye giderken de rakibi kendi kalesinde karşılarken de en önemli oyuncusu. Erol Bulut’un böylesine zengin bir kadro içerisinde Gustavo’ya yedek bulamaması gerçekten düşündürücü. Mazeretler bulmada başarılı olan bir kişi başka işte de zor başarılı olur. Mevsim başından beri F.Bahçe’nin taraftara umut vermeyen oyun performansı dün bir kez daha ortaya çıktı ve evinde Beşiktaş’tan sonra G.Saray’a da yenildi.
ŞOV iÇiN YER KALMALI
Futbolda maçların hep bir dengesi var. Bu bir oyun. Özgürlük ve şov için bir yer kalmalı. Ama dün iki takım skoru tutmayı ve riske girmemeyi tercih etti. Takım oyunu bireysel umutları bitirdi. Erol Bulut bir ekip yaratan hocası Terim’in elini öpmeli ve bu oyuncu zenginliğinde nasıl fakirlik yaşadığını düşünmeli.
250 TL'ye varan "Hoş geldin bonusu" sadece Misli.com'da! Hemen üye ol...
Paylaş