Tarih yazanlar....

Stadın tamamen dolması ve desteğin büyük olması, Galatasaray’ın maç başlangıcını çok iyi yapmasını sağladı.

Galatasaray, şampiyonluk yarışında iddialı olduğu son bölümde, döneme göre bir takım olmaya ve oyun geliştirmeye başladı.

Bu süreçte, skoru bulana kadar etkin, baskılı ve istekli oynayan ama sonrasında maçı kendi isteğine göre şekillendiren ve tabiri caizse idare eden bir görüntü verdi.

Beşiktaş karşılaşması da başlangıç ve devamı açısından benzer senaryoya sahne oldu.

ATARYEMEZ SPOR....

Galatasaray, ilk yarının büyük bölümünde topu ve oyunu rakibine verdi.

Fakat, oyun sahanın neresinde oynanırsa oynansın, hemen topu sol önde Telles ya da Sneijder ile buluşturarak bu kenarı iyi kullandı.

Sarı kırmızılı takım adına olumlu bir diğer durum ise, Beşiktaş’ın oyuna hakim olduğu ve baskı kurduğu bölümde panik yapmadan sakin kalabilmesi ve aslında oyunu şekillendirmesiydi.

Son 6 maçtır gol yemeyen Galatasaray, eski tabirle Ataryemez Spor oldu.

Bu durumun oluşmasında Muslera başrolde olsa da, Semih ve Hakan ikilisinin katkısı yadsınamaz.

HOCANIN ŞOVU...

Zaafiyet olan durum ise, Galatasaray’ın tempoyu çok düşürmesi ve hızlı hücum dahi yapamayacak kadar geri çekilmesiydi.

Bilic’in, oyuna yaptığı Oğuzhan müdahalesi sonucunu vermeye başlayıp Beşiktaş pozisyona girmeye başlayınca Hamza hoca, bu durumu değiştirmek için bu sefer Burak hamlesi yaptı.

İşte oyunun kaderinin değiştiği an da bu oldu.

Umut’un kattığı ivme ile toparlanan ve oyunu tekrar öne taşıyan Galatasaray, bu sezon, bambaşka bir oyun oynayan 10 numarasının 10 numara golü ile işi bitirdi.

Yani, Hamza hoca hazırladı, Sneijder bitirdi.